sponsorlu reklam Admatic -sponsor

SINAV KAZANDIRAN EDEBİYAT BİLGİLERİ LYS-MÜKEMMEL NOTLAR

SINAV KAZANDIRAN EDEBİYAT BİLGİLERİ-SINAV KAZANDIRAN EDEBİYAT BİLGİLERİ LYS, LYS EDEBİYAT, LYS EDEBİYAT BAŞARMANIN YOLU, LYS EDEBİYATTA YÜKSEK YAPMANIN YOLU, EDEBİYATI FUL YAPMAK, 


Sevgili öğrenciler, aşağıda gerek deneme sınavlarında gerek yazılılarda gerekse merkezi sınavlarda en çok karşımıza çıkan bilgileri derledim.  Aşağıda ayrıntı diyebileceğimiz bilgi bulunmamaktadır. Ders kitaplarına çalıştıktan sonra bu bilgileri sınav öncesinde dikkatle okumanızı tavsiye ediyorum.
                                                Adem KARAÇELİK
                                                  T.D.E. Öğretemeni

1. Mensur şiirin ilk örneklerini Servet-i Fünun döneminin en önemli sanatçılarından Halit Ziyah Uşaklıgil “Mensur Şiirler” adlı eserinde vermiştir.

2. Türk edebiyatında mensur şiir türündeki bazı eserler şunlardır:
 - Halit Ziya Uşaklıgil = Mezardan Sesler.
 - Mehmet Rauf = Siyah İnciler
 - Yakup Kadri  = Erenlerin Bağından, Okun Ucundan
 - Ruşen Eşref Ünaydın = Damla Damla
 - Sabahattin Kudret Aksal = Mavi
  
3.  Şiirden bağımsız olan, tek başına bir anlam taşıyan dizelere “azade mısra (mısra-ı azade) denir.

4.  Şiirin tek başına dilden dile dolaşan, hafızalarda yer eden en güzel dizesine “mısra-ı berceste” denir.

5.  Edebiyatımızda aruz ölçüsü ilk kez Kutadgu Bilig adlı eserde kullanılmıştır.

6. Kısa bir heceyi, ölçü gereği uzun okumaya imale denir. İmale, bir aruz kusurudur.

7. Zihaf, uzun bir heceyi, ölçü gereği kısaltmaktır. Zihaf, bir aruz kusurudur.

8. Vasl (Ulama) , Ünsüzle biten bir sözcüğün  son ünsüzünü, ondan sonra gelen ve ünlüyle başlayan sözcüğün ilk hecesine bağlamaktır.

9. Takti (Kesme), Aruz ölçüsünde duraklardaki kesmedir. Aruz ölçüsünde duraklar sözcükleri bölebilir.

10. Med, bir uzun heceyi, bir uzun bir kısa hece yapmaktır.

11. Serbest (Ölçüsüz) şiirin ilk örneklerini Abdülhak Hamit Tarhan, 1913 yılında “Validem” adlı eserinde vermiştir.

12. Lirik Şiir, Duygusal yönü ağır basan şirlerdir. Bu şiirlerde coşkulu bir anlatım vardır.

13. Epik Şiir, Savaş, kahramanlık gibi konuları işleyen şiirlerdir.
14.Pastoral Şiir, Doğa güzelliklerini, köy ve çoban yaşamını işleyen şiirlerdir.

15. Birkaç çobanın karşılıklı konuşmaları yoluyla oluşturulan pastoral şiirlere “eglog” denir.

16. Bir çobanın ya da ozanın ağzından kır yaşamının güzelliğini, çekiciliğini anlatan pastoral şiirlere “idil” denir.

17. Didaktik Şiir, düşüncenin ağır bastığı, bilgi vermeyi amaçlayan öğretici şiirleridir.

18. Satirik Şiir, Toplum yaşamındaki yanlışlıkları, düzensizlikleri, eksikleri, kişilerin yanlışlarını alaylı bir dille anlatan şiirlere ‘Satirik Şiir’ denir.

19. Satirik şiirler, Divan edebiyatında “hicviye” , Halk edebiyatında “taşlama” adıyla anılır.

20. Dramatik Şiir, manzum tiyatro yapıtlarındaki şiirlerdir. Hayatın acıklı, komik, korkunç yönlerini konu edinir.

21. Koşuklar, Aşık edebiyatındaki koşmaların karşılığıdır. Bu nedenle koşmayla koşuk arasında çeşitli bakımlardan benzerlikler vardır.

