derskonum.com 'un değerli öğretmen-öğrenci-eğitimsever takipçileri.
Muhsin ERTUGRUL
İçerik:
2. Tiyatro Terimleri
3. Kısa Tarihçe
4. Türk Edebiyatında tiyatro alanında ilkler
5. Cumhuriyet Dönemi Türk Tiyatrosu
A-1923-1950 Yılları Arasında Cumhuriyet Dönemi tiyatro özellikleri
B-1950-1980 Yılları Arasında Cumhuriyet Dönemi tiyatro özellikleri
C-1980 Sonrası Türk Tiyatrosu
6. Dünya Edebiyatında Tiyatro
7. Ünite İle İlgili Önemli Sanatçılar
1-Tiyatro
Hakkında Genel Bilgiler
Olmuş ya da olması
düşünülmüş birtakım olayların sahne üzerinde, gerçeğe uygun bir şekilde
oyuncular tarafından
gösterilmesine tiyatro denir.
Tiyatro türü, Yunanlıların
MÖ 6. yüzyıldaki dinsel törenlerinden (Bereket tanrısı Dionysos adına
düzenlenen şenliklerden) doğmuştur.
Tiyatronun
ögeleri:
Tiyatronun ; seyirci,
oyuncu, sahne, eser, dil ifade,dramatik örgü gibi öğeleri vardır.
Tiyatro eserlerinde oyunun
temeli konuşmaya (diyaloğa) dayanır. Bu bakımdan tiyatroda konuşma üslubu
ağır basmaktadır.
Tiyatro eserinin diğer temel
özelliği okunmak için değil, oynanmak için yazılmış olmasıdır.
2-TİYATRO
TERİMLERİ
Absürd Tiyatro: İnsanın yaşama, doğaya olan uyumsuzluğunu,
doğadan
kopmuşluğunu
sezdirici bir yolla aktaran tiyatro türü.
Adapte: Yabancı bir eseri yer
adları, şahıs adları, deyimleri, gelenek ve görenekleriyle yerli hayata uygulayarak
çevirme.
Aksesuar: Tiyatro sahnesinde kullanılan eşya.
Aksiyon: Roman, hikâye, tiyatro vb. türlerde konuyu genişleten asıl
olaylar. Genel anlamıyla hareket.
Aktör: Erkek tiyatro sanatçısı. Aktrist:
Kadın tiyatro sanatçısı.
Akustik: Tiyatro, konser salonu ve benzeri kapalı yerlerin, sesleri
bozmadan yansıtabilme özelliği.
Antik tiyatro: Eski Yunan - Lâtin tiyatrosu.
Darülbedayi: İstanbul Şehir Tiyatrosunun eski ismi. 1914'te kurulmuştur.
Dekor: Tiyatroda, sahneyi eserin konusuna göre döşeyip hazırlamada
kullanılan eşyanın toplu adı. Üç çeşit dekor vardır: realist dekor, şairane
dekor, stilize dekor.
Diyalog: İki kişi arasında karşılıklı konuşma. Roman, hikâye ve
tiyatroda kahramanların konuşmaları.
Döşeme: Türk Halk Edebiyatında "başlangıç" karşılığı
kullanılan bir kelime.
Dramatize etmek: Bir olayı, duyguyu, düşünceyi canlandırarak anlatmak; olduğundan
daha acıklı bir şekle sokmak.
Dublör: Tiyatroda ve sinemada bir rolün yedek oyuncusu.
Epizot: Bir hikâyede asıl olaya karışan ikinci derecede önemli bir olay.
Bugünkü perde karşılığı.
Fantazi pastoral: Çobanların hayatını fantazilerle süsleyerek anlatan
tiyatro çeşidi.
Fars (Farce): Komedinin, sanat yönü az, kaba bir türü. Çok eskiden perde
arası gösterisiydi, sonra bağımsız oldu.
Fasıl: Bölüm. Tiyatroda perde karşılığı kullanılmıştır. Karagöz oyununda
belli bir vak'anın geçtiği bölüm.
Feeri: Masalların tiyatro sahnesinde dramatize edilmesinden doğma,
cinlerin perilerin de rol aldığı bir tiyatro türü.
Grotesk: Gülünç, güldürücü.
Jest: Tiyatro sahnesinde, sanatçıların bütün el, kol, ayak ve benzeri
beden hareketleri.
Kabare tiyatrosu: Daha çok güncel konuları iğneleyici, taşlayıcı biçimde
ele alan skeçlerin oynandığı, monologların, şarkıların ve şiirlerin söylendiği
küçük tiyatro.
Kanto: Tanzimat Dönemi'nde Türk sahnesinde azınlık aktristlerce
bağlatılan oyunlu ve neşeli şarkılar.
Koro: Eski Yunan tiyatrosunda bir grup erkek ve kadından kurulu
şarkıcılar topluluğu. Oynanan eserin konusuna da katılırlar ve eserdeki olaya
karşı, toplumun duygu ve düşüncelerini temsil ederlerdi. Hayvanlar, ağaçlar,
bulutlar yerine sembol olarak kullanıldıkları da olmuştur.
