KOŞMA, KOŞMA NEDİR ÖRNEKLERİ, KOŞMA ÖRNEKLERİ, KOŞMA TÜRLERİ, KOŞMA TÜRLERİNE ÖRNEKLER, ŞİİRLER, TÜRKÜ KÖŞESİ,
derskonum.com'un değerli öğretmen-öğrenci-edebiyat sever takipçileri.
Her dönem olduğu gibi yeni dönemde de edebiyat haberleri, güncel eğitim haberleri, kitap cevapları,konu anlatımı,pdf ders notları ile sizlerin yanınızdayız..
Bu sayfamızda …KOŞMA ÖRNEKLERİ KOŞMA TÜRLERİNE ÖRNEKLER üzerine bir yazı paylaşacağız.
Sizde eğer bize ve tüm eğitim camiasına yardımcı olmak adına hazırladığınız yazılıları-notları-soruları-videoları paylaşmak isterseniz mail adresinden bize ulaşabilirsiniz.
İyi çalışmalar..
destek olmak için lütfen LİNK paylaşınız
doğru konum = derskonum
KOŞMA
Vara vara vardım ol kara taşa,
Hasret ettin beni kavim kardaşa,
Sebep ne gözden akan kanlı yaşa,
Bir ayrılık, bir yoksulluk, bir ölüm
Nice sultanları tahttan indirdi
Nicesinin gül benzini soldurdu
Nicelerin gelmez yola gönderdi
Bir ayrılık, bir yoksulluk, bir ölüm
Karacoğlan der ki kondum göçülmez
Acıdır ecel şerbeti içilmez
Üç derdim var birbirinden seçilmez
Bir ayrılık, bir yoksulluk, bir ölüm
Karacaoğlan
KOŞMA
Uykudan uyanmış şahin bakışlım
Dedim sarhoş musun söyledi yok yok
Ak ellerin elvan elvan kınalım
Dedim bayram mıdır söyledi yok yok
Dedim ne gülersin dedi nazımdır
Dedim kaşın mıdır dedi gözümdür
Dedim ay mı doğdu dedi yüzümdür
Dedim ver öpeyim söyledi yok yok
Dedim aydınlık var dedi aynımda
Dedim günahım çok dedi boynumda
Dedim mehtab nedir dedi koynumda
Dedim ki göreyim söyledi yok yok
Dedim vatanın mı dedi ilimdir
Dedim bülbül müdür dedi dilimdir
Dedim Nesimi Şah dedi kulumdur
Dedim satar mısın söyledi yok yok
Kul Nesimi
Eğlen güzel yaz olsun da gidelim
Bizim iller kıraçlıdır açılmaz
Yollar çamur kurusun da gidelim
Karac’oğlan der ki buna ne fayda
Hiç rağbet kalmadı yoksula bayda
Bu ayda olmazsa gelecek ayda
On bir ayın birisinde gidelim Karac’oğlan
Bu ayda olmazsa gelecek ayda
On bir ayın birisinde gidelim Karac’oğlan
Koşmalar işlediği konulara göre değişik isimler alır. BU İSİMLERE ÖRNEKLER AŞAĞIDA
a. Güzelleme: Aşk, hasret, ayrılık, doğa sevgisi gibi lirik konuları işleyen koşmalardır.
Evvel sen de yücelerden uçardın
Şimdi enginlere mi indin gönül
Derya deniz dağ taş demez aşardın
Kara menzilini aldın mı gönül
Yiğitliğim elden gitti yel gibi
Damağımda tadı kaldı bal gibi
Hoyrat eli değmiş gonca gül gibi
Bozulmuş bağlara döndün mü gönül
Karacaoğlan
b. Taşlama: Bir kişi olay ya da durumu eleştiren koşmalardır.
Ormanda büyüyen adam azgını
Çarşıda pazarda insan beğenmez
Medrese kaçkını softa bozgunu
Selam vermeğe dervişan beğenmez
Kazak Abdal
c. Koçaklama: Coşkun ve yiğitçe bir üslupla savaş ve kahramanlık konularını anlatan, savaşları tasvir eden koşmalardır.
Yiğitler silkinip ata binende
Derelerden boz kurtlara ün olur
Yiğit olan döne döne döğüşür
Kötüler kavgadan kaçar dön olur
Köroğlu
d. Ağıt: Bir kimsenin ölümü üzerine duyulan acıları anlatmak amacıyla söylenen ölü çıkan evlerde, matem toplantılarında okunup ağlanılan şiirlerdir. Ağıtlar, eski Türk sagularını hatırlatır. Ağıtların çoğu on birli hece ölçüsüyle söylenmiştir. (Anonim halk şiiri ürünü olan ağıtlar da vardır).
