PSİKOLOJİ DERS NOTLARI,ZEKA VE KİŞİLİK Ders Notları,ZEKA VE KİŞİLİK Konu Anlatımı PDF, ZEKA VE KİŞİLİK, PSİKOLOJİ DERS NOTLARI, PSİKOLOJİ ZEKA VE KİŞİLİK, PSİKOLOJİ DERS NOTLARI,KONU ANLATIMI PDF İNDİR,PSİKOLOJİ DERS NOTLARI,KONU ANLATIMI PDF İNDİR,PSİKOLOJİ DERS NOTLARI PDF İNDİR, PSİKOLOJİ KONU ANLATIMI, PSİKOLOJİ NOTLARI, 11.SINIF PSİKOLOJİ DERS NOTLARI,10.SINIF PSİKOLOJİ DERS NOTLARI,
Zekayı açıklayıcı kuramlar
Zekanın ölçülmesi
Zeka bölümü,bir kişinin aynı yaşta olan diğer kişilerle karşılaştırılmasını sağlayarak,kişinin norm grubu içindeki yerini belirtir.
Zeka Bölümü Z.B.(lQ)=Z.Y./T.Y.x100 formülüyle hesaplanır.
ZY:zeka yaşı TY: takvim yaşı
Zeka testleri her yaş için sabit sayıdan oluşur. Bu sabit sayı 12 aya bölünebilecek sayıdır. 2.3.4.6 gibi. Testteki sorular her yaş için 3 soru ise bu sabit sayı 4 ayı temsil eder. Her yaş için 2 soru belirlenmiş ise bu sabit sayı 6 ayı temsil eder.
Takvim yaşı, bireyin yaşının 12 aya çarpımıdır.
Zeka yaşı testteki sorulara verdiği doğru cevap sayısının, sabit sayının temsil ettiği aya çarpımıdır.
KİŞİLİK
Kişilik: bireyin iç ve dış çevresi ile kurduğu, kendine özgü, sürekli, tutarlı ve yapılanmış ilişkiler bütünüdür.
Kişiliğin iki yönü vardır. Bunlar
Mizaç(huy): genetik olarak aktarılan doğuştan gelen kişiliğin değişmeyen bölümü
Karakter: kişiliğin toplum tarafından kazandırılan yönüdür. Toplumun değer yargılarına göre şekillenir ve değişir.
TÜM PSİKOLOJİ KONULARI İÇİN TIKLAA
👇KONU ANLATIMI
ZEKA VE KİŞİLİK
ZEKA
kişinin yeni durum, engel ve sorunlar karşısında deneyimlerinden ve öğrendiklerinden yararlanarak o an için gerekeni yapması, uyumunu sağlayabilmesi, yeni çözümler bulabilmesi yeteneğidir. Problem çözebilme yeteneğidir.
zeka-akıl farkı:
akıl; kavramlar arasında ilişkileri kurar, bilinen yargılardan bilinmeyenleri çıkarır.
zeka ise , uygun zamanda doğru tepkilerin çıkmasını sağlar.
zeka akıl ilişkisi:
akıl, koşullara uyumun çözümünü yaptığı için tüm zihinsel faaliyetlerin denetleyicisidir. bellekte bilgiler kodlanır, saklanır, gerektiğinde yeniden canlandırılır. zekanın işlevini yerine getirmesinde kaynaklık eder.
ZEKA
kişinin yeni durum, engel ve sorunlar karşısında deneyimlerinden ve öğrendiklerinden yararlanarak o an için gerekeni yapması, uyumunu sağlayabilmesi, yeni çözümler bulabilmesi yeteneğidir. Problem çözebilme yeteneğidir.
zeka-akıl farkı:
akıl; kavramlar arasında ilişkileri kurar, bilinen yargılardan bilinmeyenleri çıkarır.
zeka ise , uygun zamanda doğru tepkilerin çıkmasını sağlar.
zeka akıl ilişkisi:
akıl, koşullara uyumun çözümünü yaptığı için tüm zihinsel faaliyetlerin denetleyicisidir. bellekte bilgiler kodlanır, saklanır, gerektiğinde yeniden canlandırılır. zekanın işlevini yerine getirmesinde kaynaklık eder.
zekanın sınıflandırılması:
zeka genel hatlarıyla Thorndike tarafından üç ana farklılık çerçevesinde sınıflandırılmıştır;
1-soyut zeka:sembol kullanarak düşünme yeteneğidir.çocuklukta pek kendini göstermeyen bu zeka,12 yaş ve sonrasında ağırlıklı olarak kendini gösterir.
matematik kavramlarını kullanmak,matematiksel ilişkileri kurmak soyut zeka işidir.romancı,şair,besteci soyut zekasını kullanır.