22. Bilinen en eski sagu, Alp Er Tunga Sagusu’dur.

23. Sagunun Halk edebiyatındaki karşılığı ağıt, Divan edebiyatındaki benzeri (karşılığı)  mersiyedir.

24. Sav, günümüzdeki atasözünün karşılığıdır.

25. Mani, genellikle tek dörtlükten oluşur. 7’li hece ölçüsüyle oluşturulur. Konuya giriş için söylenen ilk iki dizeye “doldurma dize” denir. Asıl düşünce, ileti ise son iki dizede bulunur.

26.Türkü,genellikle üçer ya da dörder dizeli bentler ve her bendin sonunda tekrarlanan “kavuştak” ya da “bağlama” adı verilen nakarat dizelerinden oluşur.

27. Divan edebiyatında manzum olarak oluşturulan bilmecelere “lugaz” denir.

28. Koşmalar, konularına göre şu türlere ayrılır :
Güzelleme: Aşk, sevgi ve doğa güzelliklerini işleyen koşmalardır.
Koçaklama : Kahramanlık, savaş gibi konuları işleyen koşmalardır.
Taşlama : Herhangi bir kişiyi ya da toplumdaki aksaklıkları eleştiren koşmalardır.
Ağıt : Bir kişinin ölümünden duyulan acıyı dile getiren koşmalardır.
29. Koşma nazım biçimi, İslamiyet öncesi Türk edebiyatındaki “koşuk ; Divan edebiyatındaki “gazel” ile benzerlik gösterir.

30. Semainin koşma nazım biçiminden ayrılan yönleri kendine özgü bir ezgiyle söylenmesi ve 8’li hece ölçüsüyle oluşturulmasıdır.

31. Kimin tarafından yazıldığı bilinmeyen destanlara doğal destan, yazarı bilinen destanlara yapay destan denir.

*Bozkurt – Doğal Destan (Göktürk)
*Türeyiş – Doğal Destan (Uygur)
*Nasihat Destanı – Yapay Destan (Karacaoğlan)
*Genç Osman Destanı – Yapay Destan (Kayıkçı Kul Mustafa)
* Çanakkale Şehitlerine – Mehmet Akif Ersoy
* Üç Şehitler Destanı – Fazıl Hüsnü Dağlarca

32. İlahiler, Bektaşilikte “nefes” ; Alevilikte ise “deme” adını alır.

33. Nutuk, tarikata yeni giren dervişlere yol göstermek, onları bilgilendirmek amacıyla söylenen didaktik şiirlerdir.

34. Şathiye, Tanrıyla konuşur gibi söylenen, inançlardan alaycı bir dille söz edilen şiirlerdir.

35. Hikmet, dini ,ahlaki, felsefi konuları işleyen öğüt şiirleridir.

36. Gazeller, aruz ölçüsüyle, 5-15  beyit arasında oluşturulur. Gazelin ve kasidenin uyak düzeni “aa/ba/ca/da… ”biçimindedir.

37. Gazelin ilk beyitine “matla” , son beyitine “makta” , en güzel beyitine “beyt’ül-gazel” , şairin mahlasını (takma adını) söylediği beyte “taç beyit” denir.

38. Divan edebiyatında parça güzelliği benimsendiği için gazellerde de genellikle konu birliği yoktur. Beyitleri arasında konu birliği olan gazellere “yek – ahenk gazel” denir. Bütün beyitleri birbirinden güzel olan gazellere ise “yek – avaz gazel” denir.

39. Bazı gazeller beyitler tam ortasından bölünerek dörtlük biçimine getirilir. Bu şekilde oluşturulan gazellere “musammat gazel” denir.

40. Kaside, din ve devlet büyüklerini övmek için yazılan ve bir karşılık beklenen şiirlerdir. Beyitlerle oluşturulur, gazel gibi (aa/ba/ca …) uyaklanır. Beyit sayısı genellikle 33-93 arasında değişir.

41. Methiye, kasidenin en önemli bölümüdür. Kasidenin sunulduğu kişinin övüldüğü bölümdür. Bu bölüm kasidenin en uzun bölümüdür.

