BAĞDAŞIKLIKLA İLGİLİ ANLATIM BOZUKLUKLARINA ÖRNEKLER, ANLAMLA İLGİLİ ANLATIM BOZUKLUKLARI ÖRNEKLERİ, BAĞDAŞIKLIKLA ALAKALI ANLATIM BOZUKLUKLARI, ANLATIM BOZUKLUKLARI,
BAĞDAŞIKLIK -ANLAMLA İLGİLİ ANLATIM BOZUKLUKLARI ÖRNEKLERİ
BAĞDAŞIKLIK -ANLAMLA İLGİLİ ANLATIM BOZUKLUKLARI ÖRNEKLERİ
hazırlayan: Mustafa ŞAHİN
- Gereksiz sözcük kullanımı
- Sözcüklerin yanlış anlamda kullanılması
- Sözcüklerin yapısındaki yanlışlık
- Yerinde kullanılmayan sözcük ve öğeler
- Anlamca çelişen sözcük ve ifadeler
- Deyim – atasözü yanlışları
- Gereksiz yardımcı eylem kullanımı
- Mantık hatası
- Zamir eksikliği
- Karşılaştırma hataları
- Noktalama eksikliği
· Gereksiz sözcük kullanımı
- Bu kuruluş, yetişkinlerden çok, gençlere daha
fazla hizmet etmektedir.
- Buralara ayda yılda bir seyrek olarak gelirdi.
- Tüm çıkmış olan soruların hepsi bu kitapta var.
- İşte bu yüzden dolayı sizleri buraya toplamış
bulunuyoruz.
- O her zaman kendisinden büyüklerinin karşısında
saygılı olmaya özenirdi.
- Polis, hırsızları şehrin karanlık sokaklarında
gece boyunca izleyip takip etti.
- Öğrenciler, zil çalınca hiç vakit kaybetmeden,
hemen sınıfları boşalttı.
- Emekli insanların, banka önlerinde kuyruk sırası
bekleme çilesi bitiyor.
- Öğrencilerimizin neredeyse tamamına yakını sınavı
kazanmıştı.
·
Sözcüklerin yanlış anlamda kullanılması
- “Bu, Türkiye’ye özel
bir durumdur.”
- “Korkarım ki hastanın
ölüm şansı çok yüksek.”
- “Bana yardım ederek işi kısa sürede bitirmeme
neden oldu.”
- Marmara Bölgesi’ni kaplayan bir harita çizildi.
- Sayın seyirciler, şimdi sizlere gelecek hafta
yayınlanacak programları hatırlatmaya çalışacağım.
- Bu mevkiye yükselmeme sen sebep oldun.
- Yoksulluğun etken olduğu toplumlarda suç oranı
yüksektir.
- Öğrenciler sınavda verilen sürenin kendilerine
yetişmediğini söylüyor.
- Kimyasal atıklar sayesinde çevre kirliliğinin
hızla arttığı gözleniyor.
·
Sözcüklerin yapısındaki
yanlışlık
- Kimyasal maddeler işçilerin ellerini tahrip
etmişti.
- tahriş
- Karşıdaki evlerin görünümü yerdeki su
birikintilerine yansıyordu.
- görüntüsü
- Bu büyük apartmanlar, birbirine yaklaşık
yapılmıştı.
- Yakın
- Kenan Bey manavcılık yapıyordu.
- Çevreyi çirkinletmeyelim.
·
Yerinde kullanılmayan sözcük ve öğeler
- Günümüz
teknolojisiyle yapılan silahlarla askerler daha çok ölüyor.
- Yağmurun durması üzerine yıkılan köprü tamir
edildi.
- Tecrübeli bilgisayardan anlayan bayan eleman
alınacaktır.
- Doktor olarak doğup büyüdüğü bu kasabada iki yıl
görev yaptı.
- Otobüsümüz, yoğun sis yüzünden karşıdan gelen
kamyonla çarpıştı.
- Şoförü, firma yetkilileri uykusuz yola çıkmaması
için uyarmıştı.
- Ne zaman yağmur yağsa ilk aklıma sen geliyorsun.
- Bu şehirde her Allah’ın günü trafik kazası
oluyor.
- Ünlü şair, dün gece yakalandığı hastalıktan
dolayı öldü.
- O, her yolda kalan insana yardım ederdi.
