11.SINIF FELSEFE KİTAP CEVAPLARI EKOYAY YAYINLARI 2015-2016-201711. Sınıf Felsefe Ders Kitabı Cevapları Ekoyay Yayınları
11. Sınıf Felsefe Ders Kitabı Cevapları Ekoyay Yayınları
Ortaöğretim 11. sınıf felsefe dersi kitap cevaplarını tayfunbora.net sitesi olarak sizlerle paylaşıyoruz. Ekoyay Yayınları tarafından basılan 11. sınıf felsefe ders kitabı cevaplarını ve çözümlerini aşağıda bulabilirsiniz. lise 3 felsefe ders kitabı etkinlik sorularının cevapları, değerlendirme sorularının çözümleri, ünite sonu ölçme ve değerlendirme sorularının cevaplarını ve felsefe dersi bilgi notlarını aşağıdaki bölümlerde görebilirsiniz. Sayfa sayfa hazırladığımız 11.sınıf felsefe ders kitabı cevapları sayesinde felsefe dersi ödevlerinizi rahatlıkla yapabileceksiniz. Sayfa 16- 14, 23-29, 77, 51 kitap cevaplarımızı aşağıdan takip edebilirsiniz. Ayrıca bilim felsefesi, bilgi felsefesi, ahlak felsefesi gibi felsefe alanlarına ait bilgi notlarını da sizler için bir araya getirdik. Felsefe ders kitabı cevapları Ekoyay yayıncılık paylaşımımızı aşağıdan görüntüleyebilirsiniz. Ortaöğretim 11. sınıf felsefe ders kitabı cevaplarının yanı sıra diğer 11. sınıf derslerinin de kitap cevaplarını e- okul lise olarak paylaşmaya devam edeceğiz. Bizi takip edin.
Sayfa 16- 17
A) 1)felsefenin sınırı var mıdır neden?
cevap-yoktur. çünkü insanoğlu var oldukça değişik felsefeler ortaya çıkar.
2)felsefi düsüncede temellendirme neden önemlidir
cevap: bu sorunun cevabını hatırlamıyorum.
3)felsefe; insanın hangi ihtiyaçlarından doğmuştur
cevap: merak, şaşkınlık, soru sorma gibi.
4)karl jaspers "felsefe yolda olmaktır"" sözüyle ne demek istemiştir?
cevap: felsefenin sonu olmadığını düşündükçe yeni felsefelerin olacağını söylemek istemiştir.
5)bir filozofun kurduğu sistemin tutarlı olması ne demektir
cevap: çelişmemesi.
6)felsefenin "bilgi üzerine bilgi" olması ne anlama gelir
cevap: sadece bir bilgiye dayanmadıgını var olan bilgiye yeni bilgilerin gelmesi ve o bilginin kanıtlanmasını.
7)kant'ın "felsefe değil, felsefe yapmak öğrenilir" sözü ne anlama gelmektedir
cevap: merak ettiği soruları öğrenme yani sorulara cevap bulma böylece de felsefe öğrenilir.
cevap-yoktur. çünkü insanoğlu var oldukça değişik felsefeler ortaya çıkar.
2)felsefi düsüncede temellendirme neden önemlidir
cevap: bu sorunun cevabını hatırlamıyorum.
3)felsefe; insanın hangi ihtiyaçlarından doğmuştur
cevap: merak, şaşkınlık, soru sorma gibi.
4)karl jaspers "felsefe yolda olmaktır"" sözüyle ne demek istemiştir?
cevap: felsefenin sonu olmadığını düşündükçe yeni felsefelerin olacağını söylemek istemiştir.
5)bir filozofun kurduğu sistemin tutarlı olması ne demektir
cevap: çelişmemesi.
6)felsefenin "bilgi üzerine bilgi" olması ne anlama gelir
cevap: sadece bir bilgiye dayanmadıgını var olan bilgiye yeni bilgilerin gelmesi ve o bilginin kanıtlanmasını.
7)kant'ın "felsefe değil, felsefe yapmak öğrenilir" sözü ne anlama gelmektedir
cevap: merak ettiği soruları öğrenme yani sorulara cevap bulma böylece de felsefe öğrenilir.
B) 1)varlık, biligi ve deger
2)refleksif
3)evrensel
4)dil
5)hikmet
2)refleksif
3)evrensel
4)dil
5)hikmet
C) 1)d
2)y
3)y
4)d
5)y
2)y
3)y
4)d
5)y
Ç) 1)b
2)e
3)b
4)a
5)e
2)e
3)b
4)a
5)e
D)bilgelik/hikmet:5
filozof:6
felsefe:7
evrensel:3
refleksif:4
öznel:1
tutarlılık:2
filozof:6
felsefe:7
evrensel:3
refleksif:4
öznel:1
tutarlılık:2
sayfa 4
felsefe neden çeşitli şekillerde tanımlanmaktadır
Öznel olması
tarihsel farklılık göstermesi
konu çeşitliliği
felsefe neden çeşitli şekillerde tanımlanmaktadır
Öznel olması
tarihsel farklılık göstermesi
konu çeşitliliği
felsefe niçin cevaplardan cok. sorular önemlidir
her cevap bir noktadır. felsefe noktayı sevme, ileriyi dönüktür.
her cevap bir noktadır. felsefe noktayı sevme, ileriyi dönüktür.
felsefe neye yarar
düşünmey, kişilik gelisimine, farklı bakış acını sağlar
düşünmey, kişilik gelisimine, farklı bakış acını sağlar
sayfa5
varlık felsefesi
bilgi felsefesi
değer felsefesi
varlık felsefesi
bilgi felsefesi
değer felsefesi
sayfa6
bilimlerin felsefeden ayrılması onları tamamen felsefeden koparmıs mıdır yada felsefede bilimlerle iliskisini kesmis midir
sorgulama düşünme doğruyu bulma
bilimlerin felsefeden ayrılması onları tamamen felsefeden koparmıs mıdır yada felsefede bilimlerle iliskisini kesmis midir
sorgulama düşünme doğruyu bulma
felsefe ile dinin üzerinde durdugu ortak problemler
evren nasıl oluşmuştur
insanın var olma nedeni
varlıgın amacı nedir gibi problemler ortaktır
evren nasıl oluşmuştur
insanın var olma nedeni
varlıgın amacı nedir gibi problemler ortaktır
sayfa 10
boşluk doldur1)sorular cevaplardan daha önemlidir.
2)refleksif bir düşüncedir.
3)eleştirici ve sorgulayıcı bir düşüncedir.
4)akla dayanan bir düşüncedir.
5)temellendirmeye dayalı bir düşüncedir.
6)çözümleyici ve kurucu bir düşüncedir.
7)öznel bir düşüncedir.
8)evrensel bir düşüncedir.
boşluk doldur1)sorular cevaplardan daha önemlidir.
2)refleksif bir düşüncedir.
3)eleştirici ve sorgulayıcı bir düşüncedir.
4)akla dayanan bir düşüncedir.
5)temellendirmeye dayalı bir düşüncedir.
6)çözümleyici ve kurucu bir düşüncedir.
7)öznel bir düşüncedir.
8)evrensel bir düşüncedir.
1-bende birtakım algılar, tasarımlar var. Öte yandan bunların kaynağının ben olmadığımı da biliyorum; çünkü rüyalarım gibi tamamen bende olup biten şeylerle gerçek hayatta veya varlıkta olup biten şeyle arasında bir ayrım yapmam gerekir. O halde varlık algıdan ibaret olamaz. Tam tersine varlık var olduğu içindir ki algı vardır.
Aristoteles'in bu düşüncesi aşağıdakilerden hangisini destekler
A)varlık olmadan düşünce de olmaz.
B)varlığın olup olmadığını bilemeyiz.
C)varlık kişiden kişiye değişir.
D)varlık değişimden ibarettir.
E)varlık insan düşüncesinin ürünüdür.
B)varlığın olup olmadığını bilemeyiz.
C)varlık kişiden kişiye değişir.
D)varlık değişimden ibarettir.
E)varlık insan düşüncesinin ürünüdür.
2-toprağa atılan tohum karşıtı olan bitkiye dönüşür, bitki de ürün verir ve kendisi ortadan kalkar.
Bu durum aşağıdaki kavramlardan hangisiyle açıklanır
A)idea
B)diyalektik
C)form
D)nihilizm
E)fenomenoloji
B)diyalektik
C)form
D)nihilizm
E)fenomenoloji
3-Platon'a göre içinde yaşadığımz duyular dünyası, gerçek varlığın bulunduğu idealar dünyasının yansımasıdır.
Platon'un bu düşünce sistemi aşağıdakilerden hangisiyle adlandırılmaktadır
A)materyalizm
B)düalizm
C)entüisyonalizm
D)nihilizm
E)idealizm
A)materyalizm
B)düalizm
C)entüisyonalizm
D)nihilizm
E)idealizm
4-Aşağıdakilerden hangisi metafiziğin sorularından biri olamaz
A)ölümden sonra yaşam var mıdır
B)ruh ve beden ilişkisi nasıldır
C)insanın biyolojik yapısının özellikleri nelerdir
D)evrenin bir başlangıcı var mıdır
E)bir yaratıcı var mıdır
B)ruh ve beden ilişkisi nasıldır
C)insanın biyolojik yapısının özellikleri nelerdir
D)evrenin bir başlangıcı var mıdır
E)bir yaratıcı var mıdır
5-thales,yeryüzü ve gökyüzündeki her şeyin sudan türediğini,
Anaksimandros, doğada var olanların Aperion'dan (sınırlı olmayan)meydana geldiğini,
Anaksimenes, varolan her şeyin sıcak nefes adını verdiğini havadan oluştuğunu ileri sürmüştür.
Anaksimandros, doğada var olanların Aperion'dan (sınırlı olmayan)meydana geldiğini,
Anaksimenes, varolan her şeyin sıcak nefes adını verdiğini havadan oluştuğunu ileri sürmüştür.
Bu görüşler, Milet felsefe okulunda aşağıdaki sorulardan hangisine yanıt arandığını gösterir
A)Evren değişebilir mi
B)Bilgimiz ne ile başlar
C)İnsan aklıyla evreni kavrayabilir mi
D)Sonsuz olan nedir
E)Evrenin ilk ögesi nedir (1991-ÖYS)
B)Bilgimiz ne ile başlar
C)İnsan aklıyla evreni kavrayabilir mi
D)Sonsuz olan nedir
E)Evrenin ilk ögesi nedir (1991-ÖYS)
6-Gorgias'a göre "hiçbir şey yoktur, olsa da bilinemez, bilinse de başkasına ifade edilemez."
Aşağıdakilerden hangisi bu görüşe uygundur
A)Varlık duyular alanıdır.
B)Varlık sürekli değişim halindedir.
C)varlığın kaynağı idealardır.
D)Varlık değişmeyen tek olandır.
E)varlık yoktur.
B)Varlık sürekli değişim halindedir.
C)varlığın kaynağı idealardır.
D)Varlık değişmeyen tek olandır.
E)varlık yoktur.
7-*Evrende hiçbir rastlantı yoktur. Her şey mekanik bir nedensellik sonucunda ortaya çıkar.
*duyum ve düşünce insan organizmasının bir hareketidir.
*duyum ve düşünce insan organizmasının bir hareketidir.
Bu düşünceleri savunan bir kişi aşağıdaki görüşlerden hangisini benimsemektedir
A)idealizm
B)düalizm
C)materyalim
D)nihilizm
E)rasyonalizm
B)düalizm
C)materyalim
D)nihilizm
E)rasyonalizm
8-Bilimler varlık dünyasındaki sadece somut nesnelerle ilgilenirken felsefe varolan her türlü nesnenin genelini konu edinir.
Bu bilimin hangi özelliğinden kaynaklanmaktadır
A)olgusal olması
B)sistematik olması
C)evrensel olması
D)objektif olması
E)birikimsel olarak ilerlemesi
B)sistematik olması
C)evrensel olması
D)objektif olması
E)birikimsel olarak ilerlemesi
9-Varlık felsefesi varlığı bütün olarak ele alıp en genel ve en temel sorgulamaları yapar.
Bu açıklamaya göre aşağıdakilerden hangisi varlık felsefesinin sorduğu sorulardan biri değildir
A)oluş bir varlık mıdır
B)varlık varsa nedir
C)varlığın temel özellikleri nelerdir
D)varlığın bilgisine ulaşılabilir mi
E)duyuların dışında bir varlık var mıdır
B)varlık varsa nedir
C)varlığın temel özellikleri nelerdir
D)varlığın bilgisine ulaşılabilir mi
E)duyuların dışında bir varlık var mıdır
10-=>"Güzelliğin on para etmez şu bedendeki aşk olmasa."diyen şık Veysel ile
=>"Varolmak algılanmış olmaktır."diyen Berkeley'in
=>"Varolmak algılanmış olmaktır."diyen Berkeley'in
Bu görüşlerin ortak yönü aşağıdakilerden hangisinin vurgulanmasıdır
A)soyut olanın önemsiz olduğu
B)somut olanın önemsiz olduğu
C)asıl olanın nesne olduğu
D)asıl olanın özne olduğu
E)değerlerin belirsiz olduğu (2006-ÖSS)
B)somut olanın önemsiz olduğu
C)asıl olanın nesne olduğu
D)asıl olanın özne olduğu
E)değerlerin belirsiz olduğu (2006-ÖSS)
1-A , 2-B , 3-E , 4-C , 5-A , 6-E , 7-C , 8-A , 9-D , 10-A
Sayfa 23- 29
sayfa 23)
1)d
2)d
3)d
4)y
5)d
6)d
7)D
1)d
2)d
3)d
4)y
5)d
6)d
7)D
sayfa 26
gündelik bilgi
dini bilgi
bilimsel bilgi
sanat bilgisi
teknik bilgisi
felsefi bilgi
gündelik bilgi
dini bilgi
bilimsel bilgi
sanat bilgisi
teknik bilgisi
felsefi bilgi
sayfa 28
evrenseldir
kesindir
birikimseldir
olgusaldır
nesnel
tekrarlanabilir
tutarlı ve gerçektir sistemli ve düzenlidir
evrenseldir
kesindir
birikimseldir
olgusaldır
nesnel
tekrarlanabilir
tutarlı ve gerçektir sistemli ve düzenlidir
***a 29
EVRENSELDİR :ele alınan konular tüm insanlığa aittir
EVRENSELDİR :ele alınan konular tüm insanlığa aittir
Ekoyay Yayınları 11. Sınıf Felsefe Ders Kitabı Cevapları
Sayfa 51 Değerlendirme Sorularının Cevapları
–zaman gerçekdir çünkü zamanın değiştiğini biliyoruz ve de görüyoruz
— zamanın uzay kadar sonsuz olduğunu vurgulamıştır bende o uzaydaki sonsuzluğa yani zamana sahibim diyor
— zamanın uzay kadar sonsuz olduğunu vurgulamıştır bende o uzaydaki sonsuzluğa yani zamana sahibim diyor
TAOİZM
Çin'in en eski dinlerinden biri olan Taoizm, Sinizm ve Konfüçyanizm'e reaksiyondan doğmuştur. Kurucusu Lao Tzu (Lao-Tse / ihtiyar bilgin)'dir. Hayatı hakkında az bilgiye sahip olmamıza rağmen MÖ.604-517 yılları arsında yaşadığı Honan'da doğduğu Konfüçyüsün çağdaşı olduğu düşünülmektedir.
Çin'in en eski dinlerinden biri olan Taoizm, Sinizm ve Konfüçyanizm'e reaksiyondan doğmuştur. Kurucusu Lao Tzu (Lao-Tse / ihtiyar bilgin)'dir. Hayatı hakkında az bilgiye sahip olmamıza rağmen MÖ.604-517 yılları arsında yaşadığı Honan'da doğduğu Konfüçyüsün çağdaşı olduğu düşünülmektedir.
Taoizm "Tao" kavramı üzerine inşa edilmiştir. Taoizm'in kendine güre büyücüleri rahipleri,rahibeleri,dini şefleri ve kendine has ayinleri vardır. İlkbaharda ateş yakılır.Taoist rahipler yarı çıplak durumda, ateşe pirinç ve tuz atıp yalınayak koşarak üzerinden geçerler.
Taoizm'e göre insan raks ve sarhoşlukla vecde ulaşabilir. Hayatını tehlikesiz bir şekilde yaşamak ve sürdürmek isteyen insan iyi bir yemek rejimi oluşturarak aşırılıktan kaçınmalıdır. Böylece ölümü biraz daha geciktirmiş olur. Lao 'nun bir diğer özelliği de karşılıksız iyilik yapmak gibi güzel ilkeyi ilk ileri sürenlerden biri olmasıdır. Lao ilkelerini uygulamak için ısrarlı olmamış, daima mutevazi ve sakin bir hayat sürmeyi tercih etmiştir.
İnanç Esasları ve Ahlak Anlayışı
Taoizmin başlıca öğretisi,ebedi, gayri-şahsi mistik bir üstün varlıkla ilgilidir. Taoizm'e göre bu alem mevcut olan (Yang) la mevcut olmayan (Yin) in birleşmesinden meydana gelmiştir. Bazı kaynaklara göre tao, Tanrı' nın sembolleştirilmiş varlığı olarak anılmaktadır.
Taoistlerin evlerinde birçok mabut tasvirleri büyük kapılar önündeki dolap içine yerleştirilmiştir. Ancak bu mabutlar her taoiste göre değişik içeriktedir. Taoistlerin çoğu savaş tanrısı Kvan-Ti ile, tüccarların mabudu sayılan Zenginlik tanrısı Sai Shin'e tapmaktadırlar. Taoizmde basit manada cehennem inancı görülmektedir.
