sponsorlu reklam Admatic -sponsor

Adalet Ağaoğlu Fikrimin İnce Gülü,Özeti,Konu,Tema,Kahramanlar,Zaman,Mekan İnceleme-Tahlili


Adalet Ağaoğlu Fikrimin İnce Gülü Konu,Tema,Kahramanlar,Zaman,Mekan İnceleme-Tahlili
Fikrimin İnce Gülü Konu,Fikrimin İnce Gülü Tema,Fikrimin İnce Gülü Kahramanlar,Fikrimin İnce Gülü İnceleme,Fikrimin İnce Gülü tahlili,fikrimin ince gülü kişiler,



Adalet Ağaoğlu Fikrimin İnce Gülü Konu,Tema,Kahramanlar,Zaman,Mekan İnceleme-Tahlili


YAZAR: ADALET AĞAOĞLU


TÜRÜ: Roman ( Sosyal roman)


ÖNEMİ: Para hırsını ve bir Mercedes alma hikayesini başarılı bir şekilde anlatması açısından önemlidir.


KONUSU: Mercedes almayı ve köye bu Mercedes’le dönmeyi amaç edinen Bayram’ın hayat hikayesi eserin konusudur.


ŞAHIS KADROSU:

Bayram: Çalışkan bir alman işçidir. Yıllar önce köyünden ayrılarak Almanya’ya gelmiştir. Araba hastalığı olan Bayram’ın hayali Mercedes almak ve köye dönmektir. Bunu başarır ama sevdiklerini ve kişiliğini kaybeder.

Kezban: Bayram’ın sevdiği kızdır. Bayram onu bırakır ve Almanya’ya gider ama ona tekrar kavuşamaz. Romanın adı Fikrimin İnce Gülü, Kezban’ın Bayram’a verdiği plağın içindeki şarkının adıdır.



ÖZET:


Roman kahramanı Bayram, Münih’te BMW fabrikasında, montaj hattında çalışan bir işçidir. Üç yılık çalışmanın sonunda biriktirdiği para ile bal rengi bir Mercedes araba alır. “Balkız” dediği otomobili ile 1975 yılının bir yaz günü memleketine dönüş yoluna çıkar. Yolculuk boyunca geçmişini anımsar.

Eskişehir’in Ballıhisar Köyü’nde büyüyen Bayram, öksüzdür; onu amcası yetiştirmiştir. Yokluk ve sefalet içinde geçen çocukluğu sırasında horgörülmüştür. O yıllarda köye Ford marka bir otomobille gelen Adalet Partisi yöneticisine köylülerin gösterdiği abartılı saygıdan çok etkilenn Bayram, saygı görmek için lüks otomobil sahibi olmak gerektiğine inanır. Zamanla otomobile sahip olmak isteği tutku halini alan Bayram bu amacına ulaşmak için köyden kaçacaktır. Bu kaçışla amcasına olan vefa borcunu ve köyündeki Kezban’ın aşkını hiçe saymıştır. Bayram, köyünden ayrıldıktan sonra Polatlı ve Ankara’da çeşitli işerde çalışmış; ardından Almanya’ya işçi olmak için başvurmuş ve arkadaşı İbrahim’e ihanet ederek Almanya’ya gidiş için onun sırasını kapmıştır.

Üç yıl sonra rüyalarındaki otomobille memleketine dönerken kendine güveni büyüktür. Bir an önce köyüne ulaşıp arabasıyla hava atmak için sabırsızlanır. Sahip olduğu otomobil nedeniyle herkesten ilgi, saygı, kıskançlık görmeyi beklemektedir. Sınırda gümrük görevlileri ona sıradan insan muamelesi yapınca hayal kırıklığına uğrar.

Üzerinde “Güldenhouse” yazılı bir kamyonetin tacizi yolda Bayram’ın canını sıkar. Sınır geçince polise şikayette bulunur; bir yabancı olarak kendisinin Almanya’da yaşadıklarını Türkiye’de bu kamyonet şoförüne yaşatmak ister ama başaramaz. Tersine, kendisi ceza ödemek zorunda kalır. Üstüne üstlük Mercedes’inin yıldızının çalınması ve stop lambasının camının düşmesi ile içinde derin yaralar açılır.