42. Tegazzül, kasidenin arasında kullanılan, onunla aynı ölçü ve uyakta olan gazeldir.

43. Fahriye, şairin kendini övdüğü bölümdür.

44. Mesnevi, divan edebiyatının en uzun nazım biçimidir. Uzun aşk öyküleri ve dini, tasavvufi, ahlaki öyküler genellikle mesnevi nazım biçiminde yazılmıştır. (aa/bb/cc/dd …) uyaklıdır.

45.  Beş mesneviden oluşan eserlere “hamse” denir.

46. Edebiyatımızdaki ilk mesnevi Yusuf Has Hacip‘in  Kutadgu Bilig adlı eseridir. Türk edebiyatının önemli mesnevilerinden bazıları şunlardır :

  Garipname   ---------- Âşık Paşa
  İskendername   ------ Ahmedi
  Harname  ------------  Şeyhi
  Mantıku’t Tayr  ------ Gülşehri
  Hayriye   -------------  Nabi
  Hayrabad    ----------- Nabi
  Hüsn ü Aşk  ---------  Şeyh Galip

47. Müstezat, gazelin dizelerinin her birinin ardına kısa dizeler eklenerek yazılan şiir biçimidir. Eklenen bu kısa dizelere “ziyade” adı verilir.

48. Terkib-i bentin edebiyatımızdaki en güzel örneklerini Bağdatlı Ruhi, ve Ziya Paşa vermiştir.

49. Bir şairin, başka bir şairin şiirini konu ve biçim yönünden örnek alarak aynı ölçü, aynı uyak ve aynı redifle yazdığı benzer şiire “nazire” adı verilir.

50. Terci-i bendin edebiyatımızdaki en güzel örneklerini Ziya Paşa ve Şeyh Galip vermiştir.

51. Rubainin Dünya edebiyatındaki en büyük ustası Ömer Hayyam’dır.

52. Türk şairlerin, Halk edebiyatı ürünü olan maniden etkilenerek Divan edebiyatına kazandırdıkları nazım biçimi tuyuğdur.

53. Türk edebiyatında tuyuğ nazım biçiminin en önemli ustaları Kadı Burhanettin ve Ali Şir Nevai’dir.

53. Türk şairlerin türküden etkilenerek Divan edebiyatına kazandırdıkları nazım biçimi şarkıdır.

54. Şarkı nazım biçiminin  öncüsü ve en başarılı temsilcisi, 18.yüzyıl sanatçısı, Lale Devri şairi Nedim’dir.

55. Mersiye, Divan edebiyatında önemli bir kimsenin ölümünden duyulan üzüntüyü dile getiren şiir türüdür.

56. Hicviye, Divan edebiyatında herhangi bir kişiyi, olayı, durumu yermek (eleştirmek) için yazılan şiirlerdir. Hicvin en başarılı örneklerini Nef’i vermiştir.

57. Allah’ın varlığını, birliğini işleyen şiirlere Divan edebiyatında tevhit denir.

58. Münacat, Allah’a yalvarış, yakarış şiirleridir.

59. Hz. Muhammed’i övmek ona olan sevgiyi anlatmak için yazılan şiirlere naat denir.

60. Hz Muhammed’in doğumunu anlatan şiirlere mevlid denir..

61. Mevlid türünün en başarılı örneğini Süleyman Çelebi Vesiletü’n-Necat adlı eseriyle vermiştir.

62. Sone nazım biçimi Türk edebiyatında ilk kez  Servet-i  Fünun döneminde kullanılmıştır.

63. Dante’nin İlahi Komedya adlı eseri terzarima nazım biçiminin en önemli örnekleri arasında yer alır.

64.  Servet-i Fünun döneminde müstezat serbestleştirilerek  serbest müstezat adında yeni bir nazım biçimi oluşturulmuştur.

65. Serbest müstezat, aruz ölçüsünün klasik kalıplarının bozulmasıyla oluşturulan bir nazım biçimidir. Serbest müstezatta aynı şiirde birden çok aruz kalıbı bir arada bulunur.

66. Serbest müstezatın en başarılı örneklerini Tevfik Fikret, Cenap Şahabettin ve Ahmet Haşim vermiştir.

67. İnsan dışındaki varlıkların konuşturulmasına dayalı olan söz sanatına İntak (Konuşturma) denir.
68. İntak sanatının olduğu her yerde “teşhis” de vardır.