Taoizmin temeli mistik panteizmdir. Tao,dünyayı yöneten sebeptir. O görülmeye,işitilmeyen, kavranılması mümkün olmayan bir yaratıcı prensip olarak algılanmaktadır. Bir başka açıdan Tao göğün ve yerin kaynağı, yaratıcı ve yaşatıcı kavramdır. Hiçbir şeye muhtaç değildir.
Taoizme göre insan ancak manevi yönüyle insandır. Bunun için Tao rehber olarak kabul edilmelidir. Taoizmin temel prensibi "iyilere karşı iyilik yapmak, iyilik yapmayanlara karşı yine iyilik yapmak, böylece her şeyin iyi olmasını sağlamak" olarak özetlenebilir. Taoizmde dini inancın büyüklüğü mutlak sükunet ve rahatlık içinde dünyaya sırt çeviren bir hayat tarzıyla mümkündür de diyebiliriz. Taoizmin ahlak anlayışı üç ana noktada toplanabilir. Bunlar;
-Basit bir hayat yaşayarak tutumlu olmak
-Mütevazi olmak,nefsini gurur ve kibirden uzaklaştırmak
-Bütün canlılara karşı merhametli olmak.
-Mütevazi olmak,nefsini gurur ve kibirden uzaklaştırmak
-Bütün canlılara karşı merhametli olmak.
Taoizm de bu ahlaki ilkelerin gerçekleşmesi için gösterişten uzak olmak,başkalarını düşünmek, yumuşak huylu olmalıdır. Kişi ilahi güçlerle ilişkisini koparmamalı,ve ilahi yolu zorunlu olarak takip etmelidir.
Sayfa 77
Hazırlık Çalışmaları
1.kendi varlığımızdan şüphe edemeyiz çünkü varız
2.yokluğu düşünemeyiz fikrimce çünkü biz olmasaydık ne olurdu bilemeyiz
bunun gibi fikirler üretebilirsin
3.varlık ,evrende var olan her şeyin ortak adı. insan bilincinden bağımsız olan her şeydir
varoluş: yaşam sorgusun aradığı cevaplar, eylemler somut yaşanmışlıklardır.
4.bilimsel çalışmalar varlığı tam olarak açıklayamıyorlar mesela eğer varlık tam olarak açıklansaydı felsefede şüpheciler nihilistler olmazdı varlığa karşı çıkan gruplar olmazdı
2.yokluğu düşünemeyiz fikrimce çünkü biz olmasaydık ne olurdu bilemeyiz
bunun gibi fikirler üretebilirsin
3.varlık ,evrende var olan her şeyin ortak adı. insan bilincinden bağımsız olan her şeydir
varoluş: yaşam sorgusun aradığı cevaplar, eylemler somut yaşanmışlıklardır.
4.bilimsel çalışmalar varlığı tam olarak açıklayamıyorlar mesela eğer varlık tam olarak açıklansaydı felsefede şüpheciler nihilistler olmazdı varlığa karşı çıkan gruplar olmazdı
11. Sınıf Felsefe Ders Kitabı Cevapları- Notları
FELSEFEYE GİRİŞ
DERSE GİRİŞ
İyi ve doğru aynı şey midir?
Doğru nedir?
DERSE GİRİŞ
İyi ve doğru aynı şey midir?
Doğru nedir?
‘Sınıfın tahtası yeşildir’ önermesi doğru mu? Niçin?
SUJE OBJE BİLME BİLGİ
ÖZNE NESNE
BİLEN BİLİNEN
BİLGİ; Suje obje ilişkisinin bir ürünüdür
BU İLİŞKİ NASIL KURULUR?
Kurduğumuz ilişki şekline göre bilgi türleri oluşur
SUJE OBJE BİLME BİLGİ
ÖZNE NESNE
BİLEN BİLİNEN
BİLGİ; Suje obje ilişkisinin bir ürünüdür
BU İLİŞKİ NASIL KURULUR?
Kurduğumuz ilişki şekline göre bilgi türleri oluşur
BİLGİ TÜRLERİ
A-Gündelik Bilgi
-Duyulara dayanır
-Tecrübeye dayanır
-Sayısız tekrar vardır
-Deneme yanılma yolu ile elde edilir
-Sayısız tekrar vardır
-Rastlantıya dayanan bir neden sonuç ilişkisi vardır
-Suje bilmeyi duyular ile gerçekleştirir
Kırmızı kiraz tatlıdır
Hava kapanırsa yağmur yağar
Yeşil elma ekşidir
A-Gündelik Bilgi
-Duyulara dayanır
-Tecrübeye dayanır
-Sayısız tekrar vardır
-Deneme yanılma yolu ile elde edilir
-Sayısız tekrar vardır
-Rastlantıya dayanan bir neden sonuç ilişkisi vardır
-Suje bilmeyi duyular ile gerçekleştirir
Kırmızı kiraz tatlıdır
Hava kapanırsa yağmur yağar
Yeşil elma ekşidir
SUJE OBJE BİLGİ
Duyular-
Tecrübe
Deneme Yanılma
Duyular-
Tecrübe
Deneme Yanılma
B-DİNİ BİLGİ
-Vahye dayanır
-Kesin ve değişmezdir
-İnanca dayalıdır
-Tartışılmaz
-Kabul etme vardır
oruç tutmak sevaptır vb
GÜNAH SEVAP YARGILARI VERİR
suje————-obje
-Vahye dayanır
-Kesin ve değişmezdir
-İnanca dayalıdır
-Tartışılmaz
-Kabul etme vardır
oruç tutmak sevaptır vb
GÜNAH SEVAP YARGILARI VERİR
suje————-obje
vahiy-inanç
sujeden bağımsız / sujenin inancı
sujeden bağımsız / sujenin inancı
C-BİLİMSEL BİLGİ
-Yöntemi deney gözlemdir
-Gerçeklik dünyasına ilişkindir
-Sistemlidir
-Eleştiricidir
-Kanun aşamasında kesindir
-Akıl yürütme ve mantık ilkelerine uygundur
Seçicidir: Sınırları belli bir varlık alanını konu edinir ve bu sınırlar dışına kesinlikle çıkmazNİÇİN?
Kuşkucudur: Yalnızca bilim dışı açıklamaları değil bilim çevrelerinin yaptığı açıklamalara bile kuşku ile yaklaşır NİÇİN?
Eleştiricidir: Özellikle de var olan bilimsel açıklamalara eleştirel bir tavırla yaklaşır NİÇİN?
Nesneldir: Herkes için tek ve değişmezdir Kişiye gruba veya başka ölçülere göre değişmez NİÇİN?
Evrenseldir: Nesnel olduğu içindir ki evrenin her yerinde aynı şekilde geçerlidir
Genelleyicidir: Tek tek olgulardan hareket eder ama genellemelere, genel yargılara ulaşır Sınıflama yapar Benzer olayları diğerlerinden ayırır NİÇİN?
3 BİLİM TÜRÜ VARDIR
a-Formel bilimler:
-Gerçek obje yoktur
-D-g ye dayanmaz, kabullere dayanır
-Mantık ve matematik
-Bütün bilgi türlerinin yöntemidirler
-Yöntemi deney gözlemdir
-Gerçeklik dünyasına ilişkindir
-Sistemlidir
-Eleştiricidir
-Kanun aşamasında kesindir
-Akıl yürütme ve mantık ilkelerine uygundur
Seçicidir: Sınırları belli bir varlık alanını konu edinir ve bu sınırlar dışına kesinlikle çıkmazNİÇİN?
Kuşkucudur: Yalnızca bilim dışı açıklamaları değil bilim çevrelerinin yaptığı açıklamalara bile kuşku ile yaklaşır NİÇİN?
Eleştiricidir: Özellikle de var olan bilimsel açıklamalara eleştirel bir tavırla yaklaşır NİÇİN?
Nesneldir: Herkes için tek ve değişmezdir Kişiye gruba veya başka ölçülere göre değişmez NİÇİN?
Evrenseldir: Nesnel olduğu içindir ki evrenin her yerinde aynı şekilde geçerlidir
Genelleyicidir: Tek tek olgulardan hareket eder ama genellemelere, genel yargılara ulaşır Sınıflama yapar Benzer olayları diğerlerinden ayırır NİÇİN?
3 BİLİM TÜRÜ VARDIR
a-Formel bilimler:
-Gerçek obje yoktur
-D-g ye dayanmaz, kabullere dayanır
-Mantık ve matematik
-Bütün bilgi türlerinin yöntemidirler
Mantık ilkeleri özdeşlik,çelişmezlik,3 halin olmazlığı, yeter sebeptir
b-Doğa Bilimleri-Fizik-kimya vb
c-Sosyal Bilimler-Psikoloji-sosyoloji-tarih
–ALGILAMA
–GÖZLEM
–DENEY-GÖZLEM
-hipotez
-teori
-kanun
c-Sosyal Bilimler-Psikoloji-sosyoloji-tarih
–ALGILAMA
–GÖZLEM
–DENEY-GÖZLEM
-hipotez
-teori
-kanun
BİLİMİN AMACI YASALARA ULAŞMAKTIR YÖNTEMİ DENEY VE GÖZLEMDİR DOLAYISIYLA DENEY VE GÖZLEME KONU OLAMAYAN OBJELER BİLİMİN KONUSU OLAMAZ
–KONULARINI SINIFLANDIRARAK ELE ALIR(PARÇALAR)NİÇİN?
–KESİN SONUÇLAR ELDE ETMEYE ÇALIŞIR
Su NŞA(Normal şartlar altında) da 100 derecede kaynar
–KONULARINI SINIFLANDIRARAK ELE ALIR(PARÇALAR)NİÇİN?
–KESİN SONUÇLAR ELDE ETMEYE ÇALIŞIR
Su NŞA(Normal şartlar altında) da 100 derecede kaynar
D-SANAT BİLGİSİ
-Özneldir
-sezgiler içerir
-yaratma vardır
-güzellik kaygısı içerir
-Özneldir
-sezgiler içerir
-yaratma vardır
-güzellik kaygısı içerir
‘sınıftaki Atatürk portresi güzeldir
SUJE OBJE BİLME BİLGİ
SUJE OBJE BİLME BİLGİ
SEZGİ/BEĞENİ PORTRE ESTETİK KAYGI GÜZEL-ÇİRKİN
E-TEKNİK BİLGİ:
-Yaşamı kolaylaştırmaya yönelik
-Araçları nasıl kullanılacağı bilgisi
-Yaşamı kolaylaştırmaya yönelik
-Araçları nasıl kullanılacağı bilgisi
a-Bilimsel temelli uyum kaldırma kuvveti
gemi
b-Gün****k bilgi temelli: Tahta suda batmaz
gemi
b-Gün****k bilgi temelli: Tahta suda batmaz
1-bilgi türlerinin özelliklerini söyleyiniz
HER BİLGİ TÜRÜNDE SUJE OBJE İLİŞKİSİ FARKLI BİR ŞEKİLDE KURULUR YANİ TEMELLENDİRMELER-YÖNTEMLER FARKLIDIR ARALARINDAKİ EN ÖNEMLİ FARK BUDUR
FELSEFİ BİLGİ
ÖZELLİKLERİ:
1-Sistemlidir
2-Düzenlidir-Tutarlıdır
3-Ortaya konuşu öznel soru ve cevapları evrenseldir
4-Eleştiricidir
5-Mantık ve akıl yürütme ilkelerine uygundur
6-Yöntemi uslamadır
7-Filozofların düşünceleri yıkılamaz NİÇİN?
8-yığındır NİÇİN?
9-sonuç yoktur NİÇİN?
10-doğru yanlış yoktur NİÇİN?
11-ilerleme yoktur NİÇİN?
12-konuları bütün olarak inceler NİÇİN?
1-Sistemlidir
2-Düzenlidir-Tutarlıdır
3-Ortaya konuşu öznel soru ve cevapları evrenseldir
4-Eleştiricidir
5-Mantık ve akıl yürütme ilkelerine uygundur
6-Yöntemi uslamadır
7-Filozofların düşünceleri yıkılamaz NİÇİN?
8-yığındır NİÇİN?
9-sonuç yoktur NİÇİN?
10-doğru yanlış yoktur NİÇİN?
11-ilerleme yoktur NİÇİN?
12-konuları bütün olarak inceler NİÇİN?
1-FELSEFENİN İSPATA İHTİYACI VAR MIDIR?
2-FELSEFENİN TANIMI YOKTUR NİÇİN?
3-FELSEFE NİÇİN ‘TANRI’KAVRAMLARI KULLANIR?
4-NİÇİN TEK TEK FİLOZOFLAR İŞLENECEK?
2-FELSEFENİN TANIMI YOKTUR NİÇİN?
3-FELSEFE NİÇİN ‘TANRI’KAVRAMLARI KULLANIR?
4-NİÇİN TEK TEK FİLOZOFLAR İŞLENECEK?
HER BAŞLIK TEK TEK AÇIKLANACAK
FELSEFENİN KONULARI
1-Varlık(ontoloji):varlığın özü-ilkeleri
2-Bilgi(epistemoloji):Bilginin kaynağı-değeri
3-Sanat(estetik):Güzel-sanat-sanat eseri
4-Ahlak(etik):Ahlak yasası-kaynağı-eylemlerin amacı-ahlaki özgürlük
5-Din :Tanrının varlığı-evrenin yaradılışı
6-Siyaset devlet düzen-birey devlet-ideal düzen
7-Bilim:Bilim nedir?-bilimin değeri
8-Değer(aksiyoloji)Değer nesneye mi aittir yoksa değeri veren biz miyiz?
9)Dil-Anlam-Fizik vb
1-Varlık(ontoloji):varlığın özü-ilkeleri
2-Bilgi(epistemoloji):Bilginin kaynağı-değeri
3-Sanat(estetik):Güzel-sanat-sanat eseri
4-Ahlak(etik):Ahlak yasası-kaynağı-eylemlerin amacı-ahlaki özgürlük
5-Din :Tanrının varlığı-evrenin yaradılışı
6-Siyaset devlet düzen-birey devlet-ideal düzen
7-Bilim:Bilim nedir?-bilimin değeri
8-Değer(aksiyoloji)Değer nesneye mi aittir yoksa değeri veren biz miyiz?
9)Dil-Anlam-Fizik vb
Bütün bu alanlar nasıl felsefenin konusu olur?
Felsefe bütün bu alanlarda bilim ve diğer bilgi türlerinin yapamadığını yaparUslama yolu ile temellendirmelerini yaparak bütün olarak ele alır ve sistemler kurar
Felsefe bütün bu alanlarda bilim ve diğer bilgi türlerinin yapamadığını yaparUslama yolu ile temellendirmelerini yaparak bütün olarak ele alır ve sistemler kurar
FELSEFE-BİLİM
A-ORTAK YÖNLERİ
1-Mantık ve akıl yürütme ilkelerine uygundur
2-Eleştiricidir
3-sistemlidir
4-Düzenli ve tutarlıdır
5-Genel amaçları aynıdır(İNSANIN EVRENİ ANLAMA MERAKINI GİDERMEK)
B-FARKLI YÖNLERİ
1-Yöntemleri farklıdır(TEMEL FARK-TEMELLENDİRME FARKI)
uslama-d/g
2-Konuları ele alışları farklıdır
bütün-parçalayarak
3-Özel amaçları farklıdır
sistem yaratmak-doğruları bulmak(yasalar bulmak)
4-Sonuçları farklıdır(ilerleme)
Sonuç yoktur-kesin sonuçları vardır
A-ORTAK YÖNLERİ
1-Mantık ve akıl yürütme ilkelerine uygundur
2-Eleştiricidir
3-sistemlidir
4-Düzenli ve tutarlıdır
5-Genel amaçları aynıdır(İNSANIN EVRENİ ANLAMA MERAKINI GİDERMEK)
B-FARKLI YÖNLERİ
1-Yöntemleri farklıdır(TEMEL FARK-TEMELLENDİRME FARKI)
uslama-d/g
2-Konuları ele alışları farklıdır
bütün-parçalayarak
3-Özel amaçları farklıdır
sistem yaratmak-doğruları bulmak(yasalar bulmak)
4-Sonuçları farklıdır(ilerleme)
Sonuç yoktur-kesin sonuçları vardır
‘Felsefe bütün bilimlerin anasıdır’ önermesi doğru mudur?
Varlık fel-varlık bil/fizik fel-fizik/bilim fel –bilim nasıl olur?
Varlık fel-varlık bil/fizik fel-fizik/bilim fel –bilim nasıl olur?
FELSEFE – DİN
A-ORTAK ÖZELLİKLERİ
1-İnsan yaş***** ilişkin sorular
2-Genel amaçları aynı
3-ilerleme yok
A-ORTAK ÖZELLİKLERİ
1-İnsan yaş***** ilişkin sorular
2-Genel amaçları aynı
3-ilerleme yok
B-FARKLILIKLARI
1-Yöntemleri farklıdır
vahiy-uslama
2-Eleştirir
3-Doğru
4-Sonuç
Felsefe bilim din aynı amaca farklı yollardan ulaşan bilgi türleridir
Evreni anlama merakı
1-Yöntemleri farklıdır
vahiy-uslama
2-Eleştirir
3-Doğru
4-Sonuç
Felsefe bilim din aynı amaca farklı yollardan ulaşan bilgi türleridir
Evreni anlama merakı
Uslama vahiy d-g
FELSEFE DİN BİLİM
Din felsefesi nasıl olur?Niçin?