2-mekanik(somut)zeka:araç-gereç ve makineleri yapıp kullanmada kendini gösterir.çocukluk yıllarında kendini göstermeye başlayan bu zeka,bozulan bir oyuncağı tamir ederken,yap-boz türü oyuncaklarla uğraşırken yoğun biçimde kullanılır.
3-sosyal zeka:toplumsal çevreye uyum sağlamada,insanlarla iyi ilişkiler kurmada kendini gösterir. politikacılık,avukatlık,öğretmenlik,pazarlamacılık
zeka genel hatlarıyla Thorndike tarafından üç ana farklılık çerçevesinde sınıflandırılmıştır;
1-soyut zeka:sembol kullanarak düşünme yeteneğidir.çocuklukta pek kendini göstermeyen bu zeka,12 yaş ve sonrasında ağırlıklı olarak kendini gösterir.
matematik kavramlarını kullanmak,matematiksel ilişkileri kurmak soyut zeka işidir.romancı,şair,besteci soyut zekasını kullanır.
2-mekanik(somut)zeka:araç-gereç ve makineleri yapıp kullanmada kendini gösterir.çocukluk yıllarında kendini göstermeye başlayan bu zeka,bozulan bir oyuncağı tamir ederken,yap-boz türü oyuncaklarla uğraşırken yoğun biçimde kullanılır.
3-sosyal zeka:toplumsal çevreye uyum sağlamada,insanlarla iyi ilişkiler kurmada kendini gösterir. politikacılık,avukatlık,öğretmenlik,pazarlamacılık
Zekayı açıklayıcı kuramlar
a. yapısal kuramlar: zekanın nasıl bir yapıya sahip olduğunu açıklamaya çalışan kuramlara yapısal kuramlar denir.
1-tek etmen kuramı: bu kurama göre zekanın yapısı bir tek genel yetenekten oluşmuştur. Herhangi bir alanda başarılı olan birey diğer alanlarda da başarılı olur.
2-çift etmen kuramı:spearman tarafından savunulan bu görüşe göre zeka, bir genel yetenek ile çok sayıda özel yeteneğin kullanılmasından oluşur.spearmana göre genel yetenek soyut düşünebilme yeteneğidir..özel yetenekler ise spor, müzik, resim, imgeleme, betimleme gibi alanlarda kendini gösterir.
3-çok etmen kuramı:zekayı,pek çok etmenin biçimlendirdiğini savunan psikologların görüşüdür.zekayı bir çok özel yeteneğin oluşturduğunu kabul ederler.
Thorndike zekayı soyut,mekanik ve sosyal zeka olarak üç etmenle açıklamıştı. Thurstone’da ,zekayı çok sayıda yeteneğin karışımı olarak nitelendirir.
1-tek etmen kuramı: bu kurama göre zekanın yapısı bir tek genel yetenekten oluşmuştur. Herhangi bir alanda başarılı olan birey diğer alanlarda da başarılı olur.
2-çift etmen kuramı:spearman tarafından savunulan bu görüşe göre zeka, bir genel yetenek ile çok sayıda özel yeteneğin kullanılmasından oluşur.spearmana göre genel yetenek soyut düşünebilme yeteneğidir..özel yetenekler ise spor, müzik, resim, imgeleme, betimleme gibi alanlarda kendini gösterir.
3-çok etmen kuramı:zekayı,pek çok etmenin biçimlendirdiğini savunan psikologların görüşüdür.zekayı bir çok özel yeteneğin oluşturduğunu kabul ederler.
Thorndike zekayı soyut,mekanik ve sosyal zeka olarak üç etmenle açıklamıştı. Thurstone’da ,zekayı çok sayıda yeteneğin karışımı olarak nitelendirir.