69.  Şiirde satır başlarındaki harflerle yukarıdan aşağı anlamlı kelimeler oluşturma sanatına “akrostiş” denir.

70. Türk edebiyatında ilk makaleyi “Şinası” yazmıştır. Bu makale “Tercüman-ı Ahval” gazetesinde “Mukaddime” adıyla yayımlanmıştır.

71. Fıkra türünün ilk başarılı örneğini Ahmet Rasim vermiştir.

72.  Fıkra ile makale arasındaki temel fark fıkranın bir düşünceyi kanıtlama amacı gütmemesine karşılık makalenin kanıtlama amacı gütmesidir.

73. Deneme türünün öncüsü Fransız yazar Montaigne’dir. Edebiyatımızda ise en başarılı denemeci Nurullah Ataç’tır.

74.  Sohbet (söyleyişi) türüyle deneme türü arasındaki temel fark şudur : Sohbet türünde  yazar karşısındakiyle konuşuyormuş gibi (senli benli anlatım) yazar.Deneme türünde yazar kendiyle konuşuyormuş gibi (benli anlatım) yazar.

75. Türk edebiyatında anı türünün ilk örneği olarak Babürşah’ın Babürname adlı eseri kabul edilir.

76. Seydi Ali Reis’in Mirat’ül – Memalik adlı eseri ilk gezi (seyahatname) eserlerimizdir.

77. Biyografi türüyle benzerlik gösteren eserlere divan edebiyatında “tezkire” denir. Ayrıca peygamberlerin yaşamlarını anlatanlara “siyer”  denir.

78. İlk tezkireyi 15.yüzyılda Çağatay edebiyatının büyük şairi Ali Şir Nevai Mecalisü’n  Nefais adıyla yazmıştır.

79.  Otobiyografiyle biyografi arasındaki fark; otobiyografide yazar, kendi hayatını anlatırken; biyografide yazar, başka birini hayatını anlatır.

80. Fuzuli’nin Şikayetname adlı düzyazı  örneği, edebi mektup  türünün  gerçek  anlamda  ilk örneklerindendir.

81. Mektup türünü kullanarak roman yazma tekniğini ilk kez Hüseyin Rahmi “Mutallaka” adlı romanında  denemiştir. Halide Edip Adıvar’ın “Handan” adlı romanı da mektuplardan oluşur.
82. Masallarda “Bir varmış bir yokmuş.” diye başlayan bölüme döşeme adı verilir.

83. Hayvanları konuşturma sanatına fabl denir.

84. Fablın bilinen en eski örneği Hint edebiyatında Pançantahtra (Arapça çevirisi Kelile ve Dimne); eski Yunan edebiyatında ise Aisopos masallarıdır.

85. Batı’da La Fontaine fabl türünün en ünlüsüdür.

86. Olayın hikayesinin kurucusu Fransız Guy  de Maupassant’tır. Bizim edebiyatımızda da olay hikâyesinin en büyük temsilcisi Ömer Seyfettin’dir.

87. Durum hikayesinin dünya edebiyatındaki kurucusu Anton Çehov’dur.  Bizim edebiyatımızda durum hikayesinin en önemli yazarları şunlardır; Sait Faik Abasıyanık, Memduh Şevket Esendal…

88. Hikaye (öykü) türünün dünya edebiyatındaki ilk örneklerini İtalyan yazar Boccacio’ “Decameron” öyküleri ile vermiştir.

89. Türk edebiyatının ilk yazılı metinleri Göktürk Yazıtlarıdır. (Orhun Abideleri)

90. Dede Korkut Hikayeleri desten geleneğinden halk öykücülüğüne geçişin ilk izlerini taşır.

91. Hikaye türünün Batılı anlamda ilk sağlam ve güzel örneği  Samipaşazade Sezai’nin “Küçük Şeyler” adlı yapıtıdır.

92. Töre romanı gelenek ve görenekleri anlatan romanlardır.

93. Egzotik roman, yabancı ülkelerin doğa ve insanlarını anlatan roman türüdür.
94. Tezli roman belli bir düşünceyi savunan romandır.