Kostüm: Tiyatroda sanatçıların giydiği oyuna uygun kıyafet.
Kulis: Tiyatroda, sahnenin arkasında bulunan kısım; sahne arkası.
Maket: Tiyatroda dekor taslağı.
Makyaj: Tiyatro ve sinemada sanatçıların yüzlerinde boya ve başka
maddelerle yapılan tuvalet ve değişiklikler.
Mimik: Bir duygu veya düşüncenin kaş, göz. ağız, yüz hareketleriyle
anlatılması.
Mizansen: Bir tiyatro eserinin sahneye konması, sahneye göre düzenlenip
uygulanması.
Monolog: Tek kişinin konuşması. Tek kişilik taklitli bir komedya türü.
İnsanın içinden kendisiyle konuşması.
Muhavere: Konuşma. Tiyatro, roman, hikâye, fabl, röportaj ve benzeri
türlerde kahramanların konuşmaları.
Pandomim: Sessiz hareket. Sessiz hareketler, jestler, yüz
ifadeleri ve kostümler yoluyla duyguları,düşünceleri, tutkuları anlatmaya
yarayan tiyatro çeşidi.
Perde: Tiyatro eserinde bir perdenin açılmasından kapanmasına kadar
geçen bölüm.
Piyes: Tiyatro eseri.
Reji: Sahneye koyma ve yönetme işi.
Rejisör: Sinema ve tiyatroda, eserin sahneleninceye veya seyirci önüne
çıkıncaya kadar geçirdiği her anı yöneten kimse; yönetmen.
Repertuvar: Opera, operet ve tiyatro topluluklarının bir oyun mevsiminde
gösterecekleri eserlerin listesi.
Rol: Opera, operet, tiyatro ve benzeri sahne sanatlarında, oyuncuların,
eser kişilerini sahnede canlandırmaları.
Rövü (revü): Tiyatroda, eserden önce gösterilen müzikli ve danslı oyun.
Sahne: Tiyatro. Tiyatro sahnesi. Tiyatro eserinde bir perdelik bölümün,
dekor bakımından değişik olan küçük kısımları. Bir perdelik bölüm içinde,
kişilerin girip çıkmasıyla değişen topluluk, meclis. Yapılarına göre tiyatro
sahneleri şunlardır: sabit sahne, döner sahne, asansörlü sahne.
Sahne eseri: Tiyatro eseri, piyes.
Senaryo: Tiyatroda yazılı metin. Sinemada filmin konusunun yazılı şekli.
Suflör: Tiyatroda, kuliste durarak oyunculara sözlerini
fısıltıyla söyleyip hatırlatan yardımcı.
Şakşak: Ona oyununda Pisekâr'ın elinde bulunan kapalı yelpazeye benzer bir
gürültü aracı. Vuruşlarda ses çıkarır.
Tablo: Tiyatro eserlerinde, perdeden daha küçük bölümlerin her biri. Bir
perde çeşitli lablolara bölünmüş olabilir.
Takım: Orta oyununda kişiler, rol alan bütün sanatçılar. Temaşa:
Tiyatro.
Tirat: Sahnede kişilerin birbirlerine karşı söyledikleri uzun sözler.
Tirajik: Korku, sıkıntı, şiddetli heyecan veren veya korkunç, kötü, sonu
ölümle neticelenen.
Trajikomik: Hem acı,hem gülünç olayların anlatıldığı tiyatro.Olaylar
gülünç ama olay acınacak hâlde verilir.
Tuluat: Tiyatro türlerinden biri. Sanatçılar, oynadıkları eserin
konusuna bağlıdırlar; ama oyundaki sözleri içlerinden geldiği gibi söylerler.
Yazılı esere uymak mecburiyetleri yoktur. Perdeli orta oyunu da denir.
HAZIRLAYAN: derskonum.com.. Mustafa ŞAHİN
3-KISA
TARİHÇE
Eski Yunan’da MÖ 6. yüzyılda Dionysos (Dionis)
adındaki tanrı kahraman adına düzenlenen dinî törenlerden doğan ve zamanla
sanat hâline gelen tiyatro, Eski Yunan’da büyük gelişme sağlamış, çeşitlenerek
günümüze ulaşmıştır.
Türk Tiyatrosu Tanzimat
dönemine kadar geleneksel boyutta varlığını sürdürür. Geleneksel tiyatromuzda
dört önemli tür vardır. Bunlar:
1. GÖLGE OYUNU(KARAGÖZ):Deriden kesilen ve tasvir
adı verilen birtakım şekillerin, arkadan ışık yardımıyla beyaz bir perde
üzerine yansıtılmasına dayanan bir gölge oyunudur.
2- ORTA OYUNU: Bir meydan ortasında
kişiler tarafından icra edilen, içinde müzik, dans, şarkı bulunan sözlü ve
doğaçlama bir oyundur.