Thurstone’a göre zekayı biçimlendiren özel yetenekler şunlardır:
a)Sözel Anlayış;Sözcükleri tanıma,sözel benzerlikleri bulma,okuduğunu anlama.
b)Sözel Akıcılık;Konuşurken ve yazarken uygun sözcük ve anlatmaları çabuk bulabilme.
c)Sayısal Etmen;Basit matematik işlemleri çabuk ve doğru yapabilme .
d)Mekan (uzay) ilişkilerini kavrayabilme;Nesnelerin uzaydaki durum ve değişimlerini kavrama.
e)Bellek;Geçmişte öğrenilen konularla,yeni durumlar arasında ilişki kurabilme,çağrışımlı düşünme.
f)Algısal Hız; nesne ve olayların ayrıntılarını görebilme benzerlik ve farklılıklarını kavrama.
a)Sözel Anlayış;Sözcükleri tanıma,sözel benzerlikleri bulma,okuduğunu anlama.
b)Sözel Akıcılık;Konuşurken ve yazarken uygun sözcük ve anlatmaları çabuk bulabilme.
c)Sayısal Etmen;Basit matematik işlemleri çabuk ve doğru yapabilme .
d)Mekan (uzay) ilişkilerini kavrayabilme;Nesnelerin uzaydaki durum ve değişimlerini kavrama.
e)Bellek;Geçmişte öğrenilen konularla,yeni durumlar arasında ilişki kurabilme,çağrışımlı düşünme.
f)Algısal Hız; nesne ve olayların ayrıntılarını görebilme benzerlik ve farklılıklarını kavrama.
b-bilgi işlemleme kuramı: Bu kuram zihinsel gelişimi ve bu gelişim aşamalarında çocuğun neleri yapabileceğini açıklayan kuramdır.Jean Piaget’in geliştirdiği bu kuram,çocuğun zihinsel gelişimini dört aşamada inceler.
Piaget’a göre zihin dört evreden geçerek olgunluk düzeyine erişir.
1-Duyusal-devimsel evre:çocuğun doğuştan gelen fiziksel refleksleri tanıyıp geliştirdiği dönemdir.
2-İşlem öncesi evre:Yaklaşık 6-7 yaşına kadar süren bu evrede nesnelerle bunlara bağlı değişmeleri bütün olarak algılar.Bu dönemde nesneler sözcüklerle temsil edilmeye başlanır.
3-İşlem evresi:7-12 yaşlarına kadar süren bu evrede nesnelerle değişmeleri ayırt eder.Eşitlik,madde,hacim,alan,zaman,sayı kavramları kavranabilir.
4-Soyut (formel) işlemler evresi:12 yaştan sonrası evredir.Birey artık soyut düşünebilir,sosyal ilişkileri kavrayabilir.Düşünme yeteneği düzenlilik kazanır.
Piaget’a göre zihin dört evreden geçerek olgunluk düzeyine erişir.
1-Duyusal-devimsel evre:çocuğun doğuştan gelen fiziksel refleksleri tanıyıp geliştirdiği dönemdir.
2-İşlem öncesi evre:Yaklaşık 6-7 yaşına kadar süren bu evrede nesnelerle bunlara bağlı değişmeleri bütün olarak algılar.Bu dönemde nesneler sözcüklerle temsil edilmeye başlanır.
3-İşlem evresi:7-12 yaşlarına kadar süren bu evrede nesnelerle değişmeleri ayırt eder.Eşitlik,madde,hacim,alan,zaman,sayı kavramları kavranabilir.
4-Soyut (formel) işlemler evresi:12 yaştan sonrası evredir.Birey artık soyut düşünebilir,sosyal ilişkileri kavrayabilir.Düşünme yeteneği düzenlilik kazanır.
Zekanın oluşmasında kalıtım ve çevre ilişkisi:
Zekayı belirleyen iki temel etken vardır.Bunlar kalıtım ve çevredir. zekanın gelişebilme sınırları kalıtımla belirlenir. Kalıtımla getirilen bu potansiyel iyi çevre koşullarında geliştirilebilir. Ancak uygun çevre koşulları zekanın sınırlarını değiştiremez. iyi çevre koşulları kalıtımla getirilen potansiyelin en verimli bir şekilde geliştirilmesini sağlayabilir.
kalıtımla getirilen potansiyel eğer iyi bir çevre ortamında (eğitim,sağlık ve sosyal yönden) geliştirilmez ise zeka seviyesi açısından tek başına yeterli olmamaktadır.
Kalıtım,zekanın ve duyu organlarının düzeyini belirlemede belki daha önemlidir; çevre ise inançların,alışkanlıkların,tutumların yani kişiliğin belirlenmesinde daha etkilidir
Bireyin zekası genellikle 18-20 yaşlarına kadar artar.30 yaşlarından sonra bazı alanlarda düşüş belirir.