95. Monolog, kişinin kendi kendisiyle konuşmasıdır.

96. Diyalog kişilerin karşılıklı konuşmasıdır.

97.  Cervantes’in Don Kişot adlı eseri dünya edebiyatında yazılan ilk romandır.

98. İlk çeviri romanımız, Yusuf Kamil Paşa’nın 1859’da Fenelon’dan çevirdiği Telemaque ( Telemak) adlı romandır.

99. İlk yerli roman, Şemsettin Sami’nin “Taaşşuk-ı Talat ve Fitnat” adlı eseridir.

100. İlk edebi romanımız Namık Kemal’in “İntibah” adlı eseridir.

101. İlk gerçekçi (realist) roman Recaizade Mahmut Ekrem’in “Araba Sevdası”dır.

102. Batılı anlamda ilk edebi, kusursuz ve realist romanlar, Halit Ziya Uşaklıgil’in “Mai ve Siyah” ve  “Aşk-ı Memnu” adlı romanlarıdır.

103. İlk psikolojik roman, Mehmet Rauf’un “Eylül” adlı romanıdır. En başarılı psikolojik romanımız, Peyami Safa’nın “9.Hariciye Koğuşu”dur.

104. İlk Tezli Roman Yakup Kadri Karaosmanoğlu’nun “Yaban” adlı eseridir.

105. İlk köy romanı, Nabizade Nazım’ın “Karabibik” romanıdır.

106. İlk tarihi roman Namık Kemal’in “Cezmi” romanıdır.

107. Antik tiyatronun iki türü olan trajedi ve komedinin kaynağı Bağ Bozumu Tanrısı  Dionysos adına yapılan törenlerdir.

108. Yaşamın acıklı yönlerini kendine özgü kurallarla sahnede yansıtmak; ahlak, erdem örneği göstermek için yazılmış manzum tiyatro eserine trajedi denir.

109. İzleyiciyi güldüren, eğlendiren ve eğlendirirken düşündüren tiyatro türüne komedi denir.

110. Abartılı hareketlerle sivri esprilerle güldürmeyi amaçlayan komedilere fars(kaba güldürü), gerçekte güldürücü olmayan bir olayı gülünçleştirerek işleyen komedilere parodi yergiye dayanan komedilere satir, bir kişinin karakterini ortaya koymak için yazılan komedilere karakter komedisi  denir.

111. Töre komedisi, toplumun gülünç ve aksak  yanlarını konu alan komedidir. Moliere’in Gülünç Kibarlar, Gogol’un Müfettiş Şinasi’nin Şair Evlenmesi adlı eseri töre komedisidir.

112. Yaşamın acıklı ve gülünç yönlerini bir arada yansıtan tiyatro türüne dram denir.

113. Shakespeare, klasik tiyatronun zaman ve yer birliği kurallarını yıkmıştır. Ayrıca acıklı ve gülünç olayları sahnede iç içe vererek dramın ilk örneklerini vermiştir.

114. Fransız romantiklerinden Victor HugoCromwell” adlı eserinin ön sözünde dramın özelliklerini açıklar.

115. Epik tiyatro Bertolt Brecht tarafından geliştirilmiştir.

116. Epik tiyatroda seyircinin gerçek yaşamından kopup kendini oyuna kaptırması önlenir. Bunun için, olaylar arasında amaçlı kopukluklar yaratılır.

117. Türk tiyatrosunda Haldun Taner, “Keşanlı Ali Destanı” adlı eseri ile epik tiyatro örneği vermiştir.

118. Türk tiyatrosunda, batılı anlamda ilk eser, Şinasi’nin Tanzimat döneminde yazdığı  “Şair Evlenmesi” adlı bir perdelik komedidir.

119. Sahnelenen ilk tiyatro ise Namık Kemal’in “Vatan Yahut Silistre” adlı eseridir.

120. Ortaoyununun en önemli iki kişisi Kavuklu ve Pişekar’dır. Kavuklu, Karagöz oyunundaki Karagöz’ün, Pişekar da Hacivat’ında karşılığıdır.

121. Orta oyununda kadın rolünü oynayan ve kadın kılığına girmiş erkeğe zenne  denir.

122. Meddahlık için tek kişilik tiyatro diyebiliriz.

123. Karagöz ve Ortaoyunun Meddah oyunu ile farkı; Meddah oyunun tek kişilik gösteri olmasıdır.

124. Koşukların ilk örneklerine Kaşgarlı Mahmut’un Divan-ı Lügati’t Türk adlı eserinde rastlıyoruz.

125. İslamiyet öncesindeki sagu; Halk edebiyatında “ağıt”, Divan edebiyatında “mersiye” adını alır.
126. İslamiyet öncesindeki Sav; Halk edebiyatında “atasözü” Divan edebiyatında ise “Darb-ı mesel” adını almıştır.