3-MEDDAH:Methedici(övücü),taklitler yapıp hoş öyküler anlatarak halkı eğlendiren sanatçıya meddah
denir.Günümüzdeki stand-up gösterilerinin temeli demek doğru olur
4- KÖY SEYİRLİK OYUNLARI: Köylerde oynanan, önemli dönemlerde icra edilen,
oyuncularının köy halkından olduğu oyunlardır.
*Modern tiyatro, Türk edebiyatına
Tanzimat Dönemi’nde Batı’dan gelmiştir. Modern anlamda ilk
tiyatromuz Şinasi tarafından yazılan Şair Evlenmesi eseridir. Namık Kemal’in Vatan yahut Silistre oyunu
da sahnelenen ilk eserimiz olmuştur. Tanzimat Dönemi’nde Ahmet Mithat Efendi,
Recaizade Mahmut Ekrem,
Abdülhak Hamit Tarhan, Ahmet
Vefik Paşa, Güllü Agop gibi sanatçılar tiyatro türünde önemli çalışmalar
yapmışlardır.
*Servetifünun Dönemi’nde İstibdat dönemi nedeniyle yavaş da olsa
tiyatro türü gelişimini sürdürmüştür.
*Fecriati Dönemi’nde geri planda kalan tiyatro,
Millî Edebiyat Dönemi’nde ön plana çıkmıştır. İlk kadın oyuncu Afife
Jale bu dönemde sahneye çıkar. Musahipzade Celal bu dönemin en önemli
tiyatro yazarlarındandır.
*19. yüzyılın sonlarıyla 20. yüzyılın başlarında
altın çağını yaşayan ortaoyunu, Tanzimat'ta benimsenmeye başlayan Batı
modelindeki tiyatro ile uzun süre yarışmış, Cumhuriyet'ten sonraysa öbür
geleneksel türlerle birlikte silinmeye yüz tutmuştur.
4-Türk
Edebiyatında tiyatro alanında ilkler
- Batılı anlamda ilk tiyatro -Şinasi -Şair Evlenmesi
- Sahnelenen
ilk tiyatro Namık Kemal -Vatan yahut
Silistre
- Aruzla ilk
manzum tiyatro A.Hamit Tarhan – Eşber
veya Sardanapal
- Heceyle ilk
manzum tiyatro A.Hamit Tarhan – Nesteren
- İlk
uyarlama tiyatro eserinin yazarı Ahmet Vefik Paşa – Moliere’den
- İlk tiyatro
denemesi Hayrullah Efendi -Hikaye-i
İbrahim Paşa ve İbrahim Gülşeni (1844)
- Cumhuriyet
Dönemi’nde heceyle ilk tiyatro Yusuf Ziya Ortaç- Binnaz
- Epik
tiyatronun kurucusu Haldun Taner -Keşanlı
Ali Destanı
- Türk
Edebiyatı’ndaki ilk dram Recaizade Mahmut Ekrem -Afife Anjelik
- İlk
Müslüman kadın tiyatrocu Afife Jale
- İlk yerli
tiyatro binası Naum Tiyatrosu (1844)
- İstanbul’da
temsil vermek üzere kurulan ilk tiyatro Gedik Paşa
- İlk Türk
tiyatrosu Osmanlı Tiyatrosu Güllü Agop
- ilk resmî Türk tiyatrosu Darülbedayi
kurulmuştur.
5-Cumhuriyet
Dönemi Türk Tiyatrosu
A-1923-1950
Yılları Arasında Cumhuriyet Dönemi tiyatro özellikleri
*1923’te
Cumhuriyet’in ile başlayan bir dönemdir.
*Bu dönemde tiyatro, uygarlığın sembolü olmuş;
sosyal-siyasi-ekonomik-fikrî hareketlere bağlı bir gelişim göstermiştir.
*7 Ekim 1914’te ilk resmî Türk tiyatrosu Darülbedayi kurulmuştur.
*Bu kurum sayesinde tiyatro gelişmiş,oyunlar sergilenmiş,
oyuncular yetiştirilmiş, oyunlar yazılmış, toplumda bir tiyatro bilinci
oluşturulmuştur.
*Bu dönemde tiyatro,Cumhuriyet değerlerinin halka aktarılmasında
bir araç olarak kullanılmıştır.derskonum
*Darülbedayi, 1931’de İstanbul Belediyesi Şehir Tiyatroları adını
alır
*1927’de, Darülbedayi’nin başına Muhsin Ertuğrul
getirilmiştir. Muhsin Ertuğrul, modern Türk tiyatrosunun oluşmasında
önemli katkılar sağlamıştır.
*Darülbedayi sayesinde Batı’dan çağdaş tiyatro eserleri çevrilmiş.
*Darülbedayi sayesinde modern Türk tiyatrosunun temellerini
atmıştır.
*Bu dönemde tiyatro türünün Batı edebiyatındaki tiyatro geleneği
ile ilişkisi güçlüdür
*Avrupa tiyatrosunun yakından takibi, aydınlarımız ve
yöneticilerimiz tarafından Batılı tiyatronun benimsenmesi, tiyatro
binalarının ve topluluklarının kurulması, oyuncuların yetişmesi, yerli oyunların yazılması, gazete ve dergilerde yazı ve eleştirilere yer verilip
tartışmalar yapılması, tiyatronun gelişimine katkı sağlamıştır.