Zekayı belirleyen iki temel etken vardır.Bunlar kalıtım ve çevredir. zekanın gelişebilme sınırları kalıtımla belirlenir. Kalıtımla getirilen bu potansiyel iyi çevre koşullarında geliştirilebilir. Ancak uygun çevre koşulları zekanın sınırlarını değiştiremez. iyi çevre koşulları kalıtımla getirilen potansiyelin en verimli bir şekilde geliştirilmesini sağlayabilir.
kalıtımla getirilen potansiyel eğer iyi bir çevre ortamında (eğitim,sağlık ve sosyal yönden) geliştirilmez ise zeka seviyesi açısından tek başına yeterli olmamaktadır.
Kalıtım,zekanın ve duyu organlarının düzeyini belirlemede belki daha önemlidir; çevre ise inançların,alışkanlıkların,tutumların yani kişiliğin belirlenmesinde daha etkilidir
Bireyin zekası genellikle 18-20 yaşlarına kadar artar.30 yaşlarından sonra bazı alanlarda düşüş belirir.
Zekanın ölçülmesi
Zeka bölümü,bir kişinin aynı yaşta olan diğer kişilerle karşılaştırılmasını sağlayarak,kişinin norm grubu içindeki yerini belirtir.
Zeka Bölümü Z.B.(lQ)=Z.Y./T.Y.x100 formülüyle hesaplanır.
ZY:zeka yaşı TY: takvim yaşı
Zeka testleri her yaş için sabit sayıdan oluşur. Bu sabit sayı 12 aya bölünebilecek sayıdır. 2.3.4.6 gibi. Testteki sorular her yaş için 3 soru ise bu sabit sayı 4 ayı temsil eder. Her yaş için 2 soru belirlenmiş ise bu sabit sayı 6 ayı temsil eder.
Takvim yaşı, bireyin yaşının 12 aya çarpımıdır.
Zeka yaşı testteki sorulara verdiği doğru cevap sayısının, sabit sayının temsil ettiği aya çarpımıdır.
Zeka Bölümlerinin Dağılımı şu şekildedir:
0 – 24 idiot(aptal)
25 – 49 embesil (budala)
50 – 69 moron (ahmak)
70 – 79 düşük zekalı
80 – 89 tutuk zekalı
90 - 109 Normal
110-119 ileri zekalı
120-129 Üstün zekalı
130-139 çok üstün zekalı
140 - ++ Deha
0 – 24 idiot(aptal)
25 – 49 embesil (budala)
50 – 69 moron (ahmak)
70 – 79 düşük zekalı
80 – 89 tutuk zekalı
90 - 109 Normal
110-119 ileri zekalı
120-129 Üstün zekalı
130-139 çok üstün zekalı
140 - ++ Deha
TEST:Bireylerin başarı,kişilik ve yeteneklerini değerlendirmek ve karşılaştırmak için kullanılan bir yöntemdir.
İlk zeka testi,1905 yılında Fransız psikologlardan Alfred Binet ile Teodor Simon tarafından Binet-Simon zeka ölçeği adı altında yayımlanmıştır.Bu test 2-14 yaşları arasındaki çocuklara uygulanan sözel yeteneklerin ölçülmesine ağırlık veren bir testtir.
1-Uygulanış biçimine göre; *Bireysel testler *Grup testleri:
2-Cevaplandırma biçimine göre; *Sözlü testler *Yazılı testler *Performans testleri:Bir eylem yapılarak cevaplandırılan testlerdir.
İlk zeka testi,1905 yılında Fransız psikologlardan Alfred Binet ile Teodor Simon tarafından Binet-Simon zeka ölçeği adı altında yayımlanmıştır.Bu test 2-14 yaşları arasındaki çocuklara uygulanan sözel yeteneklerin ölçülmesine ağırlık veren bir testtir.
1-Uygulanış biçimine göre; *Bireysel testler *Grup testleri:
2-Cevaplandırma biçimine göre; *Sözlü testler *Yazılı testler *Performans testleri:Bir eylem yapılarak cevaplandırılan testlerdir.
Zeka testlerinin değerlendirilmesi
Norm: testin geliştirilme aşamasında bireylere uygulanması sonucunda elde edilen ortalama yada standarda norm denir. testteki ortalama doğru cevaplanan soru sayısı normu verir. Bu norma göre testin uygulandığı insanların zeka seviyesi belirlenir.