127. İlk Müslüman Türk Devleti Karahanlılardır.

128. Kırgızların “Manas Destanı” dünyanın en uzun destanıdır.

129. Dünya Destanları;

1-Şehname: İranlıların destanı olup “Firdevsi” tasarından yazıya geçirmiştir.
2-Mahabarata, Ramayana: Hintlilerin doğal destanlarıdır.
3-Şinto: Japonların doğal destanıdır.
4-Kalevela: Finlilerin doğal destanıdır.
5-İlyada ve Odysseia: Yunanlıların doğal destanı olup “Homeros” yazıya geçirmiştir.
6-İgor: Rusların doğal destanıdır. Destanda Kıpçaklar ile Ruslar arasındaki savaşlar anlatılır.
7-Nibelungen : Almanların bu doğal destanında Hun-Germen savaşları anlatılır.
8-Cihanson de Roland: Fransızların bu doğal destanlarında Fransızlar ve Müslümanlar arasındaki savaşlar anlatılır.
9-Anaid: Latinlerin doğal destanı olup “Virgillus” yazıya geçirmiştir.
10-Gılgamış:Sümerlerin doğal destanıdır.

Yapma (Suni) Destanlar:
1-Aeneis:Vergillus (Latin edebiyatı)
2-Henriad: Voltaire (Fransız edebiyatı)
3-Oslusiçdas: Camoens (Portekiz edebiyatı)
4-Kaybolmuş Cennet: Milton (İngiliz edebiyatı)
5-Kurtarılmış Kudüs:Tasso (İtalyan edebiyatı)
6-Çılgın Orlando: Ariosto (İtalyan edebiyatı)
7-İlahi Komedya: Dante (İtalyan edebiyatı)
8-Çanakkale Şehitlerine: M.Akif Ersoy (Türk edebiyatı)
9-Üç Şehitler Destanı: F.Hüsnü Dağlarca (Türk edebiyatı)
10-Selçuk Name: Yazıcıoğlu Mehmet

130. Türkler sırasıyla; Göktürk, Uygur, Arap ve Latin alfabesini kullanmışlardır

131.  Yazılı edebiyatımızın ilk şiirleri Uygur Türkçesiyle eser vermiş olan Aprınçur Tigin’e aittir. Diğer bir deyimle Aprınçur Tigin bilinen ilk şairimizdir.

132. Orhun Kitabeleri’nin yazarları Vezir Bilge Tonyukuk ve Yollug Tigin’dir.

133. Göktürk yazıtları ( Orhun Kitabeleri) İlk kez Danimarkalı bilgin Thomsen  tarafından okunmuştur.

134. Uygur Alfabesiyle yazılan önemli iki eser  “Altun Yaruk” ve “Sekiz Yükmek” adlı eserlerdir.

135. İslamiyet etkisinde yazılan ilk eserimiz “Kutadgu Bilig” Yusuf Has Hacip tarafından 1070’te kaleme alınmıştır.

136. “Kutadgu Bilig”  Türk edebiyatında aruz ölçüsüyle yazılan ilk eserdir.
137. “Kutadgu Bilig”  Edebiyatımızın ilk mesnevisidir.

138. Divan-ı Lügati’t Türk, Araplara Türkçeyi öğretmek ve Türkçenin zengin bir dil olduğuna ıspatlamak amacıyla “Kaşgarlı Mahmut” tarafından kaleme alınmıştır.

139. Divan-ı Lügati’t Türk, Türkçenin ilk sözlüğü ve dilbilgisi kitabıdır.

140. Atabet’ül Hakayık ”Gerçeklerin Eşiği” anlamına gelen eser, 12.yüzyılın başlarında Edip Ahmet Yükneki tarafından Hakaniye lehçesi ile kaleme alınmıştır. Eser aruz ölçüsü ve mesnevi nazım biçimiyle yazılmıştır.