FELSEFE-SANAT
A-ORTAK YÖNLERİ
1-Yaratıcılık
2-Anlık coşkular içerir
3-Ortaya konuşu özneldir
4-eleştiri
B-FARKLILIKLARI
1-Yöntemleri
öznel estetik kaygı-uslama-
2-Sonuçları
sonuç yok-sistem
güzeli arayış
A-ORTAK YÖNLERİ
1-Yaratıcılık
2-Anlık coşkular içerir
3-Ortaya konuşu özneldir
4-eleştiri
B-FARKLILIKLARI
1-Yöntemleri
öznel estetik kaygı-uslama-
2-Sonuçları
sonuç yok-sistem
güzeli arayış
Felsefi bilginin özellikleri anlatımla verildikten sonra belirtilen özellikler tartışılacak ve sorular yöneltilecek
Felsefe-din-bilimin aynı amaca farklı yollardan ulaşmaya çalışan bilgi türleri olduğu vurgulanacak Birlikte hareket etmelerinin önemi örneklerle gösterilip,birbirlerini engellemelerinin sonuçları gösterilecek Basit düzeyde laiklik ilkesine ulaşılacak
Felsefe-din-bilimin aynı amaca farklı yollardan ulaşmaya çalışan bilgi türleri olduğu vurgulanacak Birlikte hareket etmelerinin önemi örneklerle gösterilip,birbirlerini engellemelerinin sonuçları gösterilecek Basit düzeyde laiklik ilkesine ulaşılacak
FELSEFE VE METAFİZİK
A-METAFİZİK(Fizikötesi)Felsefeni n ilk neden asıl varlık vb sorularını sorar
A-METAFİZİK(Fizikötesi)Felsefeni n ilk neden asıl varlık vb sorularını sorar
B-METAFİZİĞİN TEMEL PROBLEMLERİ
1-Ontolojik Problemler(Varlıkla ilgili problemler)
-İdealizm
-Materyalizm
2-Kozmolojik Problemler(Evrenin yaradılışı ile ilgili problemler)
-Mekanist Görüş:Tüm evren nedensellik ilkesi ile mekanik olarak oluşur
-Teleolojik Görüş:Tüm evren bir amaca yönelik olarak meydana gelmiştir
-Teolojik Görüş:Evren ve olaylar Tanrı’ya dayanır
3-Ruhun Varlığı İle İlgili Problemler
-Ruh nedir?-Ruh var mıdır?-Ruh Beden ilişkisi vb sorularla ilgilenir
1-Ontolojik Problemler(Varlıkla ilgili problemler)
-İdealizm
-Materyalizm
2-Kozmolojik Problemler(Evrenin yaradılışı ile ilgili problemler)
-Mekanist Görüş:Tüm evren nedensellik ilkesi ile mekanik olarak oluşur
-Teleolojik Görüş:Tüm evren bir amaca yönelik olarak meydana gelmiştir
-Teolojik Görüş:Evren ve olaylar Tanrı’ya dayanır
3-Ruhun Varlığı İle İlgili Problemler
-Ruh nedir?-Ruh var mıdır?-Ruh Beden ilişkisi vb sorularla ilgilenir
FELSEFE NİÇİN GEREKLİ?
BİLGİ FELSEFESİ(EPİSTEMOLOJİ)
BİLGİ FELSEFESİ İKİ ANA KONUYLA UĞRAŞIR
1-Bilme
2-Bilgi
BİLGİ FELSEFESİNİN 4 SORUNU VARDIR
1-Bilme Etkinliği
2-Bilginin Ortaya Çıkışı
3-Doğrulama –Yanlışlama
4-Bilginin Doğrulanması-yanlışlanması
BİLGİ FELSEFESİNİN TEMEL KAVRAMLARI
1-Suje-Obje
2-Doğruluk
3-Gerçeklik
4-Temellendirme
BİLGİ FELSEFESİ İKİ ANA KONUYLA UĞRAŞIR
1-Bilme
2-Bilgi
BİLGİ FELSEFESİNİN 4 SORUNU VARDIR
1-Bilme Etkinliği
2-Bilginin Ortaya Çıkışı
3-Doğrulama –Yanlışlama
4-Bilginin Doğrulanması-yanlışlanması
BİLGİ FELSEFESİNİN TEMEL KAVRAMLARI
1-Suje-Obje
2-Doğruluk
3-Gerçeklik
4-Temellendirme
BİLGİ SUJE OBJE İLİŞKİSİNİN ÜRÜNÜDÜRSUJE ,İLİŞKİ,OBJEDEN HER HANGİ BİRİ OLMAZ İSE BİLME GERÇEKLEŞMEZ VE BİLGİ ORTAYA ÇIKMAZ
DOĞRU YANLIŞ BİLGİ YARGILARIDIRBİLGİ YOK İSE DOĞRU YA DA YANLIŞ DENEMEZ
BU DURUMDA DOĞRU VE YA YANLIŞ DEMEK İÇİN YANİ BİR ÖNERMENİN DOĞRULUK DEĞERİNİ SÖYLEYEBİLMEK İÇİN BİLGİ ,BİLGİNİN OLUŞMASI İÇİN BİLME,BİLMENİN ORTAYA ÇIKMASI İÇİN SUJENİN OBJE İLE İLİŞKİ KURMASI ZORUNLULUKTUR
DOĞRU YANLIŞ BİLGİ YARGILARIDIRBİLGİ YOK İSE DOĞRU YA DA YANLIŞ DENEMEZ
BU DURUMDA DOĞRU VE YA YANLIŞ DEMEK İÇİN YANİ BİR ÖNERMENİN DOĞRULUK DEĞERİNİ SÖYLEYEBİLMEK İÇİN BİLGİ ,BİLGİNİN OLUŞMASI İÇİN BİLME,BİLMENİN ORTAYA ÇIKMASI İÇİN SUJENİN OBJE İLE İLİŞKİ KURMASI ZORUNLULUKTUR
SORU-‘Şu an ki Fransa kralı keldir’ önermesinin doğruluğunu epistemolojik açıdan değerlendiriniz
CEVAP-Şu an da Fransa da krallık yoktur Dolayısıyla ilişki kurulabilecek bir obje yoktur bu yüzden bilme gerçekleşmez dolayısıyla doğru ya da yanlış denemez
CEVAP-Şu an da Fransa da krallık yoktur Dolayısıyla ilişki kurulabilecek bir obje yoktur bu yüzden bilme gerçekleşmez dolayısıyla doğru ya da yanlış denemez
-‘Uçan at diye bir şey yoktur’ önermesinin doğrulunu epistemolojik açıdan değerlendiriniz
-Sınıfın kapısı beyazdır önermesinin doğruluğunu epistemolojik açıdan değerlendiriniz
-Sınıfın kapısı beyazdır önermesinin doğruluğunu epistemolojik açıdan değerlendiriniz
BİLGİ FELSEFESİNİN TEMEL SORULARI
A-Bilginin değeri ile ilgili sorular
B-Doğru bilginin ölçütü ile ilgili sorular
-Uygunluk
-Tutarlılık
-Apaçıklık
-Tümel Uzlaşım
-Yarar
C-Bilginin kaynağı ile ilgili sorular
-Doğru bilginin kaynağı nedir?
BİLGİ FELSEFESİNİN TEMEL PROBLEMİ
DOĞRU BİLGİ MÜMKÜN MÜ?
a-Doğru bilgi imkansızdır(Sofistler,Septikle r)
b-Doğru bilgi mümkündürO HALDE KAYNAĞI NEDİR?
-Rasyonalizm(Akılcılık)Doğru bilginin kaynağı akıldır
-Emprizm(Deneycilik)Doğru bilginin kaynağı deneydir
-Kritisizm(Eleştiricilik)Doğru bilginin kaynağı eleştiridir-akıl+deney
-Pozitivizm(Olguculuk)Doğru bilginin kaynağı olgulardır
-Mantıkçı Pozitivizm(Analitik Felsefe)
-Pragmatizm(Faydacılık)Doğru bilginin kaynağı faydadır
-Entüisyonizm(Sezgicilik)Doğru bilginin kaynağı sezgilerdir
-Fenomenoloji ( Görüngü bilim ) Doğru bilginin kaynağı fenomenlerdir
DOĞRU BİLGİNİN İMKANSIZLIĞI
A-SOFİSTLER:
-Doğru bilginin olamayacağını savunurlar
-İnsan felsefesi yaparlar
-Tabulara karşı çıkarlar
-Bilgi duyu organları ile alınır
-Dolayısıyla kişiden kişiye değişir(RELETİVİZM-GÖRECELİLİK)
Protagoras:İnsan her şeyin ölçüsüdür
Gorgias:Hiç bir şey yoktur
Olsa bile bilinemezdi
Bilinseydi bile başkalarına aktarılamazdı
Sofistlere göre bilgi duyu organları ile alınırDuyu organları ile alınan bilginin herkes için aynı olması mutlak olamaz çünkü aynı sınıfta bir öğrenci üşürken diğeri sınıfa sıcak diyebilir bu yüzden duyularla alınan bilgi kişiden kişiye değişir(relativizm)Bu
Durumda herkes için geçerli doğru bilgi olması imkansızdır Doru bilgi olmadığına göre önemli olan Yararlı bilgiyi vermektir
Beş duyu organı ile alınan bilgi ancak tek duyu organı ile aktarılabiliyor Kanaryayı nasıl anlatırız?
Sofistler niçin yararlı bilgiyi vermeye çalışır?
Sözcükler herkes için aynı şeyimi ifade eder?
Sofistlerde dağınık olan şüphecilik Septisizmle bir sisteme kavuşur
A-Bilginin değeri ile ilgili sorular
B-Doğru bilginin ölçütü ile ilgili sorular
-Uygunluk
-Tutarlılık
-Apaçıklık
-Tümel Uzlaşım
-Yarar
C-Bilginin kaynağı ile ilgili sorular
-Doğru bilginin kaynağı nedir?
BİLGİ FELSEFESİNİN TEMEL PROBLEMİ
DOĞRU BİLGİ MÜMKÜN MÜ?
a-Doğru bilgi imkansızdır(Sofistler,Septikle r)
b-Doğru bilgi mümkündürO HALDE KAYNAĞI NEDİR?
-Rasyonalizm(Akılcılık)Doğru bilginin kaynağı akıldır
-Emprizm(Deneycilik)Doğru bilginin kaynağı deneydir
-Kritisizm(Eleştiricilik)Doğru bilginin kaynağı eleştiridir-akıl+deney
-Pozitivizm(Olguculuk)Doğru bilginin kaynağı olgulardır
-Mantıkçı Pozitivizm(Analitik Felsefe)
-Pragmatizm(Faydacılık)Doğru bilginin kaynağı faydadır
-Entüisyonizm(Sezgicilik)Doğru bilginin kaynağı sezgilerdir
-Fenomenoloji ( Görüngü bilim ) Doğru bilginin kaynağı fenomenlerdir
DOĞRU BİLGİNİN İMKANSIZLIĞI
A-SOFİSTLER:
-Doğru bilginin olamayacağını savunurlar
-İnsan felsefesi yaparlar
-Tabulara karşı çıkarlar
-Bilgi duyu organları ile alınır
-Dolayısıyla kişiden kişiye değişir(RELETİVİZM-GÖRECELİLİK)
Protagoras:İnsan her şeyin ölçüsüdür
Gorgias:Hiç bir şey yoktur
Olsa bile bilinemezdi
Bilinseydi bile başkalarına aktarılamazdı
Sofistlere göre bilgi duyu organları ile alınırDuyu organları ile alınan bilginin herkes için aynı olması mutlak olamaz çünkü aynı sınıfta bir öğrenci üşürken diğeri sınıfa sıcak diyebilir bu yüzden duyularla alınan bilgi kişiden kişiye değişir(relativizm)Bu
Durumda herkes için geçerli doğru bilgi olması imkansızdır Doru bilgi olmadığına göre önemli olan Yararlı bilgiyi vermektir
Beş duyu organı ile alınan bilgi ancak tek duyu organı ile aktarılabiliyor Kanaryayı nasıl anlatırız?
Sofistler niçin yararlı bilgiyi vermeye çalışır?
Sözcükler herkes için aynı şeyimi ifade eder?
Sofistlerde dağınık olan şüphecilik Septisizmle bir sisteme kavuşur
B-SEPTİSİZM(ŞÜPHECİLİK):
Şüpheyi sistem olarak ortaya koyan ilk filozof Pyrrhondur Amaç şüphe etmektir Felsefi gerçeklerden ve ilkelerden şüphe vardır İnkar yoktur,çünkü inkar yargı vermek olur
Eski Şüphecilik
Savunucuları yrrhon,Timon
her yargının bir çelişiği vardır dolayısı ile yargı verilemez şüphe edilir
Akademi Şüpheciliği
Savunucuları:Arkesilaos,Karnea des
Gerçek değil gerçeğe benzer şeyler vardır
Platon’un Akademiasının öğretmenleridir
17-18yy Şüpheciliği
Descartes,Hume
Şüphe bir yöntemdirAmaç değil araçtır
Şüpheyi sistem olarak ortaya koyan ilk filozof Pyrrhondur Amaç şüphe etmektir Felsefi gerçeklerden ve ilkelerden şüphe vardır İnkar yoktur,çünkü inkar yargı vermek olur
Eski Şüphecilik
Savunucuları yrrhon,Timon
her yargının bir çelişiği vardır dolayısı ile yargı verilemez şüphe edilir
Akademi Şüpheciliği
Savunucuları:Arkesilaos,Karnea des
Gerçek değil gerçeğe benzer şeyler vardır
Platon’un Akademiasının öğretmenleridir
17-18yy Şüpheciliği
Descartes,Hume
Şüphe bir yöntemdirAmaç değil araçtır
Septisizm ile sofist şüpheciliği farkı nedir?
DOĞRU BİLGİ MÜMKÜNDÜR(DOGMATİZM) Dogma: Din yada otoritelerce ileri sürülen bilgilerin kanıt aranmaksızın doğru bilgi sayılması
A-RASYONALİZM(AKILCILIK)
Doğru bilgi mümkündür ve kaynağı akıldırDoğru bilgi akla dayanır
1-SOKRATES:
-İnsan felsefesi yapar
-Tabulara karşı çıkar
-Bilgi doğuştan gelir
-Herkes için doğru tektir ve değişmez
-Yöntemleri ironi ve maiotiktir
-Amacı toplumların ötesinde ahlak yaratmaktır
A-RASYONALİZM(AKILCILIK)
Doğru bilgi mümkündür ve kaynağı akıldırDoğru bilgi akla dayanır
1-SOKRATES:
-İnsan felsefesi yapar
-Tabulara karşı çıkar
-Bilgi doğuştan gelir
-Herkes için doğru tektir ve değişmez
-Yöntemleri ironi ve maiotiktir
-Amacı toplumların ötesinde ahlak yaratmaktır
–İnsan felsefesi yapar
–tabulara karşı çıkar
2-PLATON:
Sokrates’in ölümü
Geometri bilmeyen giremez–akademia
Görünümler İdealar
Değişir değişmez
Yansıma asıl
Kesin değil
Sofistleri onaylar
-Varlığın özü idealar dünyasındadır
-doğru bilgi varlığın özünün bilgisidir
-Doğru bilgi idealar dünyasındadır
-İdealar tümel kavramlardır
–tabulara karşı çıkar
2-PLATON:
Sokrates’in ölümü
Geometri bilmeyen giremez–akademia
Görünümler İdealar
Değişir değişmez
Yansıma asıl
Kesin değil
Sofistleri onaylar
-Varlığın özü idealar dünyasındadır
-doğru bilgi varlığın özünün bilgisidir
-Doğru bilgi idealar dünyasındadır
-İdealar tümel kavramlardır
Binlerce çeşit ağaç var ama o güne kadar hiç görmediğimiz bir ağaç türününde ağaç olduğunu biliriz
-bilgi doğuştan
-öğrenme yok hatırlama var
-Platon’a göre insan özgür müdür? Niçin?
-bilgi doğuştan
-öğrenme yok hatırlama var
-Platon’a göre insan özgür müdür? Niçin?