- İzinsiz inşaata girmek tehlikeli ve yasaktır.
- Vakit buldukça lisede okuyan kardeşimi ziyaret
ederdim.
- Bu sabah korkunç başım ağrıyor.
- Bu parçayı, yeni doğan halamın kızı için
çalmanızı istiyorum.
- İşçiler, patlamada kırılan büronun camlarını
değiştirmek için gelmiş.
- Toplantıda misafirlere pasta ve meyve suyu ikram
edildi.
·
Anlamca çelişen sözcük ve ifadeler
- Ahmet kesinlikle okula gitmiş olabilir.
- Babasını kulağına yüksek sesle bir şeyler
fısıldıyor.
- Çocuklar yavaşça yerinden kalkıverdi.
- Ben bu sene eminim sınavı kazanabilirim.
- Gazetelerin tabii ki olayları tarafsız bir gözle
ele alacağını sanıyorum.
- Kesinlikle hakkında söylenen şeyler onun da
kulağına gitmiş olmalı.
- Köye ulaşabilmek için patika yolda aşağı yukarı
tam iki saat yürüdük.
- Öyle zannediyorum ki yarın mutlaka gelir.
- Borsada geçen sene tam beş milyar lira civarında
kaybetmiş.
- Gönderdiğimiz paket eminim bugüne kadar elinize
geçmiş olmalı.
- Şüphesiz bu çöl sıcakları komşu ülkeleri de
etkilemiş olabilir.
·
Deyim – atasözü yanlışları
- Bizimkinin inadı geldi yine hiçbir işe elini
sürmüyor.
- Öğrencilerin hepsi kulak kabartmış dersi
dinliyordu.
- Ünlü ressamın tablosuna en iyi fiyatı ben verince
tablo üstüme kaldı.
- Ansızın karşıma çıkınca öyle korktum ki, kan
beynime sıçradı.
- Bu ne şıklık deyince Aylin hemen üstüne alındı.
- Bu koca şehirde yalnızlıktan canı sıkılıyor, içi
içine sığmıyordu.
- Yaşlı adam, kasabanın hatırı sorulur
insanlarından biriydi.
- Saatlerce yürümekten dizlerimin bağı çözüldü.
·
Aracıya zeval olmaz
·
Gereksiz yardımcı eylem kullanımı
- Arkadaşlarından kuşku etmemelisin.
- Bu yıl iyi bir tatil geçireceğimi umut ediyorum.
· Mantık hatası
- Bu lambayı elinizde, cebinizde hatta çantanızda
taşıyabilirsiniz.
- Bırakın su vermeyi, yemek bile vermediler
- Evde mumumuz ,lambamız hatta elektriğimiz bile
yoktu.
- Bu hastalık ,senin ölümüne hatta sakat kalmana
sebep olabilir.
- Bu doktor
pansuman yapmak şöyle dursun ameliyat bile yapamaz.
- Annesini değil bir gün bir ay görmese hemen
özlerdi.
- Sigara içmeye devam edersen ölürsün hatta kanser
olursun.
- Evde misafirlere ikram edecek çorbayı bırakın
yemek bile yoktu.
- Değil ekmek, pasta bile bulamadık. Bu lambayı
elinizde, cebinizde hatta çantanızda taşıyabilirsiniz.
·
Zamir eksikliği
- Dün, müzik öğretmenini gördüm.
- İstanbul’a geldiğini öğrendim.
- Bana ne söyleyeceğini biliyordum.
- Bu şekilde öleceğini hiç düşünmemişti.
- İstanbul’a geldiğini yeni öğrendim.
- Sınıfı geçip
geçmediğini çok merak ediyorum.
· Karşılaştırma hataları
- Adam, politikayla eşinden çok ilgileniyor.
- Sen onu benden çok seviyorsun.
- Balık tutmayı babasından çok seviyor.
- Bu kötü insanlara sizden çok kızıyorum.
- Onları sizden az tanıyorum.
- Sanatla bilim adamlığı farklı şeylerdir.
· Noktalama eksikliği
- Genç kızın peşinden koşuyordu.
- Yaşlı adama çakmağını uzattı.
- Küçük ağaca yaslanmıştı.
- İhtiyar memurun ne halde olduğunu görmemişti.
- Yaralı doktora kısık sesle bir şeyler söyledi.