Türkiye’nin Dünya üzerindeki konumunu belirleyen başlıca özellikler,
Türkiye'nin Dünya Üzerindeki Yeri ve Önemi Nedir
Bir ülkenin dünya üzerinde bulunduğu yere ve bu yerin, denizlere, ticaret yollarına, önemli yeraltı kaynaklarına ve ülkelere göre durumuna o ülkenin "Coğrafi Konumu" denir. Coğrafi konum, bir ülkenin sosyal, siyasi ve ekonomik yapısına büyük ölçüde etki yapar. Yurdumuz coğrafi konumu bakımından çok önemli özelliklere sahip bir ülkedir. şimdi bu konumunun özelliklerini ve sonuçlarını kısaca inceleyelim. Türkiye, bir yandan Avrupa, Asya, Afrika kıtaları arasında, diğer yandan da NATO ülkeleri, Ortadoğu ülkeleri Balkan ülkeleri vs Kafkas ülkeleri arasında yer almıştır. Onun için Türkiye, coğrafi konum olarak Dünya üzerinde siyasi, ekonomik ve askeri yönden çok önemli bir yerde bulunmaktadır. Fiziki Coğrafya ve Ekonomik Coğrafya Açısından; Türkiye, Kuzey Yarım Küre'de 36-42 derece kuzey paralelleri ile 26-45 derece doğu meridyenleri arasında bulunur. Bu durum doğusu ile batısı arasında 19 meridyenlik bir uzaklık yaratır ki, bu da 76 dakikadır.
Türkiye, Atlas Okyanusu'nun bir kolu olan Akdeniz ve onun uzantıları olan Ege Denizi, Marmara Denizi ve Karadeniz'le üç tarafından çevrilmiştir. Bu durum, Türkiye ikliminin ana karakterini belirler. Ülkemizin büyük bir bölümü Akdeniz ikliminin etkisi altındadır. Bu etki, bölgenin denize yakınlığına, dağların kıyıya uzanış biçimleri ve yüksekliğine göre farklılıklar gösterir. İklim farklılıkları yurdumuzda çok çeşitli tarım ürünlerinin yetişmesini sağlamıştır. Tüm bu özellikler Türkiye'yi dışarıdan tarım ürünü almayan, kendi kendini besleyebilen dünyanın sayılı ülkeleri arasına sokmuştur. Yurdumuzu çevreleyen denizler, deniz ulaşım ve ticaretimizi geliştirirken, uzun ve güneşli kıyılarımız da önemli turizm zenginliği sağlar. Denizlerin ve yer şekillerinin sağladığı yağış ayrıca zengin bir su ve dolayısıyla akarsu potansiyelinin doğmasına neden olmuş, bu da tarım ve elektrik enerjisi üretimimize büyük katkı sağlamıştır. Denizlerimiz ve akarsularımız, ayrıca önemli bir besin kaynağı olan su ürünleri akımından da büyük yararlar sağlar.
Türkiye eski dünya kıtalarının arasında yer alır. Bu nedenle hem Asya, hem de Avrupa ülkesidir. Tarih boyunca bu iki kıta arasında bir köprü görevi üstlenmiştir. Bugün Balkanlar'da, Kafkaslar da ve Orta Asya'da meydana gelen gelişmeler sonucu bu görevi daha da önem kazanmıştır. Ayrıca, yine Avrupa ülkeleri ile Ortadoğu ülkeleri arasında yer alır. Gelişmiş Avrupa'da sanayinin her türlü ürünü, Orta Doğu'da ise bol petrol vardır. Birbirine muhtaç bu iki ülkeler grubu arasında canlı ticareti sağlayan yolların yurdumuzdan geçmesi önemli ekonomik yararlar sağlar. Ayrıca, Türkiye kültür bakımından da bir geçiş alanı durumundadır. Ulu Önder Atatürk'ün başlattığı İnkılâplar sonucu, Cumhuriyetle beraber Ülkemiz, demokratik ve lâik yapısı, bazı kurum ve kuruluşlarıyla Avrupa'yla yakın işbirliği ve bütünleşmeye girmiştir. Orta Doğu Ülkeleri ile de ilişkisi olan Türkiye, sosyal, siyasi ve ekonomik yapısıyla Avrupa ve Orta Doğu ülkelerini birbirine yaklaştıran bir model ülke görünümündedir. Siyasi Coğrafya Açısından; İstanbul ve Çanakkale Boğazları, Karadeniz'i, Akdeniz üzerinden Atlas Okyanusu'na ve Hint Okyanusu'na bağlar. Bu nedenle Karadeniz'e kıyısı olan ülkelerin okyanuslara bağlantısı, bu boğazlarla mümkündür. Boğazların sınırlarımız içinde, kontrolümüzde olması, yurdumuza ticari, siyasî ve askeri coğrafya yönünden önemli üstünlükler sağlar. Ayrıca Türkiye, askerî ve siyasî yönden dünyanın en hareketli ve sorunlu ülkelerinin yer aldığı, Balkanlar, Kafkaslar ve Ortadoğu bölgelerinin tam ortasında bulunmaktadır. Yurdumuz devamlı karışıklıklar ve savaşlar içindeki bu bölgede bir barış ve kararlılık ülkesidir. Bu durum, Türkiye'ye uluslararası siyasette ve dünya barışının korunmasında ayrı bir önem kazandırmakta, bu ülkeler arasında çıkan savaşlarda, Türkiye'nin yardımına ihtiyaç duyulmaktadır.