3-ARİSTOTELES
Varlığın özü tek tek varlıkların içindedir
-Doğru bilgi tek tek varlıkların içindedir
YÖNTEM=TÜMDENGELİM-KIYAS
Varlığın özü tek tek varlıkların içindedir
-Doğru bilgi tek tek varlıkların içindedir
YÖNTEM=TÜMDENGELİM-KIYAS
Akıl:
Edilgin akıluyularla alır
Etkin akıl: Asıl kaynak –bunu işler
Edilgin akıluyularla alır
Etkin akıl: Asıl kaynak –bunu işler
Edilgin akıl Etkin akıl
Duyularla alır
Edilgin akıl verilerini işler tümel önermeler oluşturur
Duyularla alır
Edilgin akıl verilerini işler tümel önermeler oluşturur
Tümdengelim yapar tek tek doğrulara ulaşır
Doğru bilgi tek teklerin bilgisidir——-(Öz)
Akıl duyularla gelen verileri oluşturma ve tümel kavramlara ulaşma yeteneğine sahiptir
Akıl duyularla gelen verileri oluşturma ve tümel kavramlara ulaşma yeteneğine sahiptir
4-FARABİ
-İslam felsefesinin kurucusudur
-Aristo mantığı ile İslam dinini birleştirmeye çalışmıştır
-Aristo ve platon sistemlerini birleştirmeye çalışmıştır
-İslam felsefesinin kurucusudur
-Aristo mantığı ile İslam dinini birleştirmeye çalışmıştır
-Aristo ve platon sistemlerini birleştirmeye çalışmıştır
2 tür bilgi vardır
1-Duyusal bilgi
-Duyu organları ile alınır
-Tekil olanın bilgisidir
-Tekil olduğu için bilimsel değildir(tümel olmalı)
2-Akli bilgi-Tekil bilgileri biçimlendirir
-genel yargılara ulaşır
-Böylece tümdengelim yapmak için genel geçer bilgiye ulaşır
-tümdengelimle tek tek doğrulara ulaşır
-doğruyu bilen iyiyi bilir(İyiyi kötüden ayırır)
-iyiyi yapan varlığın özüne ulaşır(Tanrı)
-EN YÜCE ERDEM BİLGİDİR
1-Duyusal bilgi
-Duyu organları ile alınır
-Tekil olanın bilgisidir
-Tekil olduğu için bilimsel değildir(tümel olmalı)
2-Akli bilgi-Tekil bilgileri biçimlendirir
-genel yargılara ulaşır
-Böylece tümdengelim yapmak için genel geçer bilgiye ulaşır
-tümdengelimle tek tek doğrulara ulaşır
-doğruyu bilen iyiyi bilir(İyiyi kötüden ayırır)
-iyiyi yapan varlığın özüne ulaşır(Tanrı)
-EN YÜCE ERDEM BİLGİDİR
1-Aristo ve Platon’un bilgi anlayışlarını karşılaştırınız
2-Aristo ve Farabi’nin bilgi anlayışlarını karşılaştırınız
3-Sokrates ve Sofistlerin bilgi anlayışlarını karşılaştırınız
4-Farabi’nin bilgi anlayışını temel alarak ‘en yüce erdem bilgidir’ sözünü açıklayınız
5-DESCARTES:
Descartes şüpheciliği(ŞÜPHE DOĞRU BİLGİYE ULAŞMANIN ARACIDIR)
Doğuştan düş gücü ve duyular(tümdengelim ve sezgi)
Tanrı
Mat
‘DÜŞÜNÜYORUM O HALDE VARIM’
Doğru bilgiye ulaşmanın 4 basamaklı bir yolu vardır
Açık+Seçik=Apaçık
Dogmatik Rasyonalizm
2-Aristo ve Farabi’nin bilgi anlayışlarını karşılaştırınız
3-Sokrates ve Sofistlerin bilgi anlayışlarını karşılaştırınız
4-Farabi’nin bilgi anlayışını temel alarak ‘en yüce erdem bilgidir’ sözünü açıklayınız
5-DESCARTES:
Descartes şüpheciliği(ŞÜPHE DOĞRU BİLGİYE ULAŞMANIN ARACIDIR)
Doğuştan düş gücü ve duyular(tümdengelim ve sezgi)
Tanrı
Mat
‘DÜŞÜNÜYORUM O HALDE VARIM’
Doğru bilgiye ulaşmanın 4 basamaklı bir yolu vardır
Açık+Seçik=Apaçık
Dogmatik Rasyonalizm
1-Descartes şüpheciliğinin septisizmden farkı nedir?
2-Descartes şüpheciliğinin bilimsel yönteme etkisini açıklayınız
2-Descartes şüpheciliğinin bilimsel yönteme etkisini açıklayınız
6-HEGEL
Tez varlık
Antitez yokluk
Sentez oluş
Tez varlık
Antitez yokluk
Sentez oluş
Düşünce gelişir
Madde gelişir
İlk tez varlık
Madde gelişir
İlk tez varlık
AKIL YOLU İLE-SALT DÜŞÜNME İLE –DOĞRUYA ULAŞILIR
B)EMPRİZM(DENEYCİLİK)
-Doğru bilginin kaynağı deneydir
-Duyulara genel olarak güven duyulur
-Doğuştan gelen bilgi reddedilir
-Tümevarım yöntemine daha sıcak bakılır
-Doğru bilginin kaynağı deneydir
-Duyulara genel olarak güven duyulur
-Doğuştan gelen bilgi reddedilir
-Tümevarım yöntemine daha sıcak bakılır
JLOCKE
-Tabu larasa (boş levha):Zihin doğuştan boş bir levhadır
-Tabu larasa (boş levha):Zihin doğuştan boş bir levhadır
Tasarım
a-Yalın:
-Zihin pasiftir
-Bilgi için malzeme sağlar
-Duyumlar
b-Bileşik tasarım
-Zihin aktif
-Yalınları birleştirir
-Genel kavramlar oluşturur(Tümevarımla)
a-Yalın:
-Zihin pasiftir
-Bilgi için malzeme sağlar
-Duyumlar
b-Bileşik tasarım
-Zihin aktif
-Yalınları birleştirir
-Genel kavramlar oluşturur(Tümevarımla)
İç deney(Bileşik tasarımlar)-dış deney(Yalın tasarımlar)
EZBERLEMEK NE TÜR BİR TASARIMDIR?
DHUME
İZLENİMLERUYUMLAR-CANLI/GÜÇLÜ
FİKİRLEROLUK KOPYALAR
İZLENİMLERUYUMLAR-CANLI/GÜÇLÜ
FİKİRLEROLUK KOPYALAR
Nedensellik=zihinsel alışkanlık
A B 2 ayrı izlenimdir
Kuşkuculuğa varır
Nedensellik yerine olasılık
Descartes gibi şüphe doğru bilgiye ulaşmanın aracıdır
Kuşkuculuğa varır
Nedensellik yerine olasılık
Descartes gibi şüphe doğru bilgiye ulaşmanın aracıdır
Hava kapanırsa yağmur yağar-Hume’a göre açıklayınız
SENSUALİZM(DUYUMCULUK)Bütün bilgilerin kaynağı duyumlardır Kurucusu Condillactır
KRİTİSİZM:
KANT:
Hume dogmatik uykusundan uyandırdı
Nedensellik insan aklının doğuştan kavramıdırKesin ve zorunludur
‘Bilgi deneyle başlar ama deneyden çıkmaz’
KANT:
Hume dogmatik uykusundan uyandırdı
Nedensellik insan aklının doğuştan kavramıdırKesin ve zorunludur
‘Bilgi deneyle başlar ama deneyden çıkmaz’
Apasteriori(deneysel)Hammadde-emprizm
Apriori(Önsel)Zihin formları-biçimlendiren-rasyonalizm
Apriori(Önsel)Zihin formları-biçimlendiren-rasyonalizm
Apriori; Formlar aynı-doğuştan bilgi 12 kategori var Tümel kesin zorunlu bilgi içerir
Apasteriori; Duyulara dayanır-görünüşleri verir Mutlak değildir Özneler dışında gerçekler vardır
Apasteriori; Duyulara dayanır-görünüşleri verir Mutlak değildir Özneler dışında gerçekler vardır
Saf Akıl;(Öz=numen Bilemez)Fenomeni bilir
Deney akıl bilgi
Saf akıl deneyle bilgileri alır—akılla işler —doğru bilgiye ulaşır—ulaşılan bilgi fenomenin bilgisidir
Numenin bilgisini pratik akıl bilir
Akıl eylemleri düzenleyen yetidir
Deney akıl bilgi
Saf akıl deneyle bilgileri alır—akılla işler —doğru bilgiye ulaşır—ulaşılan bilgi fenomenin bilgisidir
Numenin bilgisini pratik akıl bilir
Akıl eylemleri düzenleyen yetidir
D)POZİTİVİZM(olguculuk)
Kurucusu AComte’tur
Olgu olayların genel adıdır
Doğru bilgiye olaylar incelenerek ulaşılır
Olaylar d-g ile incelenir
Kurucusu AComte’tur
Olgu olayların genel adıdır
Doğru bilgiye olaylar incelenerek ulaşılır
Olaylar d-g ile incelenir
ACOMTE
-Bilimin amacı önceden görebilmedir
-Önceden görme=Bilim=Eylemde bulunma
-Sadece fenomenler bilinebilir
-Doğru bilginin yöntemi deney gözlemdir
-Toplumların değişmesi için kafaların değişmesi gerekir(sosyoloji)
-Bilimin amacı önceden görebilmedir
-Önceden görme=Bilim=Eylemde bulunma
-Sadece fenomenler bilinebilir
-Doğru bilginin yöntemi deney gözlemdir
-Toplumların değişmesi için kafaların değişmesi gerekir(sosyoloji)
3 EVRE
Teolojik evre: Olaylar tanrısal güçlerle açıklanır
Metafizik evre: Olaylar gizli güçlerle açıklanır
Pozitif Evre: Olaylar bilimle açıklanır
Teolojik evre: Olaylar tanrısal güçlerle açıklanır
Metafizik evre: Olaylar gizli güçlerle açıklanır
Pozitif Evre: Olaylar bilimle açıklanır
Pozitif felsefe matematikle oluşmaya başlar
FELSEFENİN YÖNTEMİ D-G OLMADIĞI İÇİN DOĞRU BİLGİYİ VEREMEZBU YÜZDEN FELSEFE BİLİMİN SONUÇLARINI SİSTEMLEŞTİRMELİ,OLGULARA YÖNELMELİDİRYÖNTEMİ DENEY OLMALIDIR
FELSEFENİN YÖNTEMİ D-G OLMADIĞI İÇİN DOĞRU BİLGİYİ VEREMEZBU YÜZDEN FELSEFE BİLİMİN SONUÇLARINI SİSTEMLEŞTİRMELİ,OLGULARA YÖNELMELİDİRYÖNTEMİ DENEY OLMALIDIR
Pozitivizme göre- ‘evrenin amacı tekrar tanrıya yönelmektir’ Aristo- sözünü değerlendiriniz
Pozitivizm metafizik hakkında ne düşünür
Pozitivizm metafizik hakkında ne düşünür
E)ANALİTİK FELSEFE:
(Mantıkçı Pozitivizm-Neo Pozitivizm)
Wittgenstein, Schlick, carnap, Re ichenbach
-Bilime dayanan bilgi doğru bilgidir
-Bilim tarih içinde gelişir
-Bilim eserlerle ifade edilir
-Eserler dil ile ifade edilir
-Eserleri incelemek için dili incelemek gerekir
-Doğru olup olmadığını anlamak için analiz gerekir
-Dil analizi: Önermelerin kuruluşu ve yapısını incelemektir
Felsefede 2 sorun vardır
a-Bulanık mantıksal çıkarımlar—Açık seçik olmalı
b-Sözcüklerin bir çok anlama gelmesi—Tek anlamlı sözcükler
Felsefenin görevi dil analizi yapmaktır
Bu durumda felsefe=mantık olur
İfade aracı sembolik mantıktır
Doğrulama-d/g
Anlamlılık deney ve gözlemle sınanabilme
Niçin eserler incelenir?
Niçin dil incelenir?
Dilde karşılaşılan sorunlar nelerdir?
Felsefenin görevi nedir?
Niçin felsefe doğru bilgiyi veremez?
Niçin dil analizi gereklidir?
Bilimler felsefenin anasıdır önermesi mp ye göre doğrumudur? Niçin?
Şu anda dışarıda kar yağıyor önermesi mp ye göre anlamlımıdır?Niçin?
Dilimizin sınırları dünyanın sınırlarıdır sözünden ne anlıyorsunuz
F)PRAGMATİZM:FAYDACILIK-YARARCILIK
WJAMES
-İnsanın temel amacı kendi varlığını korumak ve geliştirmektir
-Bu da ancak eylemle olur
-O halde düşünce eyleme bağlıdır
-O halde yarar sağlayan bilgi doğru bilgidir
Bunlar:Bilim,toplumsal gelişmeyi sağlayan doğrular(mesela din)
Bu anlamda pragmatizm bir yaşam ve eylem felsefesidir
(Mantıkçı Pozitivizm-Neo Pozitivizm)
Wittgenstein, Schlick, carnap, Re ichenbach
-Bilime dayanan bilgi doğru bilgidir
-Bilim tarih içinde gelişir
-Bilim eserlerle ifade edilir
-Eserler dil ile ifade edilir
-Eserleri incelemek için dili incelemek gerekir
-Doğru olup olmadığını anlamak için analiz gerekir
-Dil analizi: Önermelerin kuruluşu ve yapısını incelemektir
Felsefede 2 sorun vardır
a-Bulanık mantıksal çıkarımlar—Açık seçik olmalı
b-Sözcüklerin bir çok anlama gelmesi—Tek anlamlı sözcükler
Felsefenin görevi dil analizi yapmaktır
Bu durumda felsefe=mantık olur
İfade aracı sembolik mantıktır
Doğrulama-d/g
Anlamlılık deney ve gözlemle sınanabilme
Niçin eserler incelenir?
Niçin dil incelenir?
Dilde karşılaşılan sorunlar nelerdir?
Felsefenin görevi nedir?
Niçin felsefe doğru bilgiyi veremez?
Niçin dil analizi gereklidir?
Bilimler felsefenin anasıdır önermesi mp ye göre doğrumudur? Niçin?
Şu anda dışarıda kar yağıyor önermesi mp ye göre anlamlımıdır?Niçin?
Dilimizin sınırları dünyanın sınırlarıdır sözünden ne anlıyorsunuz
F)PRAGMATİZM:FAYDACILIK-YARARCILIK
WJAMES
-İnsanın temel amacı kendi varlığını korumak ve geliştirmektir
-Bu da ancak eylemle olur
-O halde düşünce eyleme bağlıdır
-O halde yarar sağlayan bilgi doğru bilgidir
Bunlar:Bilim,toplumsal gelişmeyi sağlayan doğrular(mesela din)
Bu anlamda pragmatizm bir yaşam ve eylem felsefesidir
JDEWEY
-Felsefe:değişen dünya ve düşünceye farklı açıdan yaklaşmadır
-Düşünce bir alettir(Aletçilik –Enstrumantalizm)
-Çevreye uyum—doğadan yararlanma—mutlu olmayı sağlayan alet
-Biyolojik,psikolojik açıdan düşünülür—eylem yapılır—Başarılı ise yarar sağlar—doğrudur
-Felsefe:değişen dünya ve düşünceye farklı açıdan yaklaşmadır
-Düşünce bir alettir(Aletçilik –Enstrumantalizm)
-Çevreye uyum—doğadan yararlanma—mutlu olmayı sağlayan alet
-Biyolojik,psikolojik açıdan düşünülür—eylem yapılır—Başarılı ise yarar sağlar—doğrudur
–Kişiye yararlı ve mutluluk veren düşünceler doğru bilgilerdir
ÖSS tercihlerinde pragmatik kaygılar sizi-ailenizi etkiliyor mu?
Pragmatizme göre niçin faydalı bilgi doğru bilgidir?
Pragmatizme göre niçin faydalı bilgi doğru bilgidir?
ENTÜİSYONİZM(SEZGİCİLİK)
Doğru bilginin kaynağı sezgidir Bilgi insana bağlı değildir Mutlak bilgi kendi başına vardır ve ona sezgi ile ulaşılabilir
GAZALİ
-Şüphe ile başlar
-Ona göre duyu verileri güvensizdir
-Akıl yetersizdir Çok fazla felsefi sistem olması bunun kanıtıdır
-Doğru bilgiye inanç yolu ile ulaşılır
-Kesin bilgi ancak sezgi ile elde edilir
-Felsefe dine hizmet etmelidir
-Aklın yerini inanç,Felsefenin yerinin din alır(Farabi’ye karşı çıkış)
-Sezgiciliğin öncüsüdür
HBERGSON
İnsanda iki yeti vardır
a-Zeka
-Evrene hükmetmek için var tanımak için değil
-Madde alanında geçerli
-Bilim zekanın ürünüdür
b-İçgüdü
-Özünü verir
Doğru bilginin kaynağı sezgidir Bilgi insana bağlı değildir Mutlak bilgi kendi başına vardır ve ona sezgi ile ulaşılabilir
GAZALİ
-Şüphe ile başlar
-Ona göre duyu verileri güvensizdir
-Akıl yetersizdir Çok fazla felsefi sistem olması bunun kanıtıdır
-Doğru bilgiye inanç yolu ile ulaşılır
-Kesin bilgi ancak sezgi ile elde edilir
-Felsefe dine hizmet etmelidir
-Aklın yerini inanç,Felsefenin yerinin din alır(Farabi’ye karşı çıkış)
-Sezgiciliğin öncüsüdür
HBERGSON
İnsanda iki yeti vardır
a-Zeka
-Evrene hükmetmek için var tanımak için değil
-Madde alanında geçerli
-Bilim zekanın ürünüdür
b-İçgüdü
-Özünü verir
-Evren sürekli oluşum halindedir
-Olanı zeka ile özünü içgüdü ile anlarız
-Ama oluşu ne zeka ne de içgüdü bilemez
-Oluşu zeka +içgüdü=sezgi ile biliriz
-Sezgi metafiziğide bilmemizi sağlar
-Sezgi ile ulaşılan bilgi Kesin biçimde dile getirilemez çünkü dil yetersizdir
-Doktorun muayene etmeden hastalığı anlaması gibi
-Olanı zeka ile özünü içgüdü ile anlarız
-Ama oluşu ne zeka ne de içgüdü bilemez
-Oluşu zeka +içgüdü=sezgi ile biliriz
-Sezgi metafiziğide bilmemizi sağlar
-Sezgi ile ulaşılan bilgi Kesin biçimde dile getirilemez çünkü dil yetersizdir
-Doktorun muayene etmeden hastalığı anlaması gibi
6- Fenomenoloji (Görüngü bilim): Fenomonolojinin kurucusu olan E Husserl’e göre duyusal, deneysel olarak verilmiş olan her tek nesnenin bir özü bulunduğunu, bu özün ise yalnızca bilinçle, bir çeşit görüyle kavranabileceğini ileri sürer Fenomonolojinin temel ilkesi bu özlere gitmek, bu özlerin bilgisini elde edebilmektir
BİLİM FELSEFESİ
Bilim felsefesi bilimin felsefenin yöntemiyle incelenmesidir Bilimin mantıksal yapısını,niteliğini ve işleyişini inceler
Bilimin yöntemi deney ve gözlemdir Bu sebepten konularını inceleyebilmek için parçalamak zorundadır Bundan dolayı bilim bilimi inceleyemez
Bilimsel Felsefe
Amacı felsefeyi metafizikten arındırmaktır
Felsefeyi bilimin alt dalı yapmaya çalışır
Bilimsel felsefe yapan akımlar POZİTİVİZM VE MANTIKÇI POZİTİVİZMDİR
Bilim felsefesi bilimin felsefenin yöntemiyle incelenmesidir Bilimin mantıksal yapısını,niteliğini ve işleyişini inceler
Bilimin yöntemi deney ve gözlemdir Bu sebepten konularını inceleyebilmek için parçalamak zorundadır Bundan dolayı bilim bilimi inceleyemez
Bilimsel Felsefe
Amacı felsefeyi metafizikten arındırmaktır
Felsefeyi bilimin alt dalı yapmaya çalışır
Bilimsel felsefe yapan akımlar POZİTİVİZM VE MANTIKÇI POZİTİVİZMDİR
Bilim felsefesi nedir?