*Cumhuriyet
Dönemi’nin ilk yıllarındaki oyun yazarları, daha çok tarihimize ve
efsanelerimize yönelerek ulusçuluğu aşılayan düşüncelerin üzerinde
durmuşlar; toplumsal sorunları, değer yargılarının değişmesini vermeye
çalışmışlardır.
*Ankara’da Devlet Konservatuvarı açılmış, bu oluşum tiyatronun
gelişmesini olumlu yönde etkilemiştir.
*Şehir tiyatrolarımız gelişmiş, özel tiyatrolar yurt çapında
turnelere çıkmış ve çocuk tiyatroları kurulmuştur.
*1940'lı yıllarda Türk tiyatrosunda geleneksel Türk
Tiyatrosu'nun izleri görülür.
*Bu dönemde Batı tiyatrosunun temel unsurları modern
Türk tiyatrosuna uygulanmıştır.
*Ülkenin yapısından hareket edilerek komedi ve dram
türlerinde eserler verilmiştir.
*Türk yazarları, Osmanlı toplumundan modern topluma
geçilirken yaşanan sancıları, geçmişteki sorunları, toplumdaki yozlaşmayı,
ahlak çöküntüsünü eleştirel bir gözle gündeme getirmişlerdir.
*İbnürrefik Ahmet Nuri Sekizinci, Musahipzade Celal gibi Millî
Edebiyat Dönemi’nde eser veren sanatçılar, Cumhuriyet’in ilk yıllarında da eser
vermeye devam etmişlerdir.
*Bu dönemde Vedat Nedim Tör, Nâzım Hikmet, Necip Fazıl
Kısakürek de eserlerinde aşırı duygulu, bunalımlı kişileri işlemişlerdir. Hazırlayan:derskonum.com
*Yaşar Nabi'nin Mete; Behçet Kemal'in Çoban ve Atilla; Necip
Fazıl'ın Sabır Taşı adlı oyunları Türk'lerin erdemleri ve uygarlığını yansıtmak
amacını taşırlar.
*1933 yılına kadar yazarlarımız Türk ulusunu ve Türk yurdunu
sevdirmeyi amaçlayan oyunların yanında Türk gücünü, güzel ahlakını öven ve
kaynağını Türk efsaneleri ile masallarından alan oyunlar yazmışlardır.
*Oyunlarda ele alınan konulara göre bir genelleme
yaparsak Cumhuriyetin ilk yirmi yılında, kişi ve toplumsal sorunları birlikte
ele alınmıştır diyebiliriz.
B-1950-1980 Yılları Arasında Cumhuriyet Dönemi tiyatro
özellikleri
*1940 - 1960 yıllarında ülkedeki
değişim, hayatla iç içe bir sanat olan tiyatromuzu da yakından
ilgilendirmiştir.
*1958’de Ankara Üniversitesi Dil ve
Tarih–Coğrafya Fakültesinde bir tiyatro enstitüsü kurulmuştur.
( Amaç:dünya ve
Türk tiyatrosunu incelemek, tiyatro tarihimizi ve eserlerimizi yurt içinde ve
yurt dışında
tanıtmak için
inceleme ve çalışmalar yapmak, tiyatro kültürüne sahip insanlar yetiştirmek,
genç yazarlara
tiyatro eseri yazma
tekniğini öğretmek.)
*1950 sonrasında
tiyatro teknik acıdan ilerlemiş, tiyatroda işlenen konular çeşitlenmiştir.
*Bu donemde hem
çeviri oyunların hem de nitelikli yerli oyunların sayısı artmış, bir yandan da
çoğu uyarlama
olan müzikli oyun
türlerinde eserler verilmiştir.
*Oyun yazarları bu dönemde
toplumsal sorunları işleyen başarılı örnekler sunmuşlardır.
* Haldun Taner, Keşanlı
Ali Destanı’yla geleneksel Türk tiyatrosunun belirleyici özelliklerini,
toplumsal ve siyasal bir içerikle birleştiren yeni bir yerli epik tiyatro oluşturmuştur.
(Bu
türde ilk örnek olma özelliği de taşır)
*Oyunların
sayısında büyük bir artışın gözlemlendiği bu dönemde oyunların konuları da
çeşitlenmiştir.
*Bu dönemde
tiyatro, işçi ve köylü kesiminin sorunlarına da eğilir.
*Orta sınıftan
ailelerin yaşadığı toplumsal ve ekonomik sorunlar, köy ve gecekondu ortamı,
toplumun yaşama ve giyinme biçimi dil özellikleriyle sahneye getirilir.
*Konularını Osmanlı
tarihinden, halk kahramanlarının hayatlarından ve mitolojiden alan oyunlar da yazılır.
*Sosyal
değişimlerin birey ve toplum yaşamındaki etkileri siyasal, sosyal ve psikolojik
yaklaşımlarla yansıtılır.