141. Divan-ı Hikmet, 12.yüzyılda Türk tasavvuf edebiyatının kurucusu Türkistanlı Hoca Ahmet Yesevi tarafından kaleme alınmıştır. ”Hikmet”, Ahmet Yesevi’nin şiirlerine verdiği isimdir. Nazım birimi dörtlük olan eser, koşma nazım biçimi ve hece vezniyle yazılmıştır.

142. Halk şairlerinin hayat hikayeleri ve şiirleri “Cönk” adı verilen eserlerde toplanmıştır.

143. Divan edebiyatçılarının dili ; Arapça, Farsça ve Türkçenin karışımından doğan Osmanlıcadır. Şiirlerde ölçü olarak da “aruz ölçüsü” kullanılmıştır.

144. Sinan Paşa’nın “Tazarruname’si” süslü nesrin en önemlisidir.

145. Hikemi (Didaktik) Şiir Akımının edebiyatımızdaki öncüsü ve en güçlü temsilcisi Nabi’dir. Bu yüzden Hikemi şiir akımı, “Nabi ekolü” olarak da bilinir.

146. Mahallileşme akımı, halk söyleyişi ile divan tarzı söyleyişinin birleşiminden doğmuştur. Bu akımın en etkili örnekleri  18.yüzyılda Nedim’le verilmiştir.

147. Hoca Dehhani , Divan şiirinin bilinen ilk şairidir.

148. Çarhname, Dini-ahlaki öğütlerin verildiği didaktik bir manzumedir.(Ahmed Fakih)

149. Mevlana manzum ve mensur eserlerini Farsça yazmıştır. Onun Arapça gazelleri de vardır.

150. Makalat, Tasavvufi düşüncelerin anlatıldığı bu eser  Arapça kaleme alınmıştır. (Hacı Bektaşi)
151. Yunus Emre Tasavvuf edebiyatındaki “ilahi”nazım türünün en önemli ustasıdır. 1995 yılı UNESCO tarafından “Yunus Emre Sevgi Yılı” olarak ilan edilmiş Yunus Emre’nin  Risaletin Nushiye  adlı eseri mesnevi nazım şekli ile yazılmıştır.

152. Mantıku’t- Tayr, Gülşehri tarafından Ünlü İranlı mutasavvıf Ferüdiddin  Attar’ın aynı adı taşıyan eserinden çevrilmiştir.

153. Aşık Paşa , en önemli eseri olan “Garipname”de Türkçeye önem verilmesi gerektiğini belirtmiş, eserini bilinçli olarak Türkçe yazmıştır.

154. Ahmedi’nin  İskendername ve Cemşid’ü Hurşit olmak üzere iki önemli eseri vardır.

155. Azeri sahasında yetişmiş ünlü sanatçı Nesimi, Hurufilik mezhebinin öncüllerindendir. O, Halep’te inancı yüzünden derisi yüzülerek öldürülmüştür.

156. Kadı Burhanettin, kadılık, vezirlik hükümdarlık yapmış; alim ve şair bir devlet adamıdır. O, Divan edebiyatında Türk nazım şekillerinden olan “tuyuğ”un başarılı örneklerini kazandırmıştır.

157. Kitab-ı Dede Korkut (Dede Korkut Hikayeleri), Destan geleneğinden halk hikayesine geçişin ilk izlerini taşıyan bu eser, bir önsöz ve on iki hikayeden oluşmaktadır.

158. Ali Şir Nevai, Muhakemet’ ül Lügateyn adlı eserinde  Türkçe ile Farsçayı karşılaştırarak, Türkçenin Farsçadan daha üstün olduğunu savunmuştur. Mecalisün Nefais adlı eseri ise Türk edebiyatında varlığı bilinen ilk şairler tezkiresidir.

159. Şeyhi’nin Harname adlı eseri mesnevi nazım şekliyle yazılmış olup Divan edebiyatının en önemli hiciv örneğidir.

160. Süleyman Çelebi, Divan edebiyatındaki yerini “Vesiletün Necat” adlı mevlidiye almıştır. Onun bu eseriyle edebiyatımızda “mevlit” yazma çığırı açılmıştır.