Bilim felsefesi bilimsel felsefe farkı nedir?
Bilimsel felsefe yapan akımlar hangileridir?
Bilim felsefesi bilimsel felsefe farkı nedir?
Bilimsel felsefe yapan akımlar hangileridir?
BİLİME YAKLAŞIMLAR:
1)ÜRÜN OLARAK BİLİM:
Mantıkçı pozitivizmin bilim anlayışıdır
A)Savunucuları :Carnap,Schlik,R eichenbach,(Viyana Ekolü)
B)Bu görüşe göre;
1-Bilim bilim adamlarının ürünüdür-ürün ne demektir
2-Bilim bilim adamlarının eserleri ile ortaya konur
3-Bilimi öğrenmek için eserler(ürünler) tarihsel gelişim içinde incelenmelidir
4-İncelemenin tek yolu dilsel yapılarını incelemektir
5-Çünkü eserler dil ile ortaya konur
6-Her toplumun farklı dili vardır
7-Dilde karmaşıklık ve eşseslilik gibi problemler çıkabilir
8-Ortak bir dil olmalıdır
9-Ortak dil (ifade aracı)SEMBOLİK MANTIKTIR
10-Bilim adamının kişiliği,toplumu,inancı vb önemli değildir
11-Bilim birikimlerle ilerler
12-Doğrulama (Dolaylı-Doğrudan),Anlamlılık en önemli kavramlarıdır
Mantıkçı pozitivizmin bilim anlayışıdır
A)Savunucuları :Carnap,Schlik,R eichenbach,(Viyana Ekolü)
B)Bu görüşe göre;
1-Bilim bilim adamlarının ürünüdür-ürün ne demektir
2-Bilim bilim adamlarının eserleri ile ortaya konur
3-Bilimi öğrenmek için eserler(ürünler) tarihsel gelişim içinde incelenmelidir
4-İncelemenin tek yolu dilsel yapılarını incelemektir
5-Çünkü eserler dil ile ortaya konur
6-Her toplumun farklı dili vardır
7-Dilde karmaşıklık ve eşseslilik gibi problemler çıkabilir
8-Ortak bir dil olmalıdır
9-Ortak dil (ifade aracı)SEMBOLİK MANTIKTIR
10-Bilim adamının kişiliği,toplumu,inancı vb önemli değildir
11-Bilim birikimlerle ilerler
12-Doğrulama (Dolaylı-Doğrudan),Anlamlılık en önemli kavramlarıdır
Bilim adamının kişiliği toplumu vb niçin önemli değildir
Niçin bilim adamlarının eserleri incelenir
Niçin ortak dil olmalıdır
İfade aracı ne olmalıdır
Doğrulama nasıl yapılır
İstanbul 1453 yılında fethedildi anlamlımıdır
Sınıfa kar yağıyor önermesi anlamlımıdır
Bilim niçin birikimlerle ilerler
Niçin bilim adamlarının eserleri incelenir
Niçin ortak dil olmalıdır
İfade aracı ne olmalıdır
Doğrulama nasıl yapılır
İstanbul 1453 yılında fethedildi anlamlımıdır
Sınıfa kar yağıyor önermesi anlamlımıdır
Bilim niçin birikimlerle ilerler
2)ETKİNLİK OLARAK BİLİM:
A)SAVUNUCULARI: TKuhn,Toulmin
B)Bu görüşe göre;
1-Bilim ;bilim adamlarının etkinliğidir etkinlik ne demektir-üründen farkı nedir
2-Bilim adamının kişilik,toplum inançları önemlidir
3-Bilim devrimlerle ilerler
4-Güçlü kuram yaşar güçsüz olan yok olur
5-En önemli kavramı PARADİGMADIR
A)SAVUNUCULARI: TKuhn,Toulmin
B)Bu görüşe göre;
1-Bilim ;bilim adamlarının etkinliğidir etkinlik ne demektir-üründen farkı nedir
2-Bilim adamının kişilik,toplum inançları önemlidir
3-Bilim devrimlerle ilerler
4-Güçlü kuram yaşar güçsüz olan yok olur
5-En önemli kavramı PARADİGMADIR
BİLİM ÖNCESİ DÖNEM:
OLAĞAN BİLİM DÖNEMİ:Bilim adamlarının paradigma ile dünyayı uyuşturmaya çalıştığı dönemdir Geçerli bir paradigma vardır
Var olan paradigmanın sarsılması ile kargaşa,bunalım,kaos ortaya çıkar Varolan paradigma geçerliliğini kaybetmeye başlarBu dönemde henüz yeni paradigma yoktur
Yeni paradigmanın ortaya çıkması ile kargaşa dönemi sona erer Yeni paradigma Devrimle eski paradigmayı ortadan kaldırır Böylece tekrar olağan bilim dönemi başlar
Bir paradigmadan diğerine geçişe paradigmal geçiş denir
PARADİGMAL GEÇİŞ PARDİGMANIN SARSILMASI İLE BAŞLAR DEVRİMLE SONA ERER
OLAĞAN BİLİM DÖNEMİ:Bilim adamlarının paradigma ile dünyayı uyuşturmaya çalıştığı dönemdir Geçerli bir paradigma vardır
Var olan paradigmanın sarsılması ile kargaşa,bunalım,kaos ortaya çıkar Varolan paradigma geçerliliğini kaybetmeye başlarBu dönemde henüz yeni paradigma yoktur
Yeni paradigmanın ortaya çıkması ile kargaşa dönemi sona erer Yeni paradigma Devrimle eski paradigmayı ortadan kaldırır Böylece tekrar olağan bilim dönemi başlar
Bir paradigmadan diğerine geçişe paradigmal geçiş denir
PARADİGMAL GEÇİŞ PARDİGMANIN SARSILMASI İLE BAŞLAR DEVRİMLE SONA ERER
OLAĞAN BİLİM DÖNEMİ Geçerli bir paradigma var
DEVRİM
KARGAŞA-BUNALIM DÖNEMİ Geçerli paradigma sarsılıyor
KARGAŞA-BUNALIM DÖNEMİ Geçerli paradigma sarsılıyor
YENİ PARADİGMA Yeni bir olağan bilim dönemi başlıyor
Bilim adamının kişiliği vb niçin önemlidir
Olağan bilim dönemi nedir
Bilim niçin devrimlerle ilerler
Bunalım nasıl ortaya çıkar
Bunalım nasıl sona erer
Paradigmanın sarsılması ile ne ortaya çıkar
Bilim nasıl ilerler
Olağan bilim dönemi nedir
Bilim niçin devrimlerle ilerler
Bunalım nasıl ortaya çıkar
Bunalım nasıl sona erer
Paradigmanın sarsılması ile ne ortaya çıkar
Bilim nasıl ilerler
KLASİK GÖRÜŞ
1-Bilim yeryüzündeki nesneler hakkında araştırma yapma etkinliğidir
2-Bu nesneler insan bilincinden bağımsız olarak vardır
3-Bütün bilimler birbiri ile bağlantılıdır
4-Bilim birikimsel olarak ilerler
5-Bilimle bilinenler kesinleşir,bilinmeyenler bilinir olur
6-Bütün bilimler tek bilim dalına indirgenebilir
7-Amaç doğrulamadır
8-Yöntem tümevarımdır
9-Bilim adamının kişiliği önemsizdir
BİLİMİ NİTELEYEN ÖZELLİKLER
1-Bilim olgusaldır
2-Bilim mantıksaldır
3-Bilim genelleyicidir
4-Bilim nesneldir
5-Bilim eleştiricidir
BİLİMSEL YÖNTEMİN ÖZELLİKLERİ
1-BETİMLEME(TASVİR):Gözlem,deney olgunun oluşu saptanır
2-AÇIKLAMA deney,hipotez,teori,yasa olgunun oluş nedeni ortaya konur
1-Bilim yeryüzündeki nesneler hakkında araştırma yapma etkinliğidir
2-Bu nesneler insan bilincinden bağımsız olarak vardır
3-Bütün bilimler birbiri ile bağlantılıdır
4-Bilim birikimsel olarak ilerler
5-Bilimle bilinenler kesinleşir,bilinmeyenler bilinir olur
6-Bütün bilimler tek bilim dalına indirgenebilir
7-Amaç doğrulamadır
8-Yöntem tümevarımdır
9-Bilim adamının kişiliği önemsizdir
BİLİMİ NİTELEYEN ÖZELLİKLER
1-Bilim olgusaldır
2-Bilim mantıksaldır
3-Bilim genelleyicidir
4-Bilim nesneldir
5-Bilim eleştiricidir
BİLİMSEL YÖNTEMİN ÖZELLİKLERİ
1-BETİMLEME(TASVİR):Gözlem,deney olgunun oluşu saptanır
2-AÇIKLAMA deney,hipotez,teori,yasa olgunun oluş nedeni ortaya konur
BİLİMSEL AÇIKLAMA-ÖNDEYİ
Bilimsel açıklama olgunun oluş nedenini açıklamaktır Öndeyide ise bu açıklamalara dayanarak geleceği tahmin etme vardır(Meteoroloji)Öndeyinin amacı önceden görmek,doğayı kontrol etmek,yaşamı güvenli kılmaktır Bilimsel açıklamalar ne kadar kesin olursa o kadar geçerli öndeyiler kurulabilir
KLASİK GÖRÜŞE YAPILAN ELEŞTİRİLER
1-Bilime çok değer vermesi
2-Bilim bir gün bütün soruları cevaplayacaktır anlayışı-daima yeni sorular olacaktır
3-Bütün bilimler tek bilime indirgenebilir anlayışı-her bilim dalının kendi konu alanı vardır
4-Bilim birikimsel olarak ilerler anlayışı-Kuhnevrimlerle ilerler
5-Bilim adamının kişilik inanç vb önemli değildir anlayışı-bilim adamı inançlar kişilik vb etkilenir
6-Amaç doğrulama anlayışı-Popper: Yanlışlama
Bilimsel açıklama olgunun oluş nedenini açıklamaktır Öndeyide ise bu açıklamalara dayanarak geleceği tahmin etme vardır(Meteoroloji)Öndeyinin amacı önceden görmek,doğayı kontrol etmek,yaşamı güvenli kılmaktır Bilimsel açıklamalar ne kadar kesin olursa o kadar geçerli öndeyiler kurulabilir
KLASİK GÖRÜŞE YAPILAN ELEŞTİRİLER
1-Bilime çok değer vermesi
2-Bilim bir gün bütün soruları cevaplayacaktır anlayışı-daima yeni sorular olacaktır
3-Bütün bilimler tek bilime indirgenebilir anlayışı-her bilim dalının kendi konu alanı vardır
4-Bilim birikimsel olarak ilerler anlayışı-Kuhnevrimlerle ilerler
5-Bilim adamının kişilik inanç vb önemli değildir anlayışı-bilim adamı inançlar kişilik vb etkilenir
6-Amaç doğrulama anlayışı-Popper: Yanlışlama
BİLİMSEL BİLGİ VE DİĞER BİLGİ TÜRLERİ
Bilgi türleri arasındaki en büyük fark yöntemleridir Bütün farkları doğuranda budur Bilim dalları kendi konu alanlarına ilişkin yasalar bulmaya çalışır
Bunu deney yolu ile akıl yürütme ve mantık ilkelerine uygun olarak yapar,
Dolayısıyla eleştirici,tutarlı,evrensel ve nesneldir Yönteminden dolayı konularını parçalar Bu da bilim dallarını doğurur
Bilgi türleri arasındaki en büyük fark yöntemleridir Bütün farkları doğuranda budur Bilim dalları kendi konu alanlarına ilişkin yasalar bulmaya çalışır
Bunu deney yolu ile akıl yürütme ve mantık ilkelerine uygun olarak yapar,
Dolayısıyla eleştirici,tutarlı,evrensel ve nesneldir Yönteminden dolayı konularını parçalar Bu da bilim dallarını doğurur
DİN FELSEFESİ
Din felsefesi dini konu edinen, dinin insanın var oluşunun kaynağı insanin doğasının ve kaderinin kaynağı ve değerler ile ilgili sorunları ele alarak sorgulayan felsefe disiplinidir
Din felsefesi yapmak, dinin temel iddiaları hakkında rasyonel (akılcı), objektif (nesnel), kapsamlı ve tutarlı bir biçimde düşünmek ve konuşmaktır
Dini ele alan tek disiplin din felsefesi değildir Teoloji (tanrı bilim, ilahiyat) de aynen din felsefesi gibi dini ve tanrıyı konu alır Ama bunu yaparken belirli bir dinin kutsal kitabına peygamberlerine ve din alimlerinin görüşlerine sadık kalır Teolojinin en önemli amacı belirli bir dini temellendirmek, açıklamak ve o dinin inananlarının inançlarını güçlendirmeye çalışmaktır Bun dan dolayı her dinin teolojisi olabilir, Hristiyanlık Teolojisi, Musevilik Teolojisi, İslam Teolojisi
Din felsefesinin temel kavramları tanrı, vahiy, iman, peygamber, ibadet, yücelik, kutsal, ahret, mucize vb
Din Felsefesinin Temel Sorunları:
a-) Tanrının Varlığı Sorunu: Tanrı var mıdır? Onun varlığını gösteren kanıtlar gösterilebilir mi?
b-) Evren Yaratılmış Bir Varlık mıdır? Yoksa Yaratılmamış (Ezeli ve Ebedi) Bir Varlık mıdır?
c-) Vahyin İmkanı Sorunu: Tanrı vahiyle insana bir takım bilgiler verebilir mi?
d-) Ruhun ölümsüzlüğü sorunu: ölüm bir son mudur? ölümden sonra bir hayat var mıdır? Sorularına cevap aranır
TANRININ VARLIĞINA İLİŞKİN FARKLI YAKLAŞIMLAR
1- Tanrının Varlığını Kabul Edenler:
a- Teizm: Bütün varlıkların yaratıcısı olan bir tanrının var olduğuna inanmaktır Bu yaklaşıma göre tanrı dünya ve insanlar ile sürekli ilişki içerisindedir Teizm dar anlamda tek bir tanrıya inanmak anlamına gelen monoteizme eşitlenir
Not: Monoteizm tek bir tanrıya inanmak, Politeizm ise birden fazla tanrıya inanma anlayışıdır
Teist düşünürler tanrının var oluşunu akıl yoluyla açıklamak ve temellendirmek için bazı kanıtlar geliştirmişlerdir Bu kanıtların başlıcaları:
1- Ontoloji Kanıt: Bu kanıtın temelinde tanrı “kendisinden daha mükemmeli tasarlanamayan” varlıktır, düşüncesi vardır Bu kanıt tanrının var oluşunun en yüksek varlık olarak tanrı tanımından zorunlu olarak çıktığını kabul eder
2- Kozmolojik Kanıt: Kozmolojik kanıt evrenin varlığından tanrının varlığına gitmeye çalışan kanıttır Bu kanıtın temelinde nedensellik ilkesi yatar Kendisinin nedeni olmayan varlık tanrıdır Nedenler zincirini başlatan varlıktır
3- Düzen ve Amaç Kanıtı:Bu kanıt doğal dünyaya baktığımızda her şeyin kendi işlevini yerine getirecek şekilde en ince ayrıntısına kadar düzenlenmiş ve ayarlanmış olduğunu göreceğimizi belirtir Buda düzenleyen tanrının varlığının kanıtıdır
b- Deizm: Deizm iki temel ilkeye dayanır Tanrı vardır, ama bu evrene hiçbir müdahalesi olmayan bir varlıktır İnsan akla ve bilme güvenmelidir Evreni akıl ve bilimin ilkelerine göre açıklayabilir Aristotales, J Lock, Nefton, JJ Russo, Voltaire temsilcileridir
c- Panteizm: Tanrı evren ikiliğini ret eder, tanrının her şeyi içerdiğini dolayısıyla doğanın ve insanın bağımsız varlıklar olmadığını öne süren bir yaklaşımdır Tanrı ve evren bir bütündür Spinoza, G Bruno temsilcileridir
2- Tanrının Varlığını Ret Edenler:
Ateizm: Tanrının varlığını ret edenlerin görüşleri ateizm kavramı ile açıklanır Ateistler tanrının varlığını ret ederken şu kanıtları kullanırlar
1- Kötülük Kanıtı: Tanrı olsaydı kötülük olmazdı Evrende bir kötülük mevcutsa tanrının varlığından söz edilemez
2- Madde Kanıtı: Madde olduğuna göre maddi olmayan bir tanrını varlığından söz edilemez
3- Toplum Kanıtı: Hayata düzen veren tanrı değil toplumun kendisidir şeklindeki düşünceyi kabul ederek tanrıyı ret eden anlayıştır
3- Tanrının Varlığını Veya Yokluğunu Bilemeyeceğimizi Öne Sürenler:
Agnostisizm(Bilinemezcilik): Bizim tanrıya ilişkin bir bilgiye sahip olamayacağımızı, dolayısıyla var olduğunun da var olmadığının da kanıtlanamayacağını savunan öğretinin adıdır (Sofistler)
Din felsefesi dini konu edinen, dinin insanın var oluşunun kaynağı insanin doğasının ve kaderinin kaynağı ve değerler ile ilgili sorunları ele alarak sorgulayan felsefe disiplinidir
Din felsefesi yapmak, dinin temel iddiaları hakkında rasyonel (akılcı), objektif (nesnel), kapsamlı ve tutarlı bir biçimde düşünmek ve konuşmaktır
Dini ele alan tek disiplin din felsefesi değildir Teoloji (tanrı bilim, ilahiyat) de aynen din felsefesi gibi dini ve tanrıyı konu alır Ama bunu yaparken belirli bir dinin kutsal kitabına peygamberlerine ve din alimlerinin görüşlerine sadık kalır Teolojinin en önemli amacı belirli bir dini temellendirmek, açıklamak ve o dinin inananlarının inançlarını güçlendirmeye çalışmaktır Bun dan dolayı her dinin teolojisi olabilir, Hristiyanlık Teolojisi, Musevilik Teolojisi, İslam Teolojisi
Din felsefesinin temel kavramları tanrı, vahiy, iman, peygamber, ibadet, yücelik, kutsal, ahret, mucize vb
Din Felsefesinin Temel Sorunları:
a-) Tanrının Varlığı Sorunu: Tanrı var mıdır? Onun varlığını gösteren kanıtlar gösterilebilir mi?