*1960’lar Türk
tiyatrosunun parlak dönemidir.
*1960’larda gelişen
siyasi ve sosyal olaylarla edebiyatımızda yeni bir dönem başlar. Bu dönemde
eskiye göre daha
özgür bir ortam oluşur. Türk tiyatrosu da bu ortamda daha zengin ve derin bir
içerik kazanır.
*Dönemin dikkat
çeken en önemli özelliği tema zenginliğidir. Oyunlarda iç ve dış göç,
gecekondulaşma, kültür farklılığı, kültürler arası çatışma, uyumsuzluk,
yabancılaşma, işçi-köylü,orta sınıf ailelerin yaşadığı toplumsal ve ekonomik sorunlar
vb. temalar ele alınır.
*Yenilik arayışında
olan bazı yazarlar, Brecht’in (Bireht) epik tiyatro yönteminden etkilenirler.
Bu anlayışı
benimseyen Haldun Taner “Keşanlı Ali Destanı”nı yazar.
*1960 - 1980
yıllarında özel tiyatroların sayıları artmıştır.
*Oktay Rifat, Melih
Cevdet, Refik Erduran, Turgut Özakman, Nezihe Meriç gibi yazarlar bireyden
hareketle topluma yönelmişlerdir.
*Turan Oflazoğlu,
Orhan Asena, Güngör Dilmen, Necati Cumalı konularını Osmanlı tarihinden, halk
kahramanlarının hayatlarından ve mitolojiden alan oyunlar yazarlar.
*Bu dönemde Adalet
Ağaoğlu, Nezihe Aras, Recep Bilginer gibi yeni bir yazar kuşağı da yetişmiştir.
HAZIRLAYAN: derskonum.com.. Mustafa ŞAHİN
C-1980 Sonrası Türk Tiyatrosu Özellikleri
*1980’de yaşanan askerî darbe; siyasi, sosyal, ekonomik ve kültürel alanlarda etkisi uzun süren toplumsal sarsıntılara sebep olmuştur. Bu süreçte ortaya çıkan gelişmeler diğer sanat dallarını olduğu gibi tiyatroyu da olumsuz etkilemiştir.
*Tiyatromuz bu dönemde durgunluk dönemine girmiş; gücünü, çeşitliliğini ve coşkusunu büyük ölçüde itirmiştir.
*Düzeyli güldürüler, müzikallerin yanında seyircinin eğlenmesine yönelik hafif oyunlar sergilenmeye başlanmıştır.
*Ekonomik güçlükler, salonların bulunamaması gibi olumsuzluklar, bazı tiyatro topluluklarının dağılmasına ve tiyatro oyuncularının televizyon, reklamcılık gibi farklı alanlara kaymasına neden olmuştur.
*Geçen yıllarda eserleri yayımlanmış olan usta yazarlarımız 1980 sonrasında da tiyatro oyunları yazmayı sürdürmüşlerdir.
*Bu dönemde adı ilk defa duyulan Tuncer Cücenoğlu, Murathan Mungan, Ülkü Ayvaz, Mehmet Baydur ve Behiç Ak yazdıkları oyunlarla dikkati çeken isimlerden bazılarıdır.
Türk tiyatro yazarlarının önemli bir kısmı dönemin olumsuz koşullarından dolayı, güncel konulardan ve toplumsal temalardan uzaklaşarak daha çok bireysel temalara, tarihî olay ve şahsiyetlerin yaşam öykülerine yönelirler.
Bununla birlikte geçmişe duyulan özlem, efsane, masal ve mitoloji motifleri ile belirlenen fantastik olayların ve kişilerin anlatıldığı temalar yazarların ilgisini daha çok çeker.
6-Dünya
Edebiyatında Tiyatro
İlk yetkin örnekleri Eski
Yunan’da görülen tiyatro, yüzyıllar içinde farklı türlere ayrılarak gelişimini
sürdürmüştür. Tiyatro türü, Yunanlıların MÖ 6. yüzyıldaki dinsel
törenlerinden (Bereket tanrısı Dionysos adına düzenlenen şenliklerden)
doğmuştur.
Eski Yunan edebiyatında: Aiskhylos’un Zincire Vurulmuş Prometheus,
Sophokles’in Kral Oidipus;
İngiliz edebiyatında:
Shakespeare’in Romeo ve Juliet (Romiyo ve Culyet), George
Bernard Shaw’un (Corc Bernard Şov) Kırgınlar Evi, Samuel Beckett’in
(Semuel Bekit) Mutlu Günler;
Fransız edebiyatında:
Racine’in (Rasin) Andromaque (Andromak), Corneille’in (Korney) Le
Cid (Lö Sid), Moliere’in (Molyer) Cimri, Victor Hugo’nun Hernani;
Alman edebiyatında: Schiller’in
Wilhelm Tell (Vilhelm Tel), Goethe’nin Faust (Faust);Bertolt
Brecht’ın (Bertolt Bireşt) Evet Diyen Hayır Diyen;
Norveç edebiyatında:Henrik İbsen’in (Henrik İbsen) Bir Bebek Evi, Yaban Ördeği;
Rus edebiyatında: Gogol’un
Müfettiş, Cehov’un Üç Kız Kardeş adlı oyunları
dunya
edebiyatının tanınmış tiyatro eserlerindendir.
