sponsorlu reklam Admatic -sponsor

12. Sınıf Edebiyat Kitap Cevapları ANKA YAYINLARI Sayfa 62

      12. Sınıf  Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları ANKA KUŞU YAYINEVİ

12. Sınıf  Edebiyat Kitap Cevapları ANKA YAYINLARI, 12. Sınıf  Edebiyat Kitap Cevapları, Kitap Cevapları, 12. Sınıf  Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları,



derskonum.com'un değerli akademisyen-öğretmen-öğrenci-edebiyat sever takipçileri.


Derskonum.com olarak her dönem olduğu gibi yeni dönemde de sizler için kitap cevapları, konu anlatımı, pdf ders notları ile her zaman yanınızdayız..



Bu sayfamızda siz değerli takipçilerimiz için  12. Sınıf  Türk Dili ve Edebiyatı Ders Kitabı Cevapları ANKA KUŞU YAYINEVİ üzerine bir paylaşım yazacağız. 

Siz de eğer bize ve tüm eğitim camiasına yardımcı olmak adına hazırladığınız yazılıları-notları-soruları-videoları paylaşmak isterseniz mail adresinden bize ulaşabilirsiniz.

İyi çalışmalar..

doğru konum= derskonum

12. Sınıf  Edebiyat Kitap Cevapları ANKA YAYINLARI Sayfa 

 Küçürek (Minimal) Hikâye---Hazırlık Çalışmaları

1. Bildiğiniz kıssa örneklerinden birini sınıfta anlatınız.

KISSA ÖRNEKLERİ


1-

Hz. Ömer ( RA) , Şam’ı ziyaret etmek için bir deve ile yola çıkmışlar bu deveye hizmetçisi ile nöbetleşe biniyorlar,  sıra ile biri binip diğeri de devenin yularından çekiyordu.

Şam’ a yaklaştıklarında deveye binme sırası hizmetçisine gelmiş,  hizmetçi deveye binmiş  Hz. Ömer de devenin yularından çekmeye başlamıştı.  Uzaktan bakanlar ise; devenin üzerindeki hizmetçiyi halife, devenin yularını çeken Hz. Ömer’i de hizmetçi zannediyordu. Onlar bu halde iken Şam valisi Ebu Ubeyde bin Cerrah onları karşılamaya gelmişti. Bunu gören Ebu Ubeyde bin Cerrah:

  • Ey Emire’l-Mü’minin! Şam’ın ileri gelenleri, seni karşılamaya geliyorlar. Seni bu halde görmeleri iyi olmaz, dedi. Hz. Ömer radıyallahu anhu da şöyle cevap verdi:

 

  • Ey Eba Ubeyde! Senin bu sözünü işitenler, insanın şerefini, vasıtaya binerek gitmekte ve süslü elbise giymekte sanacaklar. Biz daha önce zelil ve hakir bir kavimdik. Allah-u Zülcelal, bizleri müslümanlıkla şereflendirdi. Bundan başka şeref ararsak, Allah-u Zülcelal bizi zelil eder, her şeyden aşağı eder.

2-NEFİS TEZKİYESİNİN ZARÛRETİ

“Ata binmiş bir emîr, ağaç altında uyurken ağzına kara bir yılan giren bir kişi görür. Bunun üzerine uyuyan adamı kurtarmak için, bütün mahâretini kullanmaya başlar. Adama var gücü ile birkaç kamçı vurur.  Adam, acıyla yerinden sıçrar ve dayak yediği emîrden kaçmaya başlar.

Emîr, adamın peşini bırakmaz, onu bir elma ağacının altında yakalar. Ağaçtan düşen çürük elmaları adama zorla yedirir. Bir taraftan da:

«–Ey dertli bîçâre, hepsini yiyeceksin! Bu çileye katlanacaksın!» der. Adamcağız ise, dehşet içinde:

«–Ey emîr! Ben sana ne yaptım? Bu zulmün sebebi ne? Canıma kastın varsa, bir kılıç vur da kanımı dök! Seni gördüğüm an, ne uğursuz bir zamanmış!.. Senin yüzünü görmeyenler ne bahtiyar insanlarmış!.. Ey Rabb’im, bu zâlimin cezâsını sen ver!..» diyerek lânetler yağdırır.

Fakat emîr, bu sözlere aldırmaz. Onu kamçılayıp koşturmaya devam eder.

Adamcağız, emîrin korkusundan ve kamçı acısından rüzgâr gibi koşmaya başlar. Artık adamcağızın yorgunluktan adım atacak tâkati kalmaz. Sıhhati bozulur, safrası kabarır ve kusmaya başlar.

Yediği her şey zoraki bir tazyikle ağzından çıkar. Nihâyet çürük elmalarla beraber, içindeki kara yılan da dışarı fırlayıverir.

Adamcağız, midesinden çıkan yılanın korkunçluğu karşısında dehşete kapılır. Derhal o sâlih emîrin önünde yerlere kapanır:

«–Hakîkaten sen, Cebrâil’in rahmeti gibi gelmişsin! Meğer benim velî-nîmetim olmuşsun! Seni gördüğüm zaman, ne mübârek zamanmış! Sen olmasaydın ben çoktan hazin bir şekilde ölmüş gitmiştim. Cehâlet ve gafletim, sana karşı ne kadar saçma-sapan sözler söyletti bana. Onlardan dolayı beni affet! Söylediklerimi gafletime ver!»” der.

Emîr de der ki:

«–Eğer ben o vakit, senin iç âlemindekilerden bir parça söyleseydim, ödün kopardı. Korku, seni helâk ederdi. Eğer sen, seni Cehennem’e sürüklemek isteyen o nefs canavarının mâhiyetini bilseydin, ne elma yemeye kuvvetin kalırdı, ne yol yürümeye, ne de kusarak o kara yılanı çıkarmaya...

Ben senden işittiğim uygunsuz sözlere sabrediyor, içimden de sürekli; «Yâ Rabbi! Yılanın çıkmasını kolaylaştır! Bu bîçâreyi halâs eyle!» diye duâ ediyordum. Sen bana acı şeyler de söylesen, benim gönlümdeki merhamet, seni o hâlde bırakmaya râzı olmadı. Çünkü benim fıtratım merhamet mayasıyla yoğrulmuştur.»”


2. Hedefimize ulaşmak için neler yapmalı, nasıl bir düşünce yapısını benimsemeliyiz? Düşüncelerinizi sözlü olarak ifade ediniz..

Kararlı ve azimli kişiler hayatta başarılı olanlardır. Bir hedefe amaca ulaşmak için çalışmak, yılmamak ve etrafa aldırmadan hedefe kilitlenmek gerek... 

.


.

.


DİĞER TÜM SAYFALAR İÇİN TIKLAYINIZ. 



12. Sınıf  Edebiyat Kitap Cevapları ANKA YAYINLARI



DİĞER TÜM SAYFALAR İÇİN TIKLAYINIZ. 

Yorum Gönder

Daha yeni Daha eski

sponsor reklamı

SPONSOR REKLAMI

derskonumesnk