b-) Evren Yaratılmış Bir Varlık mıdır? Yoksa Yaratılmamış (Ezeli ve Ebedi) Bir Varlık mıdır?
c-) Vahyin İmkanı Sorunu: Tanrı vahiyle insana bir takım bilgiler verebilir mi?
d-) Ruhun ölümsüzlüğü sorunu: ölüm bir son mudur? ölümden sonra bir hayat var mıdır? Sorularına cevap aranır
TANRININ VARLIĞINA İLİŞKİN FARKLI YAKLAŞIMLAR
1- Tanrının Varlığını Kabul Edenler:
a- Teizm: Bütün varlıkların yaratıcısı olan bir tanrının var olduğuna inanmaktır Bu yaklaşıma göre tanrı dünya ve insanlar ile sürekli ilişki içerisindedir Teizm dar anlamda tek bir tanrıya inanmak anlamına gelen monoteizme eşitlenir
Not: Monoteizm tek bir tanrıya inanmak, Politeizm ise birden fazla tanrıya inanma anlayışıdır
Teist düşünürler tanrının var oluşunu akıl yoluyla açıklamak ve temellendirmek için bazı kanıtlar geliştirmişlerdir Bu kanıtların başlıcaları:
1- Ontoloji Kanıt: Bu kanıtın temelinde tanrı “kendisinden daha mükemmeli tasarlanamayan” varlıktır, düşüncesi vardır Bu kanıt tanrının var oluşunun en yüksek varlık olarak tanrı tanımından zorunlu olarak çıktığını kabul eder
2- Kozmolojik Kanıt: Kozmolojik kanıt evrenin varlığından tanrının varlığına gitmeye çalışan kanıttır Bu kanıtın temelinde nedensellik ilkesi yatar Kendisinin nedeni olmayan varlık tanrıdır Nedenler zincirini başlatan varlıktır
3- Düzen ve Amaç Kanıtı:Bu kanıt doğal dünyaya baktığımızda her şeyin kendi işlevini yerine getirecek şekilde en ince ayrıntısına kadar düzenlenmiş ve ayarlanmış olduğunu göreceğimizi belirtir Buda düzenleyen tanrının varlığının kanıtıdır
b- Deizm: Deizm iki temel ilkeye dayanır Tanrı vardır, ama bu evrene hiçbir müdahalesi olmayan bir varlıktır İnsan akla ve bilme güvenmelidir Evreni akıl ve bilimin ilkelerine göre açıklayabilir Aristotales, J Lock, Nefton, JJ Russo, Voltaire temsilcileridir
c- Panteizm: Tanrı evren ikiliğini ret eder, tanrının her şeyi içerdiğini dolayısıyla doğanın ve insanın bağımsız varlıklar olmadığını öne süren bir yaklaşımdır Tanrı ve evren bir bütündür Spinoza, G Bruno temsilcileridir
2- Tanrının Varlığını Ret Edenler:
Ateizm: Tanrının varlığını ret edenlerin görüşleri ateizm kavramı ile açıklanır Ateistler tanrının varlığını ret ederken şu kanıtları kullanırlar
1- Kötülük Kanıtı: Tanrı olsaydı kötülük olmazdı Evrende bir kötülük mevcutsa tanrının varlığından söz edilemez
2- Madde Kanıtı: Madde olduğuna göre maddi olmayan bir tanrını varlığından söz edilemez
3- Toplum Kanıtı: Hayata düzen veren tanrı değil toplumun kendisidir şeklindeki düşünceyi kabul ederek tanrıyı ret eden anlayıştır
3- Tanrının Varlığını Veya Yokluğunu Bilemeyeceğimizi Öne Sürenler:
Agnostisizm(Bilinemezcilik): Bizim tanrıya ilişkin bir bilgiye sahip olamayacağımızı, dolayısıyla var olduğunun da var olmadığının da kanıtlanamayacağını savunan öğretinin adıdır (Sofistler)
EĞİTİMİN FELSEFİ TEMELLERİ
Genel anlamı ile felsefe, inanç ve değer sistemlerinin oluşmasını sağlayarak, bireylerin hayatları süresince aldığı tüm kararları ve yaptıkları tercihleri belirler İnsanlar felsefe aracılığıyla kendilerini çevreleyen dünyayı ve neyin kendileri için önemli olduğunu anlamaya çalışırlar
Felsefe, eğitim üzerinde de önemli etkileri olan uğraş alanlarından biridir Bu bölümde felsefenin niteliği ve eğitim ile felsefe arasındaki ilişkiler üzerinde durulmaktadır
Felsefe, eğitim üzerinde de önemli etkileri olan uğraş alanlarından biridir Bu bölümde felsefenin niteliği ve eğitim ile felsefe arasındaki ilişkiler üzerinde durulmaktadır
FELSEFE NEDİR?
Grekçe philosophia teriminden kaynaklanan felsefe, iki sözcüğün birleşmesinden oluşmuştur Phillia sevgi; sophia bilgi, bilgelik anlamındadır
Grekçe philosophia teriminden kaynaklanan felsefe, iki sözcüğün birleşmesinden oluşmuştur Phillia sevgi; sophia bilgi, bilgelik anlamındadır
MÖ VI yüzyıla gelinceye kadar Yunanlılar da zamanın diğer toplumları gibi, doğa ve insanların aynı güçler tarafından yönetildiğine inanıyor, toplum ve doğal olayların açıklanmasını ise Tanrıların iradesine bağlayarak mitolojik bir şekilde yapıyorlardı MÖ VI ve V yüzyıldan itibaren evreni hangi güçlerin yönettiği değil, olayların nasıl cereyan ettiği üzerinde düşünülmeye başlanınca mitolojiden felsefeye geçişin de temelleri atılmış oldu Felsefenin doğuşuyla birlikte, doğa, Tanrıların iradesine bağlı olmaktan çıkmakta, doğa ve toplum olayları farklı dünyalar olarak değil, tek bir dünya olarak ele alınmaya başlanmaktadır
Felsefeyi tanımlamak istediğimizde, her felsefi görüşün, bağlı olduğu değerler ve inanç sistemlerine göre felsefeyi tanımlayışının farklı olduğunu gördük Kant’ın tanımı genel bir anlayış ve sınırlı bir tanımdır, ve derki : “felsefe kendisini akla dayanan nedenlerle meşru kılmak veya haklı çıkarmak iddiasında bir zihinsel etkinlik biçimidir” Burada akla dayanan nedenlerden, insanın her türlü deneyimi, gözlemini, bunlara dayanan her türlü akıl yürütmesini ve sezgisini içine alan geniş bir nedenler grubunu anlamak gerekir Haklı çıkarmak veya meşrulaştırmak iddiasında ise herhangi bir önermeyi, bu önermeyi ileri sürmeyi mümkün kılan kanıtı temel veya gerekçelerle ortaya koymayı anlamak gerekir
Farklı düşünürlerin ortak tanımı felsefenin bilgi sağlayan bir faaliyet olmasıdır şeklindedir
Bazı düşünürlere göre ise, felsefenin tanımı yapılamaz; çünkü o üst bir dildir Nasıl tanımlanırsa tanımlansın,felsefe mitos, din ve şiirden doğdu Zamanla içinde taşıdığı bu öğelerden arındı; bilimsel ve özgür düşünmenin temellerini atarak gelişti ve gerçeği bütünüyle açıklamaya çalıştı
Sonuçta, genel olarak felsefeyi, gerçeği tümüyle ele alıp inceleyen ve bunun sonucunda ulaşılan bilgileri yorumlayan ve sistemleştiren bir uğraş alanı olarak tanımlayabiliriz
İlk zamanlarda tüm bilimleri kapsayan felsefeden zamanla matematik, fizik, antropoloji, biyoloji, kimya, sosyoloji, psikoloji vb ayrıldı Çağımızda bazı düşünürler, felsefenin konusunun yalnız dil ve mantık olduğunu ileri sürüp savunmaktadırlar Böyle olmakla birlikte felsefe ve bilim birbirinden tümüyle kopuk değildir tersine çok sıkı bir ilişki içindedirler Her bilimsel gelişme buluş, icat, geçerli ve güvenilir bilgi felsefeyi etkiler ve değiştirir Felsefenin ufuklarını açar Yeni felsefelerin doğmasına neden olur Artık her bilimin felsefesi olmaya başlamıştır Bilim felsefesi denen alan büyük bir önem kazanmaya başlamıştır
Bilim gerçeği parçalara ayırarak inceler Örneğin fizik maddenin hareketini, enerjiyi, kimya maddenin yapısını, biyoloji canlılar dünyasını,sosyoloji toplum, kurum ve kişiler arasındaki ilişkileri, psikoloji insan davranışlarını, eğitim istendik davranışları ele alır Oysa felsefe gerçeği bir bütün olarak ele alıp inceler
Aynı zamanda hem felsefe hem de bilim bir süreçtir Bu sürecin sonunda her ikisi de bilgi elde ederler
Hem bilimde, hem de felsefede doğruya, elde edilen ve kullanılan bilgiye sürekli eleştirisel bir gözle bakılır Sürekli her yanıttan şüphe ederler Şüphe soru sormayı gerektirir Böylece hem felsefe hem de bilimde sorular önemli bir hal alır
Bütün bunların yanında, bilimsel önermelerin evrende bir karşılıkları vardır Kanıtlanan türdendirler Oysa felsefi önermeler genellikle analitik ve bazen de metafiziktir yani kanıtlanacak türden değildir
Son olarak felsefe ve bilim zihinsel süreçleri kullanırlar Bunlar anoloji,tümden gelim,tümevarım, diyalektik, aksiyometik olarak örneklenebilir
Aynı zamanda hem felsefe hem de bilim bir süreçtir Bu sürecin sonunda her ikisi de bilgi elde ederler
Hem bilimde, hem de felsefede doğruya, elde edilen ve kullanılan bilgiye sürekli eleştirisel bir gözle bakılır Sürekli her yanıttan şüphe ederler Şüphe soru sormayı gerektirir Böylece hem felsefe hem de bilimde sorular önemli bir hal alır
Bütün bunların yanında, bilimsel önermelerin evrende bir karşılıkları vardır Kanıtlanan türdendirler Oysa felsefi önermeler genellikle analitik ve bazen de metafiziktir yani kanıtlanacak türden değildir
Son olarak felsefe ve bilim zihinsel süreçleri kullanırlar Bunlar anoloji,tümden gelim,tümevarım, diyalektik, aksiyometik olarak örneklenebilir
Anoloji: örnek alarak mantık yürütmedir
Tümdengelim:bilinen genel bir kuraldan özel durumlara ilişkin sonuçlar çıkartılır;bu yöntem en çok matematikte kullanılır
Tümevarım:farklı nesnelerin gözleminden elde edilen verilere dayanarak genel bir kural oluşturulur Uçan şeylerin kanatları olduğu gözlenir ve uçmak için kanat gereklidir denilir
Diyalektik:biri olumlu biri olumsuz iki kavramın çatışmasından olumlu bir kavramın elde edilmesi sürecidirTez-antitez-sentez üçlemesiyle de ifade edilir
Aksiyometik:klasik mantık ve matematikte, kanıtlamaya gerek duymaksızın doğru olduğu kabul edilen önermelerle oluşan zihinsel süreçlerdir
FELSEFENİN ALANLARI
Felsefenin de diğer disiplinler gibi incelediği konuları, soruları sınıflandırdığı alanları vardırBunlardan ilki varlık (ontoloji) sorunudur
Felsefenin de diğer disiplinler gibi incelediği konuları, soruları sınıflandırdığı alanları vardırBunlardan ilki varlık (ontoloji) sorunudur
Ontoloji (varlık sorunu)
Var olanla ,var olacak olanları inceleyen felsefenin disiplin alanlarından biridir Sorularının en önemlisi Arkhe nedir? Sorusudur Yani tüm var olanların başlangıcı, ilk tözü nedir? Sorusuna yanıt aramaktadır Örneğin Thales “su”, Heraklitos “ateş”, Pythagaros “sayı”, Anaximenes “soluk” , Anaximandros “sınırı olmayan “, Demokritos “atom”, eflatun “idea”,Aristoteles “yetkin varlık”,Descartes “Tanrı”,Hobbes “madde”, Spinoza “Tanrı ya da doğa”,Leibniz “monat”, Hegel “geist”, Marx “madde,maddedeki değişme ve çelişki”,Dewey “değişme”, Satre “insan” olarak yanıtlar
Ayrıca ontolojide sorulan diğer sorulara örnek olarak gerçek,insan,ruh,varlık nedir?var mıdır,yok mudur?Evren akıllıca bir düzen içinde midir?Olaylar düzen içinde mi meydana geliyor yoksa rastlantısal mı? Şeklinde verilebilir
Bu sorulara verilen cevaplar önemlidir Çünkü bu yanıtlar insan anlayışını da etkilemektedir İnsana bakış açısı eğitimde çok önemlidir;çünkü ona göre hedefler belirleyip eğitim sistemini kurarsınız
Eğer insanı Tanrısal bir varlık olarak ele alırsanız, eğitim insanı Tanrıya ulaştırma süreci; doğal ve toplumsal bir varlık olarak düşünürseniz, bu kez doğa ve topluma uyum sağlama süreci; sürekli değişen ve gelişen bir varlık olarak düşünürseniz, eğitim değişmeyi ve gelişmeyi denetleme süreci; insanı diyalektik bir varlık olarak düşünürseniz, eğitim üretimde bulunma süreci şeklinde tanımlanabilir Eğitimi nasıl tanımlarsanız sistemi de ona göre kurarsınız Her tanım bir temele dayanır;bundan kaçınılmaz
Var olanla ,var olacak olanları inceleyen felsefenin disiplin alanlarından biridir Sorularının en önemlisi Arkhe nedir? Sorusudur Yani tüm var olanların başlangıcı, ilk tözü nedir? Sorusuna yanıt aramaktadır Örneğin Thales “su”, Heraklitos “ateş”, Pythagaros “sayı”, Anaximenes “soluk” , Anaximandros “sınırı olmayan “, Demokritos “atom”, eflatun “idea”,Aristoteles “yetkin varlık”,Descartes “Tanrı”,Hobbes “madde”, Spinoza “Tanrı ya da doğa”,Leibniz “monat”, Hegel “geist”, Marx “madde,maddedeki değişme ve çelişki”,Dewey “değişme”, Satre “insan” olarak yanıtlar
Ayrıca ontolojide sorulan diğer sorulara örnek olarak gerçek,insan,ruh,varlık nedir?var mıdır,yok mudur?Evren akıllıca bir düzen içinde midir?Olaylar düzen içinde mi meydana geliyor yoksa rastlantısal mı? Şeklinde verilebilir
Bu sorulara verilen cevaplar önemlidir Çünkü bu yanıtlar insan anlayışını da etkilemektedir İnsana bakış açısı eğitimde çok önemlidir;çünkü ona göre hedefler belirleyip eğitim sistemini kurarsınız
Eğer insanı Tanrısal bir varlık olarak ele alırsanız, eğitim insanı Tanrıya ulaştırma süreci; doğal ve toplumsal bir varlık olarak düşünürseniz, bu kez doğa ve topluma uyum sağlama süreci; sürekli değişen ve gelişen bir varlık olarak düşünürseniz, eğitim değişmeyi ve gelişmeyi denetleme süreci; insanı diyalektik bir varlık olarak düşünürseniz, eğitim üretimde bulunma süreci şeklinde tanımlanabilir Eğitimi nasıl tanımlarsanız sistemi de ona göre kurarsınız Her tanım bir temele dayanır;bundan kaçınılmaz
Epistemoloji(bilgi sorunu) :
Bilgi sorunuyla ilgilenen bir felsefi disiplin olup, bilginin ne olduğu, kaynağı, doğru, yanlış, bilinemez, mutlak ya da göreceli oluşu, türlerinin neler olduğu gibi sorulara cevaplar aramaktadır
Bilgi ile doğrudan ilişkili bir diğer kavram da “bilme”dirEpistemoloji bilme olayının nasıl gerçekleştiği ile de ilgilenirBilme, özne ile nesne arasında bir bağ kurma olarak tanımlanabilir Bu etkinlik sonucu ortaya bilgi konur Ve sorular genişletilebilinir: gerçek bilinebilir mi?Bilginin niteliği nedir?Mutlak (yüzde yüz kesin) bilgi var mıdır? Vb
İşte bu sorulara verilen yanıtlar eğitim sistemini etkiler; hedefler içerik, eğitim ve sınama durumları ona göre düzenlenir Sözgelişi eğer “bilgi doğuştandır ve yüzde yüz doğrudur “ denildiğinde; ya da “sonradan öğrenilir ama yine mutlaktır” savı ileri sürüldüğünde,”hayır bilgi görecelidir,sürekli değişir, yüzde yüz doğru bilgilerimiz yoktur” Şeklinde bir görüş savunulduğunda öğrenciye kazandırılacak hedef davranışlar, içerik, eğitim ve sınama durumları bu yanıtlara göre planlanıp işe koşulur Eğer bilgi doğuştan ve yüzde yüz doğrudur denildiğinde, eğitim sisteminde akıl ön plana çıkar Öğretmen ders anlatmaz, bilgi aktarmaz Yaptığı etkinliklerle öğrencinin kafasında doğuştan var olan bilgileri ortaya çıkarmaya,ona buldurmaya çalışır Bilgi sonradan kazanılır savı temele alınırsa, bu kez öğretmen dersi anlatır, öğrenci dinler; çünkü onun kafası boştur öğretmenin dediklerini ezberler ve aynen söyler