7-Ünite
İle İlgili Önemli Sanatçılar (Fikri ve
edebi yönleri,eserleri)
MUHSİN ERTUĞRUL (1892-1979)
*Darülbedayi'ye (İstanbul Şehir Tiyatroları) öğretmen olarak atandı.
*Türk tiyatrosunun en önemli şahsiyetlerindendir.
*Batı tiyatrosunu Türkiye’de kurumsallaştırmıştır.
*Sadece tiyatrocu değil bu alanda fikir yazıları yazmıştır.
Eserleri:
Yasin Efendi, Renkli Fener, İnsan ve Tiyatro Üzerine Gördüklerim, Benden
Sonra Tufan Olmasın
İbnürrefik Ahmet Nuri Sekizinci Darülbedayi’nin ikinci döneminde
aktif görev almış oyun yazarı ve tiyatro oyuncusudur. Meşrutiyet’ten itibaren
telif eserlerle ve Fransızcadan yaptığı uyarlamalarla tiyatromuza birçok oyun
kazandırmıştır. Elliyi aşkın eseri vardır. Türkçeyi iyi kullanan, oyun tekniği
yönünden de oldukça başarılı bir sanatçıdır. Eserlerinde sahne dilini ustaca
kullanmış, sahnede her tipi kendi karakterine, seviyesine göre konuşturmuştur.
Eserleri Çürük Merdiven, Kadın Tertibi,
Kısmet Değilmiş, Sekizinci, Ceza Kanunu adında oyunları vardır.
DİKKAT: KONU İLE İLGİLİ 35 TEST SORUSU İÇİN TIKLA
Musahipzade
Celal
*İlk oyunu 1913’te sahneye
konulan “Köprülüler”dir.
*Hafif, müzikli
oyunlar yazmayı sürdüren yazarın oyunları, daha çok töre güldürüsü niteliği
taşır.
*Konularını daha
çok Osmanlı tarihinden alan oyunlar yazmıştır.
*Oyunlarında
çeşitli dönemlerdeki sosyal hayatı, töreleri, inançları ve düşünceleri gülünç
yanlarıyla anlatmıştır.
*Sosyal eleştiriye
büyük önem vermiştir.
*Oyunları siyasal
ve belgesel niteliktedir.
*Saray yaşamını ve
sosyal dramları anlatmıştır.
*Yakın tarih ve
Türk dünyası işlediği konular arasındadır.
*Oyunları teknik
yönden başarılı değildir.
*Kişileri döneminin
dil özellikleriyle konuşturmuştur.
*Üsküdar’daki
tiyatro onun adını taşımaktadır.
Tiyatro Eserleri: Türk
Kızı, Köprülüler, İstanbul Efendisi, Lâle Devri, Macun Hokkası, Yedekçi
Kaşıkçılar, Atlı Ases, Demirbaş Şarl, Moda Çılgınları, İtaat İlâmı, Fermanlı
Deli Hazretleri, Aynaroz Kadısı, Kafes Arkasında, Bir Kavuk Devrildi, Mum
Söndü, Pazartesi-Perşembe, Gül ve Gönül, Balaban Ağa, Selma, Genç Osman, Gücü
Gücü Yetene, Kadın Tertibi, Kısmet Değilmiş gibi kendi yazdığı; Hisse-i
Şayia, Sekizinci, Ceza Kanunu gibi uyarlama oyunları vardır.
Cevat Fehmi Başkut
*İlk oyunu "Büyük
Şehir" 1942-1943 sezonunda İstanbul Şehir Tiyatrosu'nda sahnelendi ve büyük ilgi gördü. Bu ilgi üzerine
çalışmalarını tiyatroda yoğunlaştırdı. Türkiye'de *Cumhuriyetten sonra ortaya
çıkan değişimleri mizah unsurlarını kullanarak anlattığı oyunları yaygın bir ün
kazandırdı. Biçim denemelerine de giriştiği oyunlarında bütün toplum
katlarından ve her çevreden insanı tiplemeye çalıştı.
*Dış ülkelerde
oyunu sahnelenen ilk Türk yazarı unvanını aldı.
Tiyatro Eserleri:Büyük
Şehir (1942),Küçük Şehir (1946),Koca Bebek (1947),Paydos (1948),Sana Rey Veriyorum
(1951),Kadıköy İskelesi'nde (1953),Harput'ta Bir Amerikalı (1955),Hacıyatmaz
(1960),Göç (1962),Buzlar Çözülmeden (1964),Emekli (1967)
Nahid Sırrı Örik
*Birinci Dünya
Savaşı'nın ikinci yılında yurt dışına çıkarak Tiflis, Berlin, Paris, Viyana, Roma
ve Kopenhag gibi Batı kentlerinde yaşadı.Cumhuriyet'in ilânından sonra geri
döndü (1928). Yurda dönüşünden hemen sonra, *Cumhuriyet gazetesinde yazmaya
başladı. Milli Eğitim Bakanlığında mütercim olarak görev aldı.