Bayram, Balkız’ına gereksiz yük olmasın diye kimseye armağan getirmemiş; Almanya’da yakınlaştığı Solmaz adlı kadını dahi arabasına almayı reddetmiştir; Münih’ten arkadaşı olan ve yolda karşılaştığı Veli, kendisinin aşırı yüklü aracından bir televizyonu almasını rica ettiğinde bu ricayı da reddeder. Gençliğinde, askerlik günlerinde vicdanını yitirmiştir; yolculuğuna devam ederken geçmişin anıları da onunla gelir. Diyarbakır- Siirt Sıkıyönetim Komutanlığı’nda cip şoförlüğü yaptığı yıllarda siyasilere yapılan baskılara tanıklı edişi; kendisin de keyfî olarak kimilerine vuruşu aklından çıkmaz. Bu arada karayolunda Veli’nin arabasını yolda savrulmuş görür ama durup yardım etmez.

Karayolunda hızla ilerlerken “Fikrimin İnce Gülü” şarkısını dinleyip durmaktadır. Bu, yıllar önce Kezban’ın ona hediye ettiği plaktaki şarkıdır. Sürekli ümit verdiği Kezban uzun zaman onu beklemiş, ardından Ankara’ya gelmiş; ağabeyinin yanında yaşayıp evlere temizliğe giderken Bayram’ı görmeye devam etmiştir ama Bayram ona bir çay veya simit bile ısmarlamamıştır. Çünkü kendisini Mercedes hayalinden uzaklaştıracak tek bir kuruş dahi harcamak istemez. Kezban’ı yüzüstü bırakıp Almanya’ya gittikten sonra onun Beyşehirli bir balıkçı ile evlenmek üzere olduğu Bayram’ın kulağına gelir ama köye vardığında arabasını gören kızın kendisine tekrar vurulacağına inanmaktadır. Ölüm döşeğinde olduğunu duyduğu amcası ise onunla gururlanacak ve kendisini affedecektir. İbrahim’i ise kuzu çevirme yemeğe götürerek kendini affettirecektir.

İyi giyimi ve lüks otomobili ile güzel kadınları tavlayabileceğini sanan Bayram; Bursa’ya giderken Yalova feribotunda tanıştığı kadını arabasına davet eder ve kadın daha yanındaki koltuğa oturur oturmaz ona saldırır. Kadının çığlıklarla kaçması üzerine feribottaki herkese rezil olur. Bursa yolunda aksilikler peşini bırakmaz; arabasının susturucusu patladığı gibi sıçrayan bir taşla ön camı kırılır. Taş sıçratan kamyonun şoförü ile kavga edip yaralanır. Köy halkını büyüleyecek görüntüden iyice uzaklaşmıştır.

Sivrihisar’a çok yaklaşmışken kaza geçirir, aracının ön tamponu göçer. Köyünün girişinde karşılaştığı genç çobandan kötü haberleri alır: İbrahim Bayram’ın ihanetini çoktan öğrenmiş ve herkese anlatmıştır; Kezban Beyşehirlir balıkçıyla evlenmiş, amcası ise hayatını kaybetmiştir. Köyde onu seven ve bekleyen hiç kimse yoktur. Hurda haline dönmüş aracıyla bir Dörtyol ağzında kendini ispatlayamamış olmanın ezikliği içinde nereye gideceğini bilemez durumda kalır.





ELEŞTİRİLER:

"Bir tomofil taksi, Bayram'ın kafasında şimdi kağnının iki kanat takınmışı, öküzlerin ayaklarına da yaldızlı tekerler bağlanmışıdır artık. Artık, neye nasıl kurban edileceğini düşünmeye gerek yok. Kanatlara binip uçacak, kendini kurtaracak."

“Fikrimin ince Gülü”, Adalet Ağaoğlu’nun başeserlerinden biriyse, çağdaş Türk romanının da en güzel örneklerinden biridir. Kendine yabancılaşmış 'insan teması olsa olsa bu kadar güzel anlatılabilir.
Server Tanilli

'‘Fikrimin İnce Gülü” büyük emek isteyen romanlardan, içeriği de emek sonucu kotarılmış, biçimi de... Bayramın dönüş yolculuğu gibi dümdüz bir olayı içermesi, bu romanın öz açısından önemli itkiler sonucunda yazıldığını tanıtlıyor bir bakıma. Biçimindeki tutarlılık da, yazarın bu öze ne denli saygı duyduğunu belgeliyor. Bu açılardan ‘Fikrimin ince Gülü" üzerinde mutlaka durulması gereken bir yapıt.
Selim ileri


Yorum Gönder

Daha yeni Daha eski

sponsor reklamı

SPONSOR REKLAMI

derskonumesnk