FELATUN BEY İLE RAKIM EFENDİ OLAY ÖRGÜSÜ-TEMA-KONU-KİŞİLERİ-ÖZELLİKLERİ-MEKAN ZAMAN TAHLİLİ, FELATUN BEY İLE RAKIM EFENDİ ROMANI TAHLİLİ, ROMAN TAHLİLLERİ,
1-Felâtun Bey ile Râkım Efendi romanı olay
örgüsünü
Felâtun
Bey büyücek kalemlerin birisinde memurluk yaptığının anlatılması
Kitapçıların ilk çıkan kitapları hemen Felatun Bey’e getirmelerinin anlatılması
Rakım Efendi’nin Eğitimini nasıl tamamladığının anlatılması
Rakım Efendi’nin bir matbaacıdan 20 altına Fransızca bir kitap çevirisi teklifini alması ve kitabı çevirdiğinin anlatılması
Felatun Bey’in yas tutmaktan kurtulduğuna sevinmesi
Rakımın Efendi’nin Türklerde yas âdetinin Batı’daki gibi olmadığını söylemesi
Felatun Bey’in tatlı bir belaya çattığını söylemesi Rakımın şaşırması
Felatun Bey’in gönlünü bir aktriste kaptırdığını söylemesi
Rakımın Efendi’nin Batılı tarzda yas tutmasına o aktristin mi sebep olduğunu sorması
Felatun’un bunu onaylaması ve babasının ölümüne sevgilisinin daha çok üzüldüğünü söylemesi Rakım’ın şaşırması
Felatun’un sevgilisinin nasıl yas tuttuğunu anlatması Rakım’ın yine şaşırması
Felatun’un Rakım’a yabancı sevgilisini görmek isteyip istemediğini sorması Rakım’ın izni olursa görmek istediğini söylemesi ve ama onun bu kadar çok sevdiği kızı yabancılara nasıl göstermek istediğini merak etmesi
Felatun’un Rakımı kaba Türklükle suçlaması ve alafrangalıkta böyle bir şeyin olmadığını söylemesi Rakım’ın bir türlü alafrangalığa ısınamadığını belirtmesi
Kitapçıların ilk çıkan kitapları hemen Felatun Bey’e getirmelerinin anlatılması
Rakım Efendi’nin Eğitimini nasıl tamamladığının anlatılması
Rakım Efendi’nin bir matbaacıdan 20 altına Fransızca bir kitap çevirisi teklifini alması ve kitabı çevirdiğinin anlatılması
Felatun Bey’in yas tutmaktan kurtulduğuna sevinmesi
Rakımın Efendi’nin Türklerde yas âdetinin Batı’daki gibi olmadığını söylemesi
Felatun Bey’in tatlı bir belaya çattığını söylemesi Rakımın şaşırması
Felatun Bey’in gönlünü bir aktriste kaptırdığını söylemesi
Rakımın Efendi’nin Batılı tarzda yas tutmasına o aktristin mi sebep olduğunu sorması
Felatun’un bunu onaylaması ve babasının ölümüne sevgilisinin daha çok üzüldüğünü söylemesi Rakım’ın şaşırması
Felatun’un sevgilisinin nasıl yas tuttuğunu anlatması Rakım’ın yine şaşırması
Felatun’un Rakım’a yabancı sevgilisini görmek isteyip istemediğini sorması Rakım’ın izni olursa görmek istediğini söylemesi ve ama onun bu kadar çok sevdiği kızı yabancılara nasıl göstermek istediğini merak etmesi
Felatun’un Rakımı kaba Türklükle suçlaması ve alafrangalıkta böyle bir şeyin olmadığını söylemesi Rakım’ın bir türlü alafrangalığa ısınamadığını belirtmesi
2.