Eserleri:
Oyun: Sönmeyen
Ateş (1933)-Muharrir (1934)-Alınyazısı (1952)
Haldun
Taner
*Türk
Tiyatrosu’ndaki ilk epik tiyatro örneği olan “Keşanlı Ali
Destanı” adlı oyunu ile dünya çapında tanındı. *Konularını güncel
olaylardan alan siyasal-sosyal taşlamaların ağır bastığı oyunlar yazdı.
*Epik tiyatro ve
kabarenin alnında verdiği yapıtlar çağdaş Türk tiyatrosunun klasikleri oldu.
*Eşsiz bir arı
Türkçe kullanan Haldun Taner, Cumhuriyet dönemi Türk edebiyatının ve
tiyatrosunun önde gelen yazarları arasına girdi.
*Eleştiriyi
güldürüyle yoğurmuş, izleyiciyi güldürürken hem sarsmış hem de şaşırtmış ve
düşündürmüştür.
*Güldürülerinden "ironi" egemendir.Onunkisi
komiklik ya da sululuk değil düşünceye ve düş gücüne dayanan bir güldürüdür.
*Devekuşu Kabare’yi
(1967), Bizim Tiyatro‘yu, Tef Kabare Tiyatrosu’nu kurdu.
ESERLERİ: Tiyatro
oyunları: Günün
Adamı-Dışardakiler , Ve Değirmen Dönerdi, Fazilet Eczanesi, Lütfen Dokunmayın,
Huzur Çıkmazı,Keşanlı Ali Destanı, Gözlerimi Kaparım, Vazifemi Yaparım, Zilli
Zarife, Vatan Kurtaran Şaban ,Bu Şehr-i İstanbul Ki, Sersem Kocanın Kurnaz
Karısı, Astronot Niyazi, Ha Bu Diyar, Dün Bugün, Aşk-u Sevda, Dev Aynası, Yâr
Bana Bir Eğlence, Ayışığında Şamata, Hayırdır İnşallah, Marko Paşa
Recep
Bilginer
*Edebî yaşamı okuduğu okulda
yazdığı hasret şiirleriyle başlamış, daha sonraları da dergi ve gazetelerde
yazılar kaleme almıştır.
*Ona göre tiyatro,
şiir, roman söz sanatıyla toplumdaki kötülüklere hücum etme sanatıdır.
*Tiyatrolarının az
sözcükle çok düşünce dile getirdiğini söyleyen sanatçı bu yönüyle bu türü
özellikle roman türünden ayırmıştır.
*Tiyatrolarının bir
çoğunda halkın gönlüne yer etmiş şahısları anlatmıştır.
*Tiyatrolarda
toplumsal aksaklıkları işler.
*Köy konusunu
işlemiş, köylülerin sorunlarını yansıtmıştır.(Çoğunlukla Güney Anadolu köyleri)
Tiyatro Eserleri:Yunus
Emre, Mevlana, Parkta Bir Sonbahar Günüydü, Gazeteciden Dost, İsyancılar, Ben
Devletim, Sarı Naciye, Utanç Dünyası, Sevdiğim Adam, Karım ve Kızım, Son
Misafir
Turan Oflazoğlu
*Türk
edebiyatının usta bir oyun yazarıdır.
*Tiyatrolarında genellikle tarihi konuları işlemiştir.
*Sağlam bir tiyatro kültürü vardır.
*Shakespeare, Rike, Nietzsche, Kafka gibi yazarlardan çeviriler
yapmıştır.
Tiyatro
Eserleri: Kösem Sultan, Cem Sultan, Deli İbrahim, IV.
Murat, Genç Osman, III. Selim, Sinan, Fatih, Bizans Düştü, Keziban, Sokrates
Savunuyor, Allah’ın Dediği Olur, Elif Ana, Yine Bir Gülnihal, Gardiyan, 7.Mühür
Turgut Özakman
*Özellikle Kurtuluş Savaşı’nı
anlattığı “Şu Çılgın Türkler” ve Çanakkale Savaşı’nı
anlattığı “Diriliş – Çanakkale 1915” en önemli romanlarından
olup uzun süre çok satanlar listelerinde ilk sırada kalmıştır.
*Toplum dışına
sürülmüş kişilerin toplumla uyuşmazlığını veren yazarlardan biridir.
*Aşağılık duygusunu
toplumsal koşullar açısından inceleyişiyle dikkati çeker.
*İlk oyunu
olan “Penbe Evin Kaderi”nde ve “Kaneviçe”de kuşaklar
arasındaki kopuşu, yabancılaşmayı ele alır.
*Toplumun suçlu
insanları bir kenara itişini eleştirerek onlara daha uygarca davranmak
gerektiğini savunur.
*Osmanlı
İmparatorluğu’nda, İstanbul’da oturan yöneticilerle Anadolu’daki kopukluğu
ortaya koymaya çalışır.