Güvenirlik:Aynı testin ve ya eşdeğerinin aynı kişi ya da grup üzerine yeniden uygulandığında,yaklaşık aynı değeri vermesidir.
Geçerlilik:Testin neyi ölçmek için hazırlanmışsa onu ölmesi gerekir.
Norm: testin geliştirilme aşamasında bireylere uygulanması sonucunda elde edilen ortalama yada standarda norm denir. testteki ortalama doğru cevaplanan soru sayısı normu verir. Bu norma göre testin uygulandığı insanların zeka seviyesi belirlenir.
Güvenirlik:Aynı testin ve ya eşdeğerinin aynı kişi ya da grup üzerine yeniden uygulandığında,yaklaşık aynı değeri vermesidir.
Geçerlilik:Testin neyi ölçmek için hazırlanmışsa onu ölmesi gerekir.
İyi bir zeka testinin özellikleri
1- Testin Normları oluşturulmalı
2- Güvenirliği yüksek olmalı:.
3- Geçerliliği olmalı
4- Standardizasyon yapılmış olmalı Testler mesleki yeterliliği olan uzman kişilerce uygulanmalı, uygulamada yönerge,zaman sınırlaması gibi koşullar değişmeden aynı biçimde uygulanmalıdır.Ayrıca testin kültürel standardizasyonu yapılmalıdır. farklı bir kültürde uygulanacağı zaman,o kültürün unsurlarına uyarlanmalıdır.
1- Testin Normları oluşturulmalı
2- Güvenirliği yüksek olmalı:.
3- Geçerliliği olmalı
4- Standardizasyon yapılmış olmalı Testler mesleki yeterliliği olan uzman kişilerce uygulanmalı, uygulamada yönerge,zaman sınırlaması gibi koşullar değişmeden aynı biçimde uygulanmalıdır.Ayrıca testin kültürel standardizasyonu yapılmalıdır. farklı bir kültürde uygulanacağı zaman,o kültürün unsurlarına uyarlanmalıdır.
Zeka yönünden özel gruplar
1-Zeka Geriliği:Zeka Bölümleri düşük olan bireylere geri zekalı denilmektedir.Zeka geriliğinin nedenleri;kalıtım ve (beyin zedelenmesi,doğum öncesi annenin geçirdiği hastalıklar gibi) diğer hastalıklardır. Zeka özürlüler üçe ayrılır:
a)İdiot:(Z.B. 0-24) Sürekli bakıma muhtaç olan zeka özürlülerdir.Bunlar ortalama olarak 2 yaşındaki bir çocuğun zeka düzeyini geçemezler.Sürekli bakıma muhtaçtırlar.
b)Embesil:(Z.B.025-49) Eğitilebilir zeka özürlülerdir.Öğretilirse basit işler yapabilirler.Tarlada çalışmak,bulaşık yıkamak v.b. Sorumluluk duygusundan yoksundurlar.
c)Moron: (Z.B. 50-69) Eğitilebilir ve Öğretilebilir zeka özürlülerdir.Erişkinlerinin zeka düzeyi 9-10 yaşındaki bir çocuğunki gibidir.Tüm zeka özürlü olanların yaklaşık %85 i morondur.
2-Üstün Zekalılık:Zeka bölümü yüksek olan bireylere üstün zekalı denilmektedir.Her alanda her zaman üstün başarı gösterirler.
1-Zeka Geriliği:Zeka Bölümleri düşük olan bireylere geri zekalı denilmektedir.Zeka geriliğinin nedenleri;kalıtım ve (beyin zedelenmesi,doğum öncesi annenin geçirdiği hastalıklar gibi) diğer hastalıklardır. Zeka özürlüler üçe ayrılır:
a)İdiot:(Z.B. 0-24) Sürekli bakıma muhtaç olan zeka özürlülerdir.Bunlar ortalama olarak 2 yaşındaki bir çocuğun zeka düzeyini geçemezler.Sürekli bakıma muhtaçtırlar.
b)Embesil:(Z.B.025-49) Eğitilebilir zeka özürlülerdir.Öğretilirse basit işler yapabilirler.Tarlada çalışmak,bulaşık yıkamak v.b. Sorumluluk duygusundan yoksundurlar.
c)Moron: (Z.B. 50-69) Eğitilebilir ve Öğretilebilir zeka özürlülerdir.Erişkinlerinin zeka düzeyi 9-10 yaşındaki bir çocuğunki gibidir.Tüm zeka özürlü olanların yaklaşık %85 i morondur.