1980-1988 yılları arasındaki İran-Irak savaşında; Türkiye önemli ve etkin bir rol oynamıştır. Balkanlar'da Yugoslavya'nın parçalanması ile kurulan, Türk ve müslüman Bosna-Hersek Cumhuriyeti'ne karşı yürütülen kanlı saldırıları durdurmak için Türkiye büyük çaba göstermektedir. Yine ülkemiz Ermenilerin, Azerbaycan'a saldırıları sonucunda, Azerbaycan'ın haklarını uluslararası kurumlarda savunmaktadır. K.K.T.C.' nin haklarının savunulmasında ve bağımsızlığının korunmasında da ülkemiz en büyük güvencedir.Türkiye devamlı yenilenen dünya politikası ve ekonomisinde coğrafi konumunun kendisine sağladığı rolü dikkatli ve akılcı politikalarla daha da geliştirerek bölgenin ve dünyanın saygın ülkeleri arasına girmeyi başarmıştır.
Türkiye’nin Dünya üzerindeki konumunu belirleyen başlıca özellikler
*dört tarafı denizlerle çevrili olması
*Avrupa ve Asya arasında köprü vazifesi görmesi
*Kuzey ülkeleri ile güney ülkelerini deniz yolu ile birleştiren ülke olması
*Köklü bir uygarlık tarihine sahip olması ( Hitit-Roma-Karya-Selçuklu-Osmanlı)
*Farklı kültürel coğrafyalarla komşu olması ( İran-Avrupa-Arap kültürü)
vs.
GENİŞ BİLGİ AŞAĞIDADIR.
Bir ülkenin dünya üzerinde bulunduğu yere ve bu yerin, denizlere, ticaret yollarına, önemli yeraltı kaynaklarına ve ülkelere göre durumuna o ülkenin "Coğrafi Konumu" denir. Coğrafi konum, bir ülkenin sosyal, siyasi ve ekonomik yapısına büyük ölçüde etki yapar. Yurdumuz coğrafi konumu bakımından çok önemli özelliklere sahip bir ülkedir. şimdi bu konumunun özelliklerini ve sonuçlarını kısaca inceleyelim. Türkiye, bir yandan Avrupa, Asya, Afrika kıtaları arasında, diğer yandan da NATO ülkeleri, Ortadoğu ülkeleri Balkan ülkeleri vs Kafkas ülkeleri arasında yer almıştır. Onun için Türkiye, coğrafi konum olarak Dünya üzerinde siyasi, ekonomik ve askeri yönden çok önemli bir yerde bulunmaktadır. Fiziki Coğrafya ve Ekonomik Coğrafya Açısından; Türkiye, Kuzey Yarım Küre'de 36-42 derece kuzey paralelleri ile 26-45 derece doğu meridyenleri arasında bulunur. Bu durum doğusu ile batısı arasında 19 meridyenlik bir uzaklık yaratır ki, bu da 76 dakikadır.