*Tiyatrolarında
günlük yaşamın çelişkilerini ve gülünç yönlerini ele almıştır.
Eserleri: (Oyun): Ah Şu Gençler, Töre,
Sarıpınar 1914, Fehim Paşa Konağı, Resimli Osmanlı Tarihi, Bir Şehnaz Oyun,
Hastane, Karagöz’ün Dönüşü, Kardeş Payı, Darılmaca Yok, Berberde, Ben Mimar
Sinan, Ak Masal Kara Masal, Pembe Evin Kaderi, Güneşte On Kişi, Duvarların
Ötesi, Kanaviçe, Paramparça
Şehir
Tiyatrolarında başrejisör yardımcılığı gibi çeşitli görevlerde bulundu.
Eserlerinde genellikle tarihî ve mitolojik konulara yer verdi. Bireyin
çevresi ve toplumla olan çatışmasını verirken özellikle kendi kendisiyle
yaşadığı çatışmaları yansıtmadaki başarısıyla dikkatleri çekti. Oyunlarındaki
şiirsel yön, eleştirel özellikler, espri gücü oyuncular ve tasarımcılar için
zengin bir malzeme kaynağı
oldu. Yazarı başarılı kılan
önemli özelliklerden biri de eserlerindeki derin ve anlamlı mizahi anlatımdır.
*Midas üçlemesi ile tanınır.
Tiyatro Eserleri: Midas’ın
Kulakları, Midas’ın Altınları, Midas’ın Kördüğümü,Avcı Karkap , Ayak
Parmakları, Canlı Maymun Lokantası, Kurban, Akad’ın Yayı, İttihat ve Terakki,
Ben Anadolu, Aşkımız Aksaray’ın En Büyük Yangını, Troya İçinde Vurdular Beni
Orhan Asena
*1950 yılından
sonraki Türk edebiyatımızın en önemli tiyatro yazarlarından olmuştur.
*“Türk tiyatrosunun
Shakespeare’ı” olarak anılmış olan sanatçının ilk oyunu Tanrılar ve
İnsanlar’dır.
*Devlet sanatçısı unvanı da alan Orhan Asena, eserlerinin konularını
tarihten, mitolojiden ve toplumun yaşadığı hayattan almıştır.
*“Başkaldırı, insan mücadelesi”
sanatçının oyunlarının başta gelen temasıdır.
*Toplumcu bir tiyatro yazarıdır.
*Psikolojik ve toplumsal alanları kapsayan konuları işlemiş, tarihi
olayları da konu alarak işlemiştir.
*Tiyatrolarında mitolojiden yararlanmıştır.
*Birey-toplum çatışmasını ve
baskı altındaki bireyin başkaldırısını hümanist bir şekilde ele almıştır.
*“Atçalı Kel
Mehmet” adlı oyunuyla TRT’den 1970 yılında TRT Başarı
Ödülünü almıştır.
*Tarihten yararlanır. O: “Tiyatro bence tarihin sustuğu yerde başlar.”
der.
Tiyatro Eserleri: Tanrılar ve
İnsanlar, (Gılgamış), Hürrem Sultan, Tohum ve Toprak, Simavnalı Şeyh Bedrettin,
Atçalı Kel Mehmet, Karacaoğlan, Fadik Kız, Ya Devlet Başa Ya Kuzgun Leşe, Ölü
Kentin Nabzı, Toroslar’dan Öteye, Şii’de Av, Gecenin Sonu, Yıldız Yargılaması
NECATİ CUMALI (1921-2001):
*
Çok yönlü bir sanatçı olan Cumalı; şiir, hikâye, tiyatro, roman, deneme
türlerinde eserler verdi.
*Yazdığı
bütün türlerde uzatmalardan kaçınan sanatçı, eserlerinde şiirsel bir dil
kullandı.
*Tiyatro
eserlerinin filme çekilen konularıyla Türk sinemasına da katkıda bulundu.
*Türk
tiyatrosunun gelişme aşamasında tiyatroya yeni konular ve kişiler getiren,yerli
gerçekleri işleyen ve tiyatronun ilgi alanını genişleten Cumalı; “ulusal
tiyatro”nun oluşmasına katkıda bulundu.
Tiyatro Eserleri: Tütün Zamanı, Yağmurlar ve Topraklar, Acı Tütün, Viran Dağlar roman; Nalınlar, Derya Gülü, Gömü, Devetabanı, Boş Beşi
12.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Tiyatro Ders Notları PDF |
DİKKAT: KONU İLE İLGİLİ 35 TEST SORUSU İÇİN TIKLA
12.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Tiyatro Ders Notları PDF, 12.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Tiyatro Konu Anlatımı PDF,12.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Tiyatro Ünitesi Ders Notları PDF İndir,
12.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Tiyatro Ders Notları, PDF NOTLAR, 12.Sınıf Türk Dili ve Edebiyatı Tiyatro Konu Anlatımı, Türk Dili ve Edebiyatı Tiyatro Ünitesi Ders Notları,