11.SINIF TÜRK EDEBİYATI KİTAP CEVAPLARI LİDER YAYINCILIK
11.SINIF TÜRK EDEBİYATI KİTAP CEVAPLARI LİDER YAYINCILIK 2017-2018, 11.SINIF TÜRK EDEBİYATI LİDER YAYINCILIK SAYFA 97, 2017 2018 11.SINIF TÜRK EDEBİYATI LİDER YAYINCILIK,
DEĞERLİ derskonum.com TAKİPÇİLERİ
KİTABIN CEVAPLARINI OKUL DERSLERİNE PARALEL ŞEKİLDE YAYINLAMAKTAYIZ.
EĞER ACİL DURUM VARSA YORUM KISMINA YAZINIZ 😁
11.SINIF TÜRK EDEBİYATI KİTAP CEVAPLARI LİDER YAYINCILIK SAYFA 97
................
Şinasi’nin açmış olduğu bu yolda ilerleyen Recaizade Mahmut Ekrem “Takdir-i Elhan”da “...Her mevzun ve mukaffâ lakırdı şiir lazım gelmez. Her şiir mevzun ve mukaffa bulunmak iktiza etmediği gibi” diyerek hem fikirleriyle hem de “Nağme-i Seher” (1871), “Zemzeme”ler (1885) gibi eserleriyle edebiyatımızda Halit Ziya’ya gelinceye kadar mensur şiir türünün olgunlaşmasına çok mühim katkılarda bulunmuştur.
Bununla beraber Namık Kemal’in “İntibah” (1876), Abdülhak Hamit’in “Makber Mukaddimesi” (1887), Mustafa Reşit’in “Gözyaşları” (1881) gibi bazı eserleri de mensur şiir türünün gelişmesinde katkıları olan eserler arasında sayılagelmiştir.
Ferhat ASLAN
...
Şinasi’nin açmış olduğu bu yolda ilerleyen Recaizade Mahmut Ekrem “Takdir-i Elhan”da “...Her mevzun ve mukaffâ lakırdı şiir lazım gelmez. Her şiir mevzun ve mukaffa bulunmak iktiza etmediği gibi” diyerek hem fikirleriyle hem de “Nağme-i Seher” (1871), “Zemzeme”ler (1885) gibi eserleriyle edebiyatımızda Halit Ziya’ya gelinceye kadar mensur şiir türünün olgunlaşmasına çok mühim katkılarda bulunmuştur.
Bununla beraber Namık Kemal’in “İntibah” (1876), Abdülhak Hamit’in “Makber Mukaddimesi” (1887), Mustafa Reşit’in “Gözyaşları” (1881) gibi bazı eserleri de mensur şiir türünün gelişmesinde katkıları olan eserler arasında sayılagelmiştir.
Ferhat ASLAN
1. Okuduğunuz metinlerden hareketle mensur şiir hakkında çıkarımlarda bulununuz.
*düz yazı şeklinde yazılır.
*ahenk ögeleri vardır
*Fransa kaynaklıdır
*Servet-i fünun'da ilk örnekleri verilmiştir.
*Duyguların ifadesi için kullanılan edebi bir türdür..
2. Şiir ile mensur şiir arasındaki farklılıkları söyleyiniz.
“Mensur Şiir” ile “Şiir” arasındaki benzerlik ya da farklılıklar nelerdir?
Benzerlikler:
* Mensur şiirin, şiirle birtakım benzer yönleri vardır. Her iki türde de ahenk önemlidir. Kelimeler bir ahenk oluşturacak biçimde seçilir ve dizilir.
*Her iki türde de şairane, duygusal konular işlenir; temalar benzerdir. Dil ve üslup yönünden benzerlik vardır; dilin doğru ve güzel kullanımı iki türde de önemlidir. Edebi sanatlar her iki türde de kullanılabilir. Şiirde kafiye vardır, mensur şiirde de iç kafiyeler olabilir.
Farklılıklar:
Mensur şiirde vezin (ölçü), kafiye, dize (mısra) yoktur. Şiirde dörtlük, beyit, bent gibi nazım birimleri vardır; mensur şiirde böyle birimler yoktur.
3. Sizce şiir bir olayı dile getirebilir mi? Niçin
Tabiki getirebilir.. Mesneviler,destanlar buna en güzel örnektir..
Hatta bu türün bir adı bile vardır.. "Dramatik şiir"
BİR ÖRNEK VERELİM
Leyla
(Yahya Kemal Beyatlı)
Gece, Leyla’yı ayin on dördü,
Koyda, tenha, yıkanırken gördü.
“Kız, vücudun ne güzel böyle açık!..
Kız, yakından göreyim sahile çık!..”
Baktı etrafına ürkek, ürkek
Dedi; tenhada bu ses ne olsa gerek?..
“Kız vücudun sari güller gibi ter!.
çık sudan kendini üryan göster!.”
Aranırken ayin ölgün sesini
Soğuk ay öptü beyaz ensesini.
Sardı her uzvunu bir ince sizi.
Bu öpüş gül gibi soldurdu kızı,
Soldu, günden güne sessiz soldu.
Dediler hep “kıza bir hal oldu!”
Ta.. içinden geliyor hıçkırığı,
Kalbinin vardı derin bir kırığı,
Gece, Leyla’yı ayin on dördü,
Koyda, tenha, yıkanırken gördü.
“Kız, vücudun ne güzel böyle açık!..
Kız, yakından göreyim sahile çık!..”
Baktı etrafına ürkek, ürkek
Dedi; tenhada bu ses ne olsa gerek?..
“Kız vücudun sari güller gibi ter!.
çık sudan kendini üryan göster!.”
Aranırken ayin ölgün sesini
Soğuk ay öptü beyaz ensesini.
Sardı her uzvunu bir ince sizi.
Bu öpüş gül gibi soldurdu kızı,
Soldu, günden güne sessiz soldu.
Dediler hep “kıza bir hal oldu!”
Ta.. içinden geliyor hıçkırığı,
Kalbinin vardı derin bir kırığı,
Yattı, bir ses duyuyormuş gibi lal,
Yattı, aylarca devam etti bu hal.
Simdi sirasira, aksam hüzünü,
Böyle yastıkta görenler yüzünü,
Avuturlarken uzun sözlerle,
O susup Baktı derin gözlerle.
Evi rüzgar gibi bir sır gezdi,
Herkes endişeli, bir şeyi sezdi,
Bir sabah söyledi son sözlerini,
Yumdu dünyaya ela gözlerini.
Koptu evden acı bir vaveyla,
Odalar inledi Leyla – Leyla!.
Geldi köy kızları el bağladılar,
Diz çöküp ağladılar, ağladılar,
Nice günler bu saadetli ölüm;
Oldu çok kimseye bir gizli düğüm.
Nice günler bakarak dalgalara
Dediler “Leyla uğradı nazarca..”
Yattı, aylarca devam etti bu hal.
Simdi sirasira, aksam hüzünü,
Böyle yastıkta görenler yüzünü,
Avuturlarken uzun sözlerle,
O susup Baktı derin gözlerle.
Evi rüzgar gibi bir sır gezdi,
Herkes endişeli, bir şeyi sezdi,
Bir sabah söyledi son sözlerini,
Yumdu dünyaya ela gözlerini.
Koptu evden acı bir vaveyla,
Odalar inledi Leyla – Leyla!.
Geldi köy kızları el bağladılar,
Diz çöküp ağladılar, ağladılar,
Nice günler bu saadetli ölüm;
Oldu çok kimseye bir gizli düğüm.
Nice günler bakarak dalgalara
Dediler “Leyla uğradı nazarca..”