Felâtun Bey ile Râkım Efendi romandaki temel
çatışma
Batı kültürü ve Milli kültür / Doğu – Batı çatışması
Batı kültürü ve Milli kültür / Doğu – Batı çatışması
3. Felâtun Bey ile Râkım Efendi Metindeki kahramanlar kimlerdir? Bu kahramanların belirgin özellikleri
nelerdir?
a.Birinci Derecedeki
Kişiler
Rakım Efendi: İki zıt tipin karşılaştırılması şeklinde oluşturulan bu romanda en çok konu edilen kişi Rakım Efendi ağırbaşlı, çalışkan, vaktini boşa harcamayan biridir. Onun ilişkileri karşılıklı çıkarlara dayanmamaktadır. Rakım Efendi, Fransızca, Arapça ve Farsça’yı anadili gibi bilmektedir. Bu özellikleriyle Rakım Efendi kültürlü, bilgili, çağdaş ve batılılaşmayı doğru anlayan bir tip olarak göze çarpmaktadır. Aynı zamanda o,ahlaklı ve iyi huy olarak gördüğümüz tüm davranışları üzerinde toplamıştır ki bu yönüyle tam bir Osmanlı beyefendisi özelliği göstermektedir.
Rakım Efendi saydığımız özellikleriyle adeta okuyucunun zihninde bir melek olduğu düşüncesini uyandırmıştır. Ancak yazar bu durumda romana müdahale ederek Rakım Efendi’nin sonuçta bir insan olduğu gerçeğini okuyucuya göstermektedir. Bunu da roman içerisinde gerek Josefino ile girdiği gizli, ancak pek de fena sayılmayacak ilişkiden gerek ev içinde Canan ile girdiği ilişkiden gerekse de çok nadir de olsa Felatun Bey hakkında zihninden geçirdiği haklı ve olumsuz düşüncelerden yararlanarak okuyucuya göstermektedir.
Rakım Efendi: İki zıt tipin karşılaştırılması şeklinde oluşturulan bu romanda en çok konu edilen kişi Rakım Efendi ağırbaşlı, çalışkan, vaktini boşa harcamayan biridir. Onun ilişkileri karşılıklı çıkarlara dayanmamaktadır. Rakım Efendi, Fransızca, Arapça ve Farsça’yı anadili gibi bilmektedir. Bu özellikleriyle Rakım Efendi kültürlü, bilgili, çağdaş ve batılılaşmayı doğru anlayan bir tip olarak göze çarpmaktadır. Aynı zamanda o,ahlaklı ve iyi huy olarak gördüğümüz tüm davranışları üzerinde toplamıştır ki bu yönüyle tam bir Osmanlı beyefendisi özelliği göstermektedir.
Rakım Efendi saydığımız özellikleriyle adeta okuyucunun zihninde bir melek olduğu düşüncesini uyandırmıştır. Ancak yazar bu durumda romana müdahale ederek Rakım Efendi’nin sonuçta bir insan olduğu gerçeğini okuyucuya göstermektedir. Bunu da roman içerisinde gerek Josefino ile girdiği gizli, ancak pek de fena sayılmayacak ilişkiden gerek ev içinde Canan ile girdiği ilişkiden gerekse de çok nadir de olsa Felatun Bey hakkında zihninden geçirdiği haklı ve olumsuz düşüncelerden yararlanarak okuyucuya göstermektedir.
Felatun
Bey: Romandaki
zıt kişiliklerden olumsuz tarafı temsil eden Felatun Bey isminden dolayı
kendini çok bilgili, kültürlü biri olarak görür çevresine de böyle görünmeye
çalışır. Kendileri her geçen gün değer yargılarına biraz daha yabancılaşarak
güzel Fransız kadınlarıyla çıkarlara dayanan kısa ömürlü aşklar yaşarken, kötü
sonunu hazırlamakta olduğunun farkında değildir.
Josefino: Bu kişi roman içerisinde büyük bir etkiye sahip olması
sebebiyle önemli bir yere sahiptir. Bir arkadaş toplantısında Rakım’la tanışan
Josefino Rakım’la daha yakın bir ilişki kurmak için özel bir çaba harcamış,
Canan’a ders vermeyi sadece Rakım’ın dostluğu karşısında kabul etmiş, kısa süre
sonra Beyoğlu’ndaki kendi evinde Rakım’la bir muhabbet içerisine isteyerek
girmiştir ve böylece kendi egosunu tatmin etmiştir. Belki bu tatminlikten
dolayıdır ki yaşça küçük olmasına rağmen çok beğendiği Rakım’ı en az Rakım
kadar sevdiği Canan’a daha layık gördüğünü söylemiştir.Bu yolla Canan’la
Rakım’ın mutluluğuna büyük katkıda bulunmuştur.
