TEVFİK FİKRET HASTA ÇOCUK ŞİİRİ TEMA SES RİTM YAPI DİL ANLAM TAHLİLİ İNCELEMESİ, TEVFİK FİKRET HASTA ÇOCUK ŞİİRİ TAHLİLİ İNCELEMESİ, ŞİİR TAHLİLLERİ, HASTA ÇOCUK TEVFİK FİKRET İNCELEME TAHLİL,
METİN İNCELEME
Örnek Metin-1
HASTA ÇOCUK
— Bugün biraz daha rahattı, çok şükür...
— Elbet;
Geçer, bu korkulacak şey değil.
— Fakat nevbet
Zavallı yavrucuğun hâlini harâb ediyor;
Vücûdu âteş içinde, dalıp dalıp gidiyor.
İlaçların da mı te'sîri kalmamış acaba?
Sekiz gün oldu...
— Merak etmeyin hanım, humma...
— Hayır, Hûda'ya emânet neden merak edeyim?
Fakat kuzum, ne kadar olsa ben de valideyim!
Sekiz gün oldu, hararet devam edip duruyor.
Bakın, nabızları bîçârenin nasıl vuruyor.
Sarardı, korkuyor insan bakınca ellerine,
— Üzülmeyin siz efendim, gelir çabuk yerine; Çocuktur o...
— Gece pek çok sayıklıyor.
— Ne zarar!
İlaç verir misiniz?
— İstemez...
Kadın ağlar.
Zavallı anne şu bir tek hediyye-i ömrün
Saâdetiyle gârik-i sürür iken daha dün,
Bugün başında nigeh-bân-ı pür-teessürdür.
Mezar gibi oda samt u sükûn ile pürdür.
Nedir iniltisi hâricde bâd-ı sermânın?
Bükâsı hastaya âid-midir şu baranın?
Teessürât-ı beşerden gelir mi dehre melal?
Zehi tasavvur-ı bâtıl. Zehî hayâl-i muhal!
— Ninem...
— Ne var güzelim?
— Kaldırın şu perdeleri;
Kefen midir nedir onlar?...
Yine sudâ-ı seri
Yatakda hastayı çıldırtıyor, sayıklatıyor;
Kadın bu sözleri duydukça ağlayıp yatıyor.
Zavallı annecik ümmid ü bîm içinde tebâh;
Önünde gözlerinin bir yığın türâb-ı siyah;
Görür o toprağa üftâde nûr-i didesini,
Mezar iniltisidir zanneder boğuk sesini
Kılar yetîmi için Hâlık'ından istimdâd,
Yetîmeler gibi eyler için için feryâd.
Bu dul kadın bir o mahsûl-i ömr için yaşıyor;
Onun kemâline âid ümîdler taşıyor.
—Ninem!
— Nedir meleğim?
— Ağlıyor çocuklar, bak...
Bırak, bırak beni arsız çocuk!.. Ninem, toprak!
— Sayıklıyor yine. Yârabbi sen esirge bizi;
Bağışla yavrumu, onsuz bırakma lânemizi!
Zavallı anne soluk bir likâ-yi şefkattir;
Bu gün sekiz gün, o mehcûr-i hâb u râhattir.
Yegâne şevk-ı fuâdı yatakda bî-dermân,
Onun ümîd-i halâsıyle ruhu pür-helecân.
Tutup hayâlini âgûş-ı iktirâbında
Gezer bütün gece etrâf-ı câme-hâbında.
Bu kim bilir ne kadar böyle ber-devâm olacak,
O yaşlı gözlerine uykular haram olacak;
Çocuk açılmayacak belki uykusundan hiç...
—Sakın, hanım, bu fena hissi etmeyin terviç;
Bakın, hava ne güzel açtı, incilâ buldu;
Deminki velvele, şiddet sükûn-pezîr oldu.
Bulur çocuk da şifâlar, olursunuz mesrur;
Hüdâ büyüktür, eder matemi mübeddel-i sûr...
Çocuk, o şimdi kavî bir civan; fakat mâder,
Zavallı, üstüne hâlâ çocuk gibi titrer.
Tevfik Fikret’ten alınan “Hasta Çocuk” başlıklı 1. örnek metnin incelenmesi
YAPI: Metinde ölçülü ve kafiyeli bir hikâye anlatımı vardır. Metinde, kişi, zaman, mekân unsurları bir olay etrafında giriş-gelişme-sonuç şeklinde anlatılmıştır.
ANLAM: Şiirde sekiz gündür ateşler içinde kıvranan bir hasta çocuğun durumu anlatılır. Hasta çocuğun yakınları, onun başında konuşmakta, çocuğun iyileşmesi için umutla beklemektedirler. Buradaki insanların, çocuğun ölüm ve hayat arasındaki durumunu izlemesi, hikâye tekniğiyle anlatılmıştır.
GERÇEKLİK: Manzumede anlatılan durumu, gerçek hayatta da yaşayabiliriz. Metinde, şiirsel gerçeklik değil, yaşanan gerçeklik anlatılmıştır. Şiirsel gerçeklikte, şiirde anlatılanlar, söylenenler, gerçek hayatta yaşanamaz. Bu metin, her ne kadar ölçülü ve kafiyeli olsa da, şiirsel gerçekliği değil, yaşanan gerçekliği anlatmaktadır.
Hasta Çocuk metninden alınmış ifadeler, düz yazıyla anlatılmaya daha müsaittir. Çünkü bu eser aslında, ölçü ve kafiyelerin kullanıldığı bir hikâye şeklidir. Ayrıca, düz yazıya çevrildiğinde daha az anlam kaybı olur. Bu metinde imge, çağrışım değeri çok yoktur.
SES: “Hasta Çocuk” şiirinde bir olay, ses akışıyla verilmektedir. Manzumelerde yaşanmış ya da yaşanabilecek olaylar, ölçülü ve kafiyeli bir şekilde anlatılır. Bu tür metinlerde estetik kaygı çok fazla ön planda değildir. Genellikle bir olayın anlatılışı, olay akışı görülür. Hikâyeden farkı, ölçülü ve kafiyeli olmasıdır.
RİTİM-AHENK: Tevfik Fikret manzumeyi, aruz ölçüsüyle yazılmıştır. Dizelerin sonunda kafiye ve redifler görülür. Şiirde aliterasyon ve asonanslar da vardır.
DİL: Metnin dili Arapça ve Farsça kelime ve tamlamalarla dolu, günümüze göre zor anlaşılır bir dildir. Metindeki sözcükler genellikle gerçek anlamda kullanılmıştır.