Can evimden vurdu felek neyleyim
Ben ağlarım çelik teller iniler
Ben almadım toprak aldı koynuna
Yârim diye bülbül diller iniler
Dadaloğlu
Güzelleme Örneği:
Çukurova bayramlığın giyerken
Çıplaklığın üzerinden soyarken
Şubat ayı kış yelini kovarken
Cennet demek sana yakışır dağlar
Çıplaklığın üzerinden soyarken
Şubat ayı kış yelini kovarken
Cennet demek sana yakışır dağlar
Ağacınız yapraklarla donanır
Taşlarınız bir birliğe inanır
Hep çiçekler bağrınızda gönenir
Pınarınız çağlar, akışır dağlar
Taşlarınız bir birliğe inanır
Hep çiçekler bağrınızda gönenir
Pınarınız çağlar, akışır dağlar
Rüzgâr eser, dallarınız atışır
Kuşlarınız birbiriyle ötüşür
Ören yerler bu bayramdan pek üşür
Sümbül niçin yaslı bakışır dağlar
Kuşlarınız birbiriyle ötüşür
Ören yerler bu bayramdan pek üşür
Sümbül niçin yaslı bakışır dağlar
Karac'oğlan, size bakar sevinir
Sevinirken kalbi yanar, göyünür
Kımıldanır hep dertleri devinir
Yas ile sevincim yıkışır dağlar
Karacaoğlan
Sevinirken kalbi yanar, göyünür
Kımıldanır hep dertleri devinir
Yas ile sevincim yıkışır dağlar
Karacaoğlan
b) Koçaklama: Yiğitçe bir anlatımla söylenen, kahramanlık ve savaş konulu koşmalardır. Bu türün en başarılı sanatçıları Köroğlu (16. yy) ve Dadaloğlu (19.yy)'dur.
Koçaklama Örneği:
Şahlar şahı divan açar
Divan gümbür gümbürlenir
Mert dayanır namert kaçar
Meydan gümbür gümbürlenir
Yiğit kendini öğende
Oklar menzili döğende
Şeş-per kalkana değende
Kalkan gümbür gümbürlenir
Oklar menzili döğende
Şeş-per kalkana değende
Kalkan gümbür gümbürlenir
Ok atılır karasından
Hak saklasın belasından
Köroğlu'nun narasından
Her yan gümbür gümbürlenir
Köroğlu
Hak saklasın belasından
Köroğlu'nun narasından
Her yan gümbür gümbürlenir
Köroğlu
c) Taşlama: Toplumun ve insanların eksik yönlerinin ele alınarak, bunların eleştirildiği koşmalardır. Aynı konunun işlendiği şiirler Divan Edebiyatı'nda hiciv, Batı edebiyatında satir, çağdaş edebiyatta yergi olarak adlandırılır. Bu türün ünlü ozanı Seyrani (19.yy)'dir.
Taşlama Örneği:
Bir vakte erdi ki bizim günümüz
Yiğit belli değil mert belli değil
Herkes yarasına derman arıyor
Deva belli değil dert belli değil
Yiğit belli değil mert belli değil
Herkes yarasına derman arıyor
Deva belli değil dert belli değil
Adalet kalmadı hep zulüm doldu
Geçti şu baharın gülleri soldu
Dünyanın gidişi acayip oldu
Koyun belli değil kurt belli değil
Geçti şu baharın gülleri soldu
Dünyanın gidişi acayip oldu
Koyun belli değil kurt belli değil
Başım ayık değil kederden yastan
Ah ettikçe duman çıkıyor baştan
Harabe yüz tuttu bezm-i gülistan
Yayla belli değil yurt belli değil
Ah ettikçe duman çıkıyor baştan
Harabe yüz tuttu bezm-i gülistan
Yayla belli değil yurt belli değil
Çark bozulmuş dünya ıslah olmuyor
Ehl-i fukaranın yüzü gülmüyor
Âşık Ruhsat dediğini bilmiyor
Yazı belli değil hat belli değil
Ruhsatî
Ehl-i fukaranın yüzü gülmüyor
Âşık Ruhsat dediğini bilmiyor
Yazı belli değil hat belli değil
Ruhsatî
d) Ağıt: Ölüm ve doğal afetler üzerine özel bir ezgiyle söylenen koşmalardır. Ölüm konulu şiirlere Sözlü Türk Edebiyatı'nda Sagu, Divan Edebiyatı'nda Mersiye adı verilir.
Koşma Örneği:
Eğer benim ile gitmek dilersen
Eğlen güzel yaz olsun da gidelim
Bizim iller kıraçlıdır aşılmaz
Yollar çamur kurusun da gidelim
Eğlen güzel yaz olsun da gidelim
Bizim iller kıraçlıdır aşılmaz
Yollar çamur kurusun da gidelim
Aşamazsın Karaman'ın ilini
Köprüsü yok geçemezsin selini
Gerdan yaylasının perçem belini
Lale, sümbül bürüsün de gidelim
Köprüsü yok geçemezsin selini
Gerdan yaylasının perçem belini
Lale, sümbül bürüsün de gidelim
Sökülsün dağların buzu sökülsün
Öne insin çöl ovaya dökülsün
Erzurum dağının karı çekilsin
Ak koyunlar yürüsün de gidelim
Öne insin çöl ovaya dökülsün
Erzurum dağının karı çekilsin
Ak koyunlar yürüsün de gidelim
Karac'oğlan der ki buna ne fayda
Hiç rağbet kalmadı yoksula bayda
Bu ayda olmazsa gelecek ayda
On bir ayın birisinde gidelim
Karacaoğlan
Hiç rağbet kalmadı yoksula bayda
Bu ayda olmazsa gelecek ayda
On bir ayın birisinde gidelim
Karacaoğlan
Çok güzel Teşekkür ederim ����
YanıtlaSilbiz teşekkür ederiz :)
YanıtlaSil