Dadı Kalfa(Fedayi):Yönlendirici özelliği Canan üzerinde ağır basan Fedayi eve ilk geldiği sıralarda toy ve eğitimsiz olan Canan’ın yetişip serpilmesinde büyük etki yapmış, Rakım’ın gözü önünde Canan’ın yeniden doğmasını sağlamıştır. Bunu yaparken de bu iki çocuğu birbirine çok yakıştırdığı için kızın içine Rakım’a karşı aşk tohumunu kendisi serpmiştir. Bu kişinin evde yapılması gereken bazı işlerin ve halledilmesi gereken eksiklerin tamamlanması için Rakım’ı uyarması bakımından da bir yönlendirici tarafı bulunmaktadır.
Doktor Z: Doktor İngiliz kızın Rakım’a karşı duyduğu derin aşk sebebiyle ince hastalığa düştüğü sırada romana girmiştir. Yaptığı ilginç muayene sonunda teşhisi koymuş ve kızın dermanının da Rakım Efendi’de bulunduğunu belirtmiştir. Burada Mister Ziklas’ı kızla Rakım’ın evlenmesi gerektiğine inandırması bakımından yönlendirici bir kimliğe sahiptir.
Dadı Kalfa(Fedayi):Yönlendirici özelliği Canan üzerinde ağır basan Fedayi eve ilk geldiği sıralarda toy ve eğitimsiz olan Canan’ın yetişip serpilmesinde büyük etki yapmış, Rakım’ın gözü önünde Canan’ın yeniden doğmasını sağlamıştır. Bunu yaparken de bu iki çocuğu birbirine çok yakıştırdığı için kızın içine Rakım’a karşı aşk tohumunu kendisi serpmiştir. Bu kişinin evde yapılması gereken bazı işlerin ve halledilmesi gereken eksiklerin tamamlanması için Rakım’ı uyarması bakımından da bir yönlendirici tarafı bulunmaktadır.
Doktor Z: Doktor İngiliz kızın Rakım’a karşı duyduğu derin aşk sebebiyle ince hastalığa düştüğü sırada romana girmiştir. Yaptığı ilginç muayene sonunda teşhisi koymuş ve kızın dermanının da Rakım Efendi’de bulunduğunu belirtmiştir. Burada Mister Ziklas’ı kızla Rakım’ın evlenmesi gerektiğine inandırması bakımından yönlendirici bir kimliğe sahiptir.
Can: Bu romanda alıcı kişi olarak en başta Can’ı sayabiliriz.
Rakım bu İngiliz kızlara ders vermeye başladıktan ilk zamanlardan beri her
ikisini de büyük ölçüde etkilemiştir, ancak bunun farkında değildir. Gerek
düzgün bir fizik ve yüz yapısına gerek iyi huy ve ahlaka sahip olması
bakımından kızlara kendisini sevdirmiştir.Öyle ki, Can aradan geçen yaklaşık
bir sene sonra devasız bir derde tutulmuş,günden güne erimeye başlamıştır.Tabii
ki Rakım’ın bu durumdan haberi ancak bu anda oluyor.Ancak anlaşılmaz bir
şekilde Can yakalandığı bu amansız hastalıktan kurtuluyor ve tekrar hayata
dönüyor.Bu olayda Can’ın rolüne bakacak olursak Can kendi kendini böyle bir
derde düşürüyor ve sonunda da akıl almaz zararlar görüyor.
Margrit: İngiliz kızlardan Margrit kardeşi Can kadar etkilenmese de
roman içinde Rakım’dan o da etkilenmiş ve hayatından eskisi kadar zevk almamaya
başlamıştır. Zira Margrit de babası tarafından bu olaylarda daha fazla zarar
görmemesi için İstanbul’dan başka bir yere gönderilmiştir. Kısaca Margrit için
de Rakım’la yakınlaşması sonucu onun da olumsuz yönde etkilenen kişilerden
olduğunu söyleyebiliriz.