Bilgi ile doğrudan ilişkili bir diğer kavram da “bilme”dirEpistemoloji bilme olayının nasıl gerçekleştiği ile de ilgilenirBilme, özne ile nesne arasında bir bağ kurma olarak tanımlanabilir Bu etkinlik sonucu ortaya bilgi konur Ve sorular genişletilebilinir: gerçek bilinebilir mi?Bilginin niteliği nedir?Mutlak (yüzde yüz kesin) bilgi var mıdır? Vb
İşte bu sorulara verilen yanıtlar eğitim sistemini etkiler; hedefler içerik, eğitim ve sınama durumları ona göre düzenlenir Sözgelişi eğer “bilgi doğuştandır ve yüzde yüz doğrudur “ denildiğinde; ya da “sonradan öğrenilir ama yine mutlaktır” savı ileri sürüldüğünde,”hayır bilgi görecelidir,sürekli değişir, yüzde yüz doğru bilgilerimiz yoktur” Şeklinde bir görüş savunulduğunda öğrenciye kazandırılacak hedef davranışlar, içerik, eğitim ve sınama durumları bu yanıtlara göre planlanıp işe koşulur Eğer bilgi doğuştan ve yüzde yüz doğrudur denildiğinde, eğitim sisteminde akıl ön plana çıkar Öğretmen ders anlatmaz, bilgi aktarmaz Yaptığı etkinliklerle öğrencinin kafasında doğuştan var olan bilgileri ortaya çıkarmaya,ona buldurmaya çalışır Bilgi sonradan kazanılır savı temele alınırsa, bu kez öğretmen dersi anlatır, öğrenci dinler; çünkü onun kafası boştur öğretmenin dediklerini ezberler ve aynen söyler
Aksiyoloji ( değerler sorunu)
Bu alan etik ve estetik konularını içerir İnsanın yapıp etmelerini inceler; bu tür davranışların dayandığı ilkeleri ve değerleri araştırır bu disiplin ahlaklı, ahlaksız, iyi, kötü, saygılı, özgürlük, tutsaklık, erdem, erdemsizlik, mutsuzluk, güzellik, çirkinlik, vicdanlılık nedir?Var mıdır, yok mudur?Varsa neden var, nasıl kaynaklanır?Bular değerlendirilirken bir ölçüt kullanılabilinir mi? Sorularını yanıtlamaya çalışır
Bu sorulara verilen yanıtlar da eğitim sistemini etkiler ve değiştirirEğer bu değerler var ve evrenseldir derseniz, bunları öğrencilere kazandırmaya çalışır ve hiç ödün vermezsiniz Bu değerler var fakat evrensel değildir, zamanla değişir derseniz, hoşgörülü olur, eğitim ortamında esnek davranırsınız
Bu sorulara verilen yanıtlar da eğitim sistemini etkiler ve değiştirirEğer bu değerler var ve evrenseldir derseniz, bunları öğrencilere kazandırmaya çalışır ve hiç ödün vermezsiniz Bu değerler var fakat evrensel değildir, zamanla değişir derseniz, hoşgörülü olur, eğitim ortamında esnek davranırsınız
Mantık
Akıl nedir? Aklın kuralları var mıdır?Varsa nelerdir?Evrensel ve genel geçerli midir?Akıl yürütme yolları var mıdır? Vb soruları inceleyen felsefenin disiplin alanlarından biridir
Eğer aklın kuralları doğuştandır derseniz,öğretmen öğrencinin aklını kullanmasını sağlayacak hedef ve davranışları, sınıf ort***** getirir ve dersi ona göre işler yoktur derseniz bu kez sorunu çözmesi istenir eğitim ortamında öğretmen yalnız danışılan, yol gösteren kişi görevini yüklenebilir
Eğer aklın kuralları doğuştandır derseniz,öğretmen öğrencinin aklını kullanmasını sağlayacak hedef ve davranışları, sınıf ort***** getirir ve dersi ona göre işler yoktur derseniz bu kez sorunu çözmesi istenir eğitim ortamında öğretmen yalnız danışılan, yol gösteren kişi görevini yüklenebilir
FELSEFE VE EĞİTİMİN İLİŞKİSİ
Eğitim felsefesinin konusu eğitim dediğimiz süreçtir Amaç eğitimin dayandığı ilke ve kavramları aydınlatmak, amaç ve araçları irdelemek, temel sorunları tartışmaktır Kısaca eğitim felsefesi, eğitim sorununa felsefi bir açıdan bakmaktır
Eğitimle felsefe arasındaki ilişkiler şu maddeler altında toplanabilir:
Eğitimle felsefe arasındaki ilişkiler şu maddeler altında toplanabilir:
1-Eğitim sistemi kurulurken öncelik hedeflere verilmelidirHedef davranışlar hangi ölçütlere dayandırılırsa, istendik olacağı konusunda bir karara varmada felsefe ölçüt alınmalıdırBu düşünülmezse sistem kendi içinde çelişkiye düşebilir
2-Hedef davranışlar, içerik, eğitim ve sınama durumları temele alınan felsefenin ölçütlerine uyuyorsa, iç tutarlılık vardır Yoksa çelişkiler bulunacaktır
3-Eğitimin nesnesi insandır İnsan aynı zamanda felsefenin de konusudur İnsana bakış açısı eğitim sisteminin tüm öğelerini etkileyebilir
4-Her ekonomik, toplumsal ve politik sistem en azından bir felsefeye dayanır örneğin kapitalist sistem genellikle idealist ve pragmatik, kominist sistem ise materyalist felsefenin ölçülerine göre kurulmuştur Eğitim, ekonomik, politik, ve toplumsal sistemlerin bir alt sistemidir Bu bağlamda eğitimdeki felsefe, ekonomik, politik ve toplumsal sistemlerin felsefesiyle aynı olmalıdır; çünkü eğitim, politik, ekonomik, toplumsal sistemlerin istediği insanları yetiştirmek üzere işe koşulmuştur Bu yapılmazsa hedefler gerçekleşmeye bilir
5-Felsefe bir açıdan insanın yaşama bakış açısını belirler İnsanoğlu bu nedenden dolayı felsefeden kaçamaz
6-Eğitim disiplinler arası bir bilimdir Bu bağlamda her bilim dalının ve konu alanının ve eğitimle doğrudan ilişkili olan psikoloji, ekonomi, hukuk, sosyoloji, antropoloji, biyoloji, genetik vb disiplinlerin bilgi ve yöntemleri arasındaki bütünlüğün sağlanması gereklidirBunu ancak felsefe yapabilir
7-Eğitim sistemini denetlemede felsefeden yararlanılmalıdır Sözgelişi eğer temele idealist felsefe alınmışsa, sistem elit insan yetiştirmelidir Eğer pragmatik felsefe kullanılıyorsa her insan yetenek ve ilgisine göre eğitilmelidir
8-Felsefenin eğitime katkısı olduğu gibi, eğitimin de felsefeye katkısı vardırEğitim yoluyla insanlara bilimsel, sanatsal, felsefi alanlarda istendik davranışlar kazandırabilirBunlar hem insanın kendi felsefesini, hem de toplumsal felsefeleri geliştirmede katkıda bulunabilirEğitim yeni felsefelerin doğmasına neden olabilir
9-Eğitim sisteminin işlemler bölümünün şimdilik en etkili öğelerinden biri de öğretmen, yönetici ve hizmetlilerdirKurulan eğitim sisteminin dayandığı felsefeye inanan, onu bilen uygulayan ve savunan öğretmen,yönetici ve hizmetli yetiştirip görevlendirmek, sistemin etkili ve verimli işlemesi için kaçınılmazdırYani sistemin savunduğu felsefeyle öğretmen, yönetici ve hizmetlilerin felsefeleri birbirlerine ters düşmemelidirEğer ters düşerse sistem entropiye kayar ve bozulur
10-Felsefe zaman zaman eğitim kurumlarından dışlanmaya çalışılmaktadıroysa, bilinmesi gerekir ki; felsefeyi dışlamaya çalışmak da aslında bir tür (!) felsefedir
Felsefenin eğitim üzerindeki bu etkilerini yakından tanıyan ve değerlendirebilen bir öğretmenin,daha başarılı olacağı da açıktırBu amaca hizmet etmek üzere aşağıda üç önemli felsefi akımın eğitim programları üzerindeki etkilerinden bahsedilmiştir
Felsefenin eğitim üzerindeki bu etkilerini yakından tanıyan ve değerlendirebilen bir öğretmenin,daha başarılı olacağı da açıktırBu amaca hizmet etmek üzere aşağıda üç önemli felsefi akımın eğitim programları üzerindeki etkilerinden bahsedilmiştir
İdealizm
İdealizm, evreni açıklamada temele ruh, ahlak, zihin ve düşünce gibi kavramları alan bir felsefedirGerçek ve değerler mutlak, zamanla değişmeyen ve evrensel olarak düşünülür ve insan zihninde idea denilen bu gerçekliklerin doğuştan geldiği varsayılırİnsanın temel görevi, aklını kullanarak bu idealara ulaşmaktırİdealar aynı zamanda mükemmel bir düzen içerisinde bulunan evreni yaratan Tanrı’yı da simgelemektedir
İdealistler bilme eylemini, insanın aklında doğuştan var olan gizil fikirleri –ideaları- yeniden düşünme olarak anlarlarBuna göre her bir öğretmenin temel görevi, öğrencilerindeki bu gizil bilgileri bilinç düzeyine çıkarmaktır
İdealist eğitimde merkezde konular,dersler,evrensel doğrular ve bunları aktaracak öğretmen vardırBu nedenle idealistler, konu alanı veya bilgi merkezli eğitim programı geliştirme yaklaşımlarını benimsemiştir
Konu alanı merkezli program yaklaşımlarının ortak özellikleri arasında; evrensel doğruları yansıtan bilgi ve içeriği programın ayrılmaz parçaları olarak kabul etme, içeriği ders kitaplarının içeriği ile sınırlama, öğretmenlerin her birinin bir konu alanının uzmanı olması gibi özellikler sayılabilirAncak bu tür programlar, içeriği birbirinden kesin olarak ayrılmış konu alanlarına göre düzenlenmesi ile, bilginin gerçek hayattan kopmasına neden olması ve öğrenci ilgi ve ihtiyaçlarını göz ardı etmesiyle de eleştirilmişlerdir
Konu alanını örgütleyişlerine göre kendi içinde de çeşitleri olan bu yaklaşımlarda genellikle düz anlatım, soru-cevap, ezberleme gibi öğretim yöntem ve teknikleri kullanılırDeğerlendirmede ise, öğrencilerin başarısını birbirleriyle kıyaslayan norm dayanaklı değerlendirme tercih edilmektedirDeğerlendirme konuları, öğrencilerin genel zihin yeteneklerini kullanmalarını gerektiren konular arasından seçilmektedirBunun için dönem ya da yıl sonunda düzey belirleme sınavları yapılmaktadır
Realizm
Realizm evreni, madde ve somut olarak var olanlarla açıklayan bir felsefi akımdırİnsanlar, akıl ve muhakeme güçleriyle dünyayı bilirlerVar olan her şey, doğadan gelir ve doğanın kanunlarınca idare edilirİnsan davranışları bu doğa kanunlarına uygunluğu ölçüsünde akılcıdır(Ornstein & Hunkins,1988:29-30)Realizmde, maddeden gelen gerçeklik, değişmez ve mutlak kabul edildiği için, insanların bu mutlak doğrulara ulaşmasında aklını kullanması gerektiğine inanılırBu sayede insanlar, yaşadıkları toplumun bilgi birikimini de edinirlerZaten realistlere göre eğitimin amacı, toplumun kültürel birikimini genç nesillere aktararak, onların akıllarını kullanma yollarını geliştirmek ve bu sayede insanları mutlak doğrulara ulaştırarak onları mutlu etmektir
Realist eğitimciler insan aklını merkeze aldıklarından,konu alanının sistematik olarak disiplinlere ayrılarak organize edilmesinin düşünmeyi kolaylaştırdığını kabul ederlerBu nedenle, tıpkı idealizmde olduğu gibi realizmde de konu alanını merkeze alan eğitim programları benimsenirAradaki en önemli fark, realist programlarda konuların mantıklı bir düzen içerisinde sınıflanarak, örgütlenmiş disiplinlerle ifade edilmesidirGünümüzdeki okul programlarının matematik, fizik, biyoloji gibi disiplinler ve bunların kendi içinde alt disiplinlere ayrılarak düzenlenmesinin temelinde realist filozofların bu görüşleri yer almaktadırAyrıca öğretilecek konu alanının özelliklerine göre öğretim yöntemlerinin değişmesi gerektiği fikri de realistlere aittir
Realizm evreni, madde ve somut olarak var olanlarla açıklayan bir felsefi akımdırİnsanlar, akıl ve muhakeme güçleriyle dünyayı bilirlerVar olan her şey, doğadan gelir ve doğanın kanunlarınca idare edilirİnsan davranışları bu doğa kanunlarına uygunluğu ölçüsünde akılcıdır(Ornstein & Hunkins,1988:29-30)Realizmde, maddeden gelen gerçeklik, değişmez ve mutlak kabul edildiği için, insanların bu mutlak doğrulara ulaşmasında aklını kullanması gerektiğine inanılırBu sayede insanlar, yaşadıkları toplumun bilgi birikimini de edinirlerZaten realistlere göre eğitimin amacı, toplumun kültürel birikimini genç nesillere aktararak, onların akıllarını kullanma yollarını geliştirmek ve bu sayede insanları mutlak doğrulara ulaştırarak onları mutlu etmektir
Realist eğitimciler insan aklını merkeze aldıklarından,konu alanının sistematik olarak disiplinlere ayrılarak organize edilmesinin düşünmeyi kolaylaştırdığını kabul ederlerBu nedenle, tıpkı idealizmde olduğu gibi realizmde de konu alanını merkeze alan eğitim programları benimsenirAradaki en önemli fark, realist programlarda konuların mantıklı bir düzen içerisinde sınıflanarak, örgütlenmiş disiplinlerle ifade edilmesidirGünümüzdeki okul programlarının matematik, fizik, biyoloji gibi disiplinler ve bunların kendi içinde alt disiplinlere ayrılarak düzenlenmesinin temelinde realist filozofların bu görüşleri yer almaktadırAyrıca öğretilecek konu alanının özelliklerine göre öğretim yöntemlerinin değişmesi gerektiği fikri de realistlere aittir
Kısaca realistlerin eğitim görüşlerinin temelinde disiplinler ve kültürel birikimi aktaran öğretmenlerin var olduğu söylenebilirRealist eğitim anlayışında kullanılan yöntem ve teknikler ile değerlendirme teknikleri idealist görüşlerle benzerlik göstermektedirAncak realist eğitimciler, bu yöntemlere ek olarak, öğrencinin bizzat kendisinin yaptığı deney, gözlem gibi yollarla yeni bilgiyi edinmesini de önemserler
Pragmatizm
Deneycilik de denilen pragmatik felsefe, gerçeğin değişken ve göreceli olduğu görüşüne dayanırGerçeğin bu yapısı nedeniyle mutlak ya da evrensel doğru da bulunmazGerçeği olgu, yaşantı veya davranışlarla ilişkisini kanıtlayarak aramak gerekirPragmatizme göre değişmeyen tek şey, doğanın kanunlarıdır; bu kanunlar önünde herkes eşit olduğu için, yönetimde de tüm insanların katılımı esas alınırBuradan hareketle pragmatistler, demokratik bir toplum düzenini savunurlarMutlak doğrunun var olmamasıyla beraber, diğerlerine göre doğruluk değeri daha fazla olan gerçeklikler de vardırBilimsel yöntem, bize bu tür doğrular sunduğu için, özellikle çağdaş pragmatistler tarafından çok önemsenir