161. Avni mahlasıyla şiirler yazan, Osmanlı Padişahı Fatih Sultan Mehmet’tir.

162. Adli mahlasıyla şiirler yazan, 8. Osmanlı padişahı 2.Beyazıt’tir.

163. Mercimek  Ahmet ‘in en önemli eseri “Kabusname”dir.
164. Fuzuli, ıstırabın insan ruhunu olgunlaştıracağını, ıstırapların da en büyüğünün aşk ıstırabı olduğunu söyleyerek, şiirlerini aşk acısıyla dile getirmiştir.
Eserleri:
-Su Kasidesi: Hz Peygamber’e olan sevgisini dile getirdiği şiiridir.
-Şikayetname: Türk edebiyatındaki en önemli edebi mektuplardan biridir.

165. Baki, Anadolu ve Rumeli kazaskerlerinde bulunmuş, çok istediği halde şeyhülislam olamamıştır. “Sultanuş Şuara”  unvanıyla bilinmiştir. Kanuni Mersiyesi, Kanuni’ nin ölümü üzerine terkib-i bent biçiminde kaleme aldığı eseridir.

166. Muhubbi mahlasıyla şiirler yazan, Osmanlı padişahı Kanuni Sultan Süleyman’dır.

167. Babürşah, 16.yüzyılda Çağatay sahasında eser veren önemli isimlerden biridir. Onun “Babürname” adlı eseri, Türk edebiyatının anı (hatıra) türündeki ilk örneklerindendir.

168. Nefi, önemli bir “kasideve hiciv” şairidir. Döneminin devlet adamalarını sert bir şekilde hicveden sanatçı, Bayram Paşa tarafından boğdurularak öldürülmüştür.  Siham-ı Kaza, Türk hiciv edebiyatının en önemli eserlerindendir.

169. 17.yüzyıl Divan edebiyatımızın en büyük didaktik şairi Nabi’dir. O “Hikemi tarzı” yani “hikmetli ve öğretici” şiir geleneğini başlatmıştır. “Nabi Ekolü” olarak bilinen bir akımın kurucusudur.
Eserleri: Hayriyye Hayrabat, Surname, TuhfetülHarameyn, Münşeat…

170. Naili ve Neşati, Sebk-i Hindi’nin edebiyatımızdaki en başarılı temsilcilerindendir.

171. Aşık Ömer ve Gevheri  Halk edebiyatı şairlerinden olup Divan edebiyatının etkisinde kalmışlardır.

172. 17. Yüzyıl Halk edebiyatı sanatçılarından olan Kayıkçı Kul Mustafa Yeniçeri Ocağı’ndan yetişmiştir. Genç Osman Destanı onun en önemli eseridir.

173. Katip Çelebi Eserleri: Cihannüma, Fezleke, Keşfü’zünun, Mizahul Hak.

174. Evliya Çelebi’ninSeyahatname” adlı eseri edebiyatımızdaki en önemli gezi yazıları arasındadır.
175. Lale Devri dönemi olarak bilinen zevk ve eğlence içinde geçen yaşantısı 18.yüzyıl edebiyatının ayrılmaz bir parçasıdır. Bu dönemde yaşamış olan Nedim neşe ve coşku şairidir. Şiirlerinde tamamen din dışı konuları işleyen Nedim “şarkı” türünün bulucusudur.

176. 18.yüzyılda Halk edebiyatının etkisiyle Divan şiirine “şarkı” nazım şekli girmiştir.

177. Divan edebiyatında Şeyh Galip ve Nedim gibi önemli sanatçılar da hece vezniyle şiirler yazmıştır.

178. Divan edebiyatının son büyük şairi “Şeyh Galip”tir. Şeyh Galip’in şiirlerinde Sebk-i Hindi akımının etkisi görülür. Şeyh Galip’ in en önemli eseri “Hüsn-ü Aşk” tır.

179. Dadaloğlu, Toroslarda yaşayan göçebe Avşar boyu Türkmenlerindendir. Bu boy devlet tarafından yerleşik hayata geçirilmeye çalışılmış ve Dadaloğlu da buna karşı çıkarak bu olaylar üzerine şiirler yazmıştır.

180. Bayburtlu Zihni’nin en önemli eseri“Sergüzeştname” dir.

181. Sümmani, Hayali sevgilisi Gülperi’yi bulmak için Uzakdoğu ülkelerini gezmiştir.




                                               Adem KARAÇELİK

                                             T.D.E. ÖĞRETMENİ 

Yorum Gönder

Daha yeni Daha eski

sponsor reklamı

SPONSOR REKLAMI

derskonumesnk