Polini: Bu kişilik romanda para ve zevk düşkünü olan ve varlıklı
erkekleri sömüren bir özellikte verilmiştir. Bu kadın alafranga kültürünün
tipik bir örneği olarak görünmekle beraber hafiften de meşrep biridir. Roman
içerisinde Felatun’a kumar gibi kötü bir alışkanlık karşısında destek olmakta
onu teşvik etmektedir.Gece alemlerinde,kumar masalarında Felatun’un serveti
tükenince Polini Felatun’u terk etmiş,ancak Rakım’ın tüm uyarılarına rağmen
Felatun bu olaydan sonra durumu anlayabilmiştir.Bu özellikleriyle Polini
çıkarcı ve şeytan kadın olarak karşımıza çıkmaktadır.
4. Olay örgüsünü oluşturan olaylar nerede ve hangi dönemde geçmektedir?
Olaylar İstanbul’da bir konak ve Rakım Efendi’nin oturduğu kenar bir mahallede Tanzimat döneminde geçmektedir.
Olaylar İstanbul’da bir konak ve Rakım Efendi’nin oturduğu kenar bir mahallede Tanzimat döneminde geçmektedir.
5.
Romanda kişi ve mekân tasviri yapılan bölümleri belirleyiniz.
Felâtun Bey’in yayınlara merakı çok fazladır. “Canım, şöyle bir hikâye basılmış.” dediler mi Felâtun Bey için “Onu görmedim.” demek, imkânsızdı. Hangi kitap çıkarsa çıksın, satıcılardan kendisine daima kitap getirmeye alışmış olan, ilk önce Felâtun Bey’in kitabını götürüp Beyoğlu’nda mücellit H.’ye teslim eder ve o da alafranga olarak ciltleyip arkasına altın yaldız ile A ve P harflerini de bastıktan sonra getirip Felâtun Bey’in uşağına verir ve akşam, Bey geldikten hemen sonra kitabı görüp gayet düzenli kütüphanesine koyardı.
Şimdi bu serveti, bu hazineyi avucunun içinde görünce hâlâ kendisinin olduğuna inanamayıp bir hayli düşündükten sonra bu hazineye sahip olduğuna inandığı zaman gözlerinden dolu taneleri gibi sevinç gözyaşları akmasına engel olamadı.
Felâtun Bey’in yayınlara merakı çok fazladır. “Canım, şöyle bir hikâye basılmış.” dediler mi Felâtun Bey için “Onu görmedim.” demek, imkânsızdı. Hangi kitap çıkarsa çıksın, satıcılardan kendisine daima kitap getirmeye alışmış olan, ilk önce Felâtun Bey’in kitabını götürüp Beyoğlu’nda mücellit H.’ye teslim eder ve o da alafranga olarak ciltleyip arkasına altın yaldız ile A ve P harflerini de bastıktan sonra getirip Felâtun Bey’in uşağına verir ve akşam, Bey geldikten hemen sonra kitabı görüp gayet düzenli kütüphanesine koyardı.
Şimdi bu serveti, bu hazineyi avucunun içinde görünce hâlâ kendisinin olduğuna inanamayıp bir hayli düşündükten sonra bu hazineye sahip olduğuna inandığı zaman gözlerinden dolu taneleri gibi sevinç gözyaşları akmasına engel olamadı.
6.
Felâtun Bey ile Râkım Efendi’nin kişilikleri ile bulundukları mekânlar arasında
nasıl bir ilişki sözkonusudur?
Mekân-gerçeklik ilişkisini belirleyiniz.
Her ikisinin de kişilik özelliklerine göre seçilmiştir. Felatun’un o dönemin
Batılı hayat tarzının benimsendiği Beyoğlu’nda oturması , eğlenmesi ; Rakım
Efendi’nin ise kenar bir mahallede mütevazi bir evde oturması
7.
Romanın temasını söyleyiniz.
Romanın teması Yanlış Batılılaşma”dır.