Konu alanı, disiplinler ve düşünceleri vurgulayan idealist ve realistlere karşılık, pragmatistler bilgiyi sürekli değişim içinde olan bir süreç olarak kabul ederlerÖğrenme ise problem çözme esnasında gerçekleşirBilme eylemi pragmatizme göre, öğrenen ve çevre arasındaki etkileşim sonucunda gerçekleştiğinden, öğrenenin aktif katılımını gerektirirBu etkileşimin temelinde ise değişme kavramı bulunmaktadırHem öğrenen hem de çevre sürekli etkileşim içerisindedir
Pragmatist eğitimcilere göre, öğrencilere öncelikle nasıl eleştirel düşünebileceklerini öğretmek gerekmektedirAyrıca sürekli değişen dünyanın problemleri de değişeceğinden, problem çözme becerilerini geliştirmek de önemlidirBir durumun problem olarak algılanması ise eleştirel bir bakış açısına sahip olmakla ilişkilidirTüm bunlar, konu alanlarını vurgulayarak değil, öğretim yöntemlerini vurgulayarak mümkün olabilirÇünkü aslolan değişimle baş etme yöntemlerini ve bilimsel araştırmayı bilmektirBu nedenle pragmatist felsefenin gelişimi, bilimsel gelişmelerle paralel gitmiştir
Konu alanı, disiplinler ve düşünceleri vurgulayan idealist ve realistlere karşılık, pragmatistler bilgiyi sürekli değişim içinde olan bir süreç olarak kabul ederlerÖğrenme ise problem çözme esnasında gerçekleşirBilme eylemi pragmatizme göre, öğrenen ve çevre arasındaki etkileşim sonucunda gerçekleştiğinden, öğrenenin aktif katılımını gerektirirBu etkileşimin temelinde ise değişme kavramı bulunmaktadırHem öğrenen hem de çevre sürekli etkileşim içerisindedir
Pragmatist eğitimcilere göre, öğrencilere öncelikle nasıl eleştirel düşünebileceklerini öğretmek gerekmektedirAyrıca sürekli değişen dünyanın problemleri de değişeceğinden, problem çözme becerilerini geliştirmek de önemlidirBir durumun problem olarak algılanması ise eleştirel bir bakış açısına sahip olmakla ilişkilidirTüm bunlar, konu alanlarını vurgulayarak değil, öğretim yöntemlerini vurgulayarak mümkün olabilirÇünkü aslolan değişimle baş etme yöntemlerini ve bilimsel araştırmayı bilmektirBu nedenle pragmatist felsefenin gelişimi, bilimsel gelişmelerle paralel gitmiştir
Pragmatist görüşleri eğitim alanına uygulayan en ünlü filozof, John Dewey’dirDewey, eğitimi insanı geliştirmeye yarayan bir süreç olarak, okulu ise toplum hayatının küçük bir örneği olarak görürOna göre ideal bir eğitim programı, öğrencilerin yaşantı ve ilgilerine dayalıdırAyrıca pragmatist programların önemli bir farkı, derslerin birden fazla disiplini içerecek şekilde disiplinler arası örgütlenmesidir
Pragmatik felsefede, merkeze öğrenenin ilgi ve ihtiyaçları alınarak, öğretim yöntem ve süreçleri vurgulanmaktadırBu özelliğiyle pragmatik eğitim programlarında öğrenen merkezli program geliştirme yaklaşımları benimsenmektedirBu yaklaşımların ortak özellikleri arasında, okul içerisinde düzenlenen tüm öğrenme etkinliklerinin öğrenci ilgi ve ihtiyaçlarına dayandırılması, öğrenme yaşantılarının görüşlerin özgürce paylaşıldığı demokratik bir sınıf ortamında oluşturulması, öğrencinin her türlü etkinliğe aktif olarak katılımının ve bireysel gelişiminin amaç edinilmesi sayılabilir
Pragmatik eğitim programlarında hedefler esnek olup, süreç içerisinde değişmeye açıktırÖğrencilerin yorumlama, ifade etme ve tartışmalarını sağlayacak problem çözme etkinliklerine uygun öğretim yöntem ve teknikleri kullanılırBu tür programlarda, geleneksel yöntemlere ek olarak,bireyin kendi başarısını ölçtüğü, bireysel değerlendirme teknikleri de kullanılmaktadır
Kaynaklar:
Felsefe Açısından EğitimDr A Gülnihal Küken
Öğretmenlik Mesleğine GirişDoçDrSemra Ünal,DoçDrSefer Ada
Öğretmenlik Mesleğine GirişProfDrMünire Erden
Öğretmenlik Mesleğine GirişProfDrVeysel Sönmez
Felsefe Açısından EğitimDr A Gülnihal Küken
Öğretmenlik Mesleğine GirişDoçDrSemra Ünal,DoçDrSefer Ada
Öğretmenlik Mesleğine GirişProfDrMünire Erden
Öğretmenlik Mesleğine GirişProfDrVeysel Sönmez
ESTETİK
A)Estetik Sanat Felsefesi Farkı:
Estetiğin ana konusu güzellik problemidir Sanat felsefesinin ana konusu ise sanat nedir sorunudur
B )Konusu: Estetik kavramı ilk olarak Baumgarten tarafından tanımlanmıştır Ona göre estetik
Mantığın aksine açık seçik olmayan duyusal alana ilişkin bilgiyi konu edinir
Estetik bir obje ile suje arasındaki güzellik kaygısı taşıyan beğeni yargılarının bilgisini konu edinir
Suje Obje Bilme Bilgi
Güzellik kaygısı Estetik Beğeni yargısı
Duyusal alan Güzel-Çirkin
A)Estetik Sanat Felsefesi Farkı:
Estetiğin ana konusu güzellik problemidir Sanat felsefesinin ana konusu ise sanat nedir sorunudur
B )Konusu: Estetik kavramı ilk olarak Baumgarten tarafından tanımlanmıştır Ona göre estetik
Mantığın aksine açık seçik olmayan duyusal alana ilişkin bilgiyi konu edinir
Estetik bir obje ile suje arasındaki güzellik kaygısı taşıyan beğeni yargılarının bilgisini konu edinir
Suje Obje Bilme Bilgi
Güzellik kaygısı Estetik Beğeni yargısı
Duyusal alan Güzel-Çirkin
C )Bilim olarak sanat
Konularını tarihsel süreç içinde parçalara bölerek,bilimsel bilginin özelliklerine
Uygun bir şekilde inceler(Felsefeye giriş-Bilimsel bilgi)
Ortaçağ resim sanatı,19yy Osmanlı mimarisi vb
D)Felsefe Açısından Sanat:
Sanat felsefesi sanatsal yaratmaların ve beğenilerin özünü ve anlamını konu alan felsefe
Disiplinidir Temel soruları anat nedir?Sanat eseri nasıl oluşmuştur?
Bu soruları cevaplayan önde gelen üç kuram vardır
1)Taklit(Yansıtma)Kuramı:
Bu kurama göre sanat doğanın ustaca taklit edilmesidir(Fotoğraf gibi)
Doğa mükemmeldir Sanatçının yapması gereken bunu ustaca taklit etmektir
1a)Platon:Ona göre sanat taklittir Varlığın özü idealar dünyasındadır, dolayısıyla doğru
bilgide idealar dünyasındadır Ulaşılması gereken şey idealar dünyasının bilgisidir Oysa sanatta taklit
edilen sadece yansımaların bulunduğu görünümler dünyasıdır Yapılması gereken ise değişen değil
değişmeyen özün yakalanmasıdır
1b)Aristoteles:Ona göre de sanat taklittir Varlığın özü tek tek varlıkların içindedir Dolayısıyla
ulaşılması gereken tek tek varlıkların bilgisidir(Tümdengelim-Kıyas) Sanatta da bu taklit edilmektedir
Bu yüzden sanat sadece olanı değil olabilir olanı da gösterir
Konularını tarihsel süreç içinde parçalara bölerek,bilimsel bilginin özelliklerine
Uygun bir şekilde inceler(Felsefeye giriş-Bilimsel bilgi)
Ortaçağ resim sanatı,19yy Osmanlı mimarisi vb
D)Felsefe Açısından Sanat:
Sanat felsefesi sanatsal yaratmaların ve beğenilerin özünü ve anlamını konu alan felsefe
Disiplinidir Temel soruları anat nedir?Sanat eseri nasıl oluşmuştur?
Bu soruları cevaplayan önde gelen üç kuram vardır
1)Taklit(Yansıtma)Kuramı:
Bu kurama göre sanat doğanın ustaca taklit edilmesidir(Fotoğraf gibi)
Doğa mükemmeldir Sanatçının yapması gereken bunu ustaca taklit etmektir
1a)Platon:Ona göre sanat taklittir Varlığın özü idealar dünyasındadır, dolayısıyla doğru
bilgide idealar dünyasındadır Ulaşılması gereken şey idealar dünyasının bilgisidir Oysa sanatta taklit
edilen sadece yansımaların bulunduğu görünümler dünyasıdır Yapılması gereken ise değişen değil
değişmeyen özün yakalanmasıdır
1b)Aristoteles:Ona göre de sanat taklittir Varlığın özü tek tek varlıkların içindedir Dolayısıyla
ulaşılması gereken tek tek varlıkların bilgisidir(Tümdengelim-Kıyas) Sanatta da bu taklit edilmektedir
Bu yüzden sanat sadece olanı değil olabilir olanı da gösterir
2)Yaratma Kuramı:
Bu kurama göre doğada mükemmellik yoktur Sanatçı doğada bulunan hammaddenin
İzlenimlerini alır Bu izlenimlerin sentezini yapar ve daha sonra bunları dil ile ifade eder Yaratma bu
Aşamada ortaya çıkar Bu aşamada anlık sezgiler ortaya çıkar Bu ifade ve sezgiler bir kez oluşacağından her sanat eseri özgün ve tektir Aynı şekilde bir daha yaratılamaz En önemli
Savunucusu B Croce'dur
Bu kurama göre doğada mükemmellik yoktur Sanatçı doğada bulunan hammaddenin
İzlenimlerini alır Bu izlenimlerin sentezini yapar ve daha sonra bunları dil ile ifade eder Yaratma bu
Aşamada ortaya çıkar Bu aşamada anlık sezgiler ortaya çıkar Bu ifade ve sezgiler bir kez oluşacağından her sanat eseri özgün ve tektir Aynı şekilde bir daha yaratılamaz En önemli
Savunucusu B Croce'dur
3)Oyun Kuramı:
Bu kurama göre sanat bir oyundur Çünkü her ikisi de gerçeklikten uzak,düşe ve kurguya dayanır, özgürlüğü yaşatır İnsan bu yüzden gerçek özgürlüğe ancak sanatla ulaşır En önemli savunucusu
Schiller'dir
Bu kurama göre sanat bir oyundur Çünkü her ikisi de gerçeklikten uzak,düşe ve kurguya dayanır, özgürlüğü yaşatır İnsan bu yüzden gerçek özgürlüğe ancak sanatla ulaşır En önemli savunucusu
Schiller'dir
E)SANAT ESERİ:
Bir sanat eserinin üç temel öğesi vardır Bunlar estetik suje, estetik obje ve estetik yargıdır
Bir sanat eseri BİÇİM(FORM) ve ÖZ' den meydana gelir Bu özgün ve tek olmasını
Gerektirir
Bir sanat eserinin üç temel öğesi vardır Bunlar estetik suje, estetik obje ve estetik yargıdır
Bir sanat eseri BİÇİM(FORM) ve ÖZ' den meydana gelir Bu özgün ve tek olmasını
Gerektirir
E1)Sanat – zanaat farkı: Sanatta yeni formlar üretilir bu yüzden özgünlük vardır
Zanaatta mevcut formlar kullanılır bu yüzden özgünlük yoktur
Zanaatta yarar amacı varken sanatta böyle bir amaç yoktur
F)ESTETİĞİN TEMEL KAVRAMLARI
F1)Güzellik Problemi:
Bu konudaki en önemli soru '' güzel nedir?'' sorusu olmuştur
Platon:İdea
Aristoteles:Orantı ve düzen
Plotinos:İdeada ışıyan şey
Croce:Mutluluk veren ifade
Baumgartenuyumsal bilginin mükemmelliği
Zanaatta mevcut formlar kullanılır bu yüzden özgünlük yoktur
Zanaatta yarar amacı varken sanatta böyle bir amaç yoktur
F)ESTETİĞİN TEMEL KAVRAMLARI
F1)Güzellik Problemi:
Bu konudaki en önemli soru '' güzel nedir?'' sorusu olmuştur
Platon:İdea
Aristoteles:Orantı ve düzen
Plotinos:İdeada ışıyan şey
Croce:Mutluluk veren ifade
Baumgartenuyumsal bilginin mükemmelliği
Bu konudaki diğer önemli soru güzelin doğada mı yoksa sanat eserinde mi olduğudur
F2)Güzellik ve Doğruluk:
Platon'a göre doğru ve güzel asılları idealar dünyasında olduğu için aynıdır
Hegel'e göre de güzel bir idea olduğuna göre , doğrunun da temelinde (tez) idea olduğuna göre aynı şeydir
Kant'a göre güzel bir beğeni yargısıdır ve hazza dayanır Doğru ise bir bilgi yargısıdır ve
Apriori ve apasteriori yargılara dayanır
Platon'a göre doğru ve güzel asılları idealar dünyasında olduğu için aynıdır
Hegel'e göre de güzel bir idea olduğuna göre , doğrunun da temelinde (tez) idea olduğuna göre aynı şeydir
Kant'a göre güzel bir beğeni yargısıdır ve hazza dayanır Doğru ise bir bilgi yargısıdır ve
Apriori ve apasteriori yargılara dayanır
F3)Güzellik ve İyilik:
Platon'a göre güzel ve iyi aynı şeydir
Kant'a göre güzeli iyiden ayıran dört neden vardır
–Güzelde çıkar yoktur
–Kavramsız bir şekilde genel olarak hoşa giden şeydir
–Güzel bir nesnenin en son biçimidir
–Güzele bağlı yargılar öznel bir zorunluluk taşır
ESTETİĞİN TEMEL SORULARINA YKLAŞIMLAR
1-Metafizik yaklaşım:
2-Bilimsel yaklaşım
a-Deneysel yaklaşım(13/21 dikdörtgen)
b-Psikolojik yaklaşım
c-Sosyolojik yaklaşım
Platon'a göre güzel ve iyi aynı şeydir
Kant'a göre güzeli iyiden ayıran dört neden vardır
–Güzelde çıkar yoktur
–Kavramsız bir şekilde genel olarak hoşa giden şeydir
–Güzel bir nesnenin en son biçimidir
–Güzele bağlı yargılar öznel bir zorunluluk taşır
ESTETİĞİN TEMEL SORULARINA YKLAŞIMLAR
1-Metafizik yaklaşım:
2-Bilimsel yaklaşım
a-Deneysel yaklaşım(13/21 dikdörtgen)
b-Psikolojik yaklaşım
c-Sosyolojik yaklaşım
ORTAK ESTETİK YARGILARIN VARLIĞI
a-Reddedenler:
Croce:Özneldir
b-Kabul edenler
Kant:Ortak duygudur-toplum(etik ile bağlantı)
a-Reddedenler:
Croce:Özneldir
b-Kabul edenler
Kant:Ortak duygudur-toplum(etik ile bağlantı)
ETİK
A-KONUSU:İnsanın özgür irade ile yaptığı ve değer sorunları içeren insan eylemleri,yapıp etmeleridir
B-Etik ilişki: Belirli bütünlükte bir kişinin belirli bütünlükte başka bir kişi ile girdiği ve değer
sorunları içeren ilişkidir
B-Etik ilişki: Belirli bütünlükte bir kişinin belirli bütünlükte başka bir kişi ile girdiği ve değer
sorunları içeren ilişkidir
11.SINIF FELSEFE KİTAP CEVAPLARI EKOYAY YAYINLARI 2015-2016-2017, 11.SINIF FELSEFE KİTAP CEVAPLARI EKOYAY YAYINLARI, FELSEFE KİTAP CEVAPLARI 11.SINIF, SAYFA, 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 21, 22, 23, 24, 25, 26, 27, 28, 29, 30, 31, 32, 33, 34, 35, 36, 37, 38, 39, 40, 41, 42, 43, 44, 45, 46, 47, 48, 49, 50, 51, 52, 53, 54, 55, 56, 57, 58, 59, 60, 61, 62, 63, 64, 65, 66, 67, 68, 69, 70, 71, 72, 73, 74, 75, 76, 77, 78, 79, 80, 81, 82, 83, 84, 85, 86, 87, 88, 89, 90, 91, 92, 93, 94, 95, 96, 97, 98, 99, 101, 102, 103, 104, 105, 106, 107 108, 109, 110, 111, 112, 113, 114, 115, 116, 117, 118, 119, 120, 121, 122, 123, 124, 125, 126, 127, 128, 129, 130, 131, 132, 133, 134, 135, 136, 137, 138, 139, 140, 141, 142, 143, 144, 145, 146, 147, 148, 149, 150, 151, 152, 153, 154, 155, 156,, 157, 158, 159, 160, 161, 162, 163, 164, 165, 166, 167, 168, 169, 170, 171, 172, 173, 174, 175, 176, 177, 178, 179, 180, 181, 182, 183, 184, 185, 186, 187, 188, 189, 190, 191, 192, 193, 194, 195, 196, 197, 198, 199, 200, 201, 202, 203, 204, 205, 206, 207 208, 209, 210, 211, 212, 213, 214, 215, 216, 217, 218, 219, 220, 221, 222, 223, 224, 225, 226, 227, 228, 229, 230, 231, 232, 233, 234, 235, 236, 237, 238, 239, 240, 241, 242, 243, 244, 245, 246, 247, 248, 249, 250, 251, 252, 253, 254, 255, 256, 257, 258, 259, 260, 261, 262, 263, 264, 265, 266, 267, 268, 269, 270, 271, 272, 273, 274, 275, 276, 277, 278, 279, 280, 281, 282, 283, 284, 285, 286, 287, 288, 289, 290, 291, 292, 293, 294, 295, 296, 297, 298, 299, ve diğer Ders Kitabı sayfalarına buradan göz atabilirsiniz.