Türkiye, Atlas Okyanusu'nun bir kolu olan Akdeniz ve onun uzantıları olan Ege Denizi, Marmara Denizi ve Karadeniz'le üç tarafından çevrilmiştir. Bu durum, Türkiye ikliminin ana karakterini belirler. Ülkemizin büyük bir bölümü Akdeniz ikliminin etkisi altındadır. Bu etki, bölgenin denize yakınlığına, dağların kıyıya uzanış biçimleri ve yüksekliğine göre farklılıklar gösterir. İklim farklılıkları yurdumuzda çok çeşitli tarım ürünlerinin yetişmesini sağlamıştır. Tüm bu özellikler Türkiye'yi dışarıdan tarım ürünü almayan, kendi kendini besleyebilen dünyanın sayılı ülkeleri arasına sokmuştur. Yurdumuzu çevreleyen denizler, deniz ulaşım ve ticaretimizi geliştirirken, uzun ve güneşli kıyılarımız da önemli turizm zenginliği sağlar. Denizlerin ve yer şekillerinin sağladığı yağış ayrıca zengin bir su ve dolayısıyla akarsu potansiyelinin doğmasına neden olmuş, bu da tarım ve elektrik enerjisi üretimimize büyük katkı sağlamıştır. Denizlerimiz ve akarsularımız, ayrıca önemli bir besin kaynağı olan su ürünleri akımından da büyük yararlar sağlar.
Türkiye eski dünya kıtalarının arasında yer alır. Bu nedenle hem Asya, hem de Avrupa ülkesidir. Tarih boyunca bu iki kıta arasında bir köprü görevi üstlenmiştir. Bugün Balkanlar'da, Kafkaslar da ve Orta Asya'da meydana gelen gelişmeler sonucu bu görevi daha da önem kazanmıştır. Ayrıca, yine Avrupa ülkeleri ile Ortadoğu ülkeleri arasında yer alır. Gelişmiş Avrupa'da sanayinin her türlü ürünü, Orta Doğu'da ise bol petrol vardır. Birbirine muhtaç bu iki ülkeler grubu arasında canlı ticareti sağlayan yolların yurdumuzdan geçmesi önemli ekonomik yararlar sağlar. Ayrıca, Türkiye kültür bakımından da bir geçiş alanı durumundadır. Ulu Önder Atatürk'ün başlattığı İnkılâplar sonucu, Cumhuriyetle beraber Ülkemiz, demokratik ve lâik yapısı, bazı kurum ve kuruluşlarıyla Avrupa'yla yakın işbirliği ve bütünleşmeye girmiştir. Orta Doğu Ülkeleri ile de ilişkisi olan Türkiye, sosyal, siyasi ve ekonomik yapısıyla Avrupa ve Orta Doğu ülkelerini birbirine yaklaştıran bir model ülke görünümündedir. Siyasi Coğrafya Açısından; İstanbul ve Çanakkale Boğazları, Karadeniz'i, Akdeniz üzerinden Atlas Okyanusu'na ve Hint Okyanusu'na bağlar. Bu nedenle Karadeniz'e kıyısı olan ülkelerin okyanuslara bağlantısı, bu boğazlarla mümkündür. Boğazların sınırlarımız içinde, kontrolümüzde olması, yurdumuza ticari, siyasî ve askeri coğrafya yönünden önemli üstünlükler sağlar. Ayrıca Türkiye, askerî ve siyasî yönden dünyanın en hareketli ve sorunlu ülkelerinin yer aldığı, Balkanlar, Kafkaslar ve Ortadoğu bölgelerinin tam ortasında bulunmaktadır. Yurdumuz devamlı karışıklıklar ve savaşlar içindeki bu bölgede bir barış ve kararlılık ülkesidir. Bu durum, Türkiye'ye uluslararası siyasette ve dünya barışının korunmasında ayrı bir önem kazandırmakta, bu ülkeler arasında çıkan savaşlarda, Türkiye'nin yardımına ihtiyaç duyulmaktadır.
1980-1988 yılları arasındaki İran-Irak savaşında; Türkiye önemli ve etkin bir rol oynamıştır. Balkanlar'da Yugoslavya'nın parçalanması ile kurulan, Türk ve müslüman Bosna-Hersek Cumhuriyeti'ne karşı yürütülen kanlı saldırıları durdurmak için Türkiye büyük çaba göstermektedir. Yine ülkemiz Ermenilerin, Azerbaycan'a saldırıları sonucunda, Azerbaycan'ın haklarını uluslararası kurumlarda savunmaktadır. K.K.T.C.' nin haklarının savunulmasında ve bağımsızlığının korunmasında da ülkemiz en büyük güvencedir.Türkiye devamlı yenilenen dünya politikası ve ekonomisinde coğrafi konumunun kendisine sağladığı rolü dikkatli ve akılcı politikalarla daha da geliştirerek bölgenin ve dünyanın saygın ülkeleri arasına girmeyi başarmıştır.