2-Üstün Zekalılık:Zeka bölümü yüksek olan bireylere üstün zekalı denilmektedir.Her alanda her zaman üstün başarı gösterirler.
Özel yetenekler:
Yetenek bireyin zihinsel ve bedensel alanlarda iş başarabilme gücüdür.İnsanlar arasında yetenek bakımından farklılıklar vardır.Psikolojide özel yeteneklerin tespiti mesleğe yöneltme ve mesleğe seçme açısından önem taşır.
Yetenek bireyin zihinsel ve bedensel alanlarda iş başarabilme gücüdür.İnsanlar arasında yetenek bakımından farklılıklar vardır.Psikolojide özel yeteneklerin tespiti mesleğe yöneltme ve mesleğe seçme açısından önem taşır.
Yaratıcı düşünme:
Yaratıcı düşünme yeni düşünceler,buluşlar,araçlar ve yapıtlar oluşturmaya yöneltilmiş düşünmedir.Kendini daha çok bilim, teknik ve güzel sanatlarda gösterir.
Yaratıcı düşünme yeni düşünceler,buluşlar,araçlar ve yapıtlar oluşturmaya yöneltilmiş düşünmedir.Kendini daha çok bilim, teknik ve güzel sanatlarda gösterir.
KİŞİLİK
Kişilik: bireyin iç ve dış çevresi ile kurduğu, kendine özgü, sürekli, tutarlı ve yapılanmış ilişkiler bütünüdür.
Kişiliğin iki yönü vardır. Bunlar
Mizaç(huy): genetik olarak aktarılan doğuştan gelen kişiliğin değişmeyen bölümü
Karakter: kişiliğin toplum tarafından kazandırılan yönüdür. Toplumun değer yargılarına göre şekillenir ve değişir.
Kişiliği açıklayan kuramlar:
1.temel eğilim kuramı: bu kuram, bireyin doğuştan getirdiği fiziksel yapısı ile kişiliği arasında ilişki olduğunu savunur. Bu kuram bedensel yapının kişiliği etkilediğini ileri sürer. Ör: kısa boylu şişman kişilerin depresyona yatkın olduğunu söylerler. Bu kuramı temel alan bazı bilim adamları beden yapılarına göre kişilik tipleri belirlemişlerdir. Bunlar:
-endomorfi: şişman, kısa bedene sahip, rahatı zevki yemeği ve sosyal ilişkileri seven insan tipi
-mezomorfi: yapılı kasları gelişmiş bedene sahip olan hareketli, atılgan dışadönük insan tipi.
-ektomorfi : narin, ince uzun beden yapısına sahip, duygusal içedönük sakin insan tipi.
1.temel eğilim kuramı: bu kuram, bireyin doğuştan getirdiği fiziksel yapısı ile kişiliği arasında ilişki olduğunu savunur. Bu kuram bedensel yapının kişiliği etkilediğini ileri sürer. Ör: kısa boylu şişman kişilerin depresyona yatkın olduğunu söylerler. Bu kuramı temel alan bazı bilim adamları beden yapılarına göre kişilik tipleri belirlemişlerdir. Bunlar:
-endomorfi: şişman, kısa bedene sahip, rahatı zevki yemeği ve sosyal ilişkileri seven insan tipi
-mezomorfi: yapılı kasları gelişmiş bedene sahip olan hareketli, atılgan dışadönük insan tipi.
-ektomorfi : narin, ince uzun beden yapısına sahip, duygusal içedönük sakin insan tipi.
Kretschmer in yaptığı ayrıma göre:
-piknik tip: geniş gövdeli, kısa kol ve bacaklı, şişmanlama eğilimindeki kişiler. Manik-depresif psikoza yatkın.
-astenik tip: ince uzun gövde, uzun kol ve bacaklar, kilo almama eğilimli. Şizofreniye yatkın.
-atletik tip: geniş omuzlu, dar kalçalı olanlar. Ruh hastalıkları daha az görülür.
-displastik tip: üstteki üç tipin hiçbirine benzemeyen, karışık beden özellikleri gösterenler.
-piknik tip: geniş gövdeli, kısa kol ve bacaklı, şişmanlama eğilimindeki kişiler. Manik-depresif psikoza yatkın.
-astenik tip: ince uzun gövde, uzun kol ve bacaklar, kilo almama eğilimli. Şizofreniye yatkın.
-atletik tip: geniş omuzlu, dar kalçalı olanlar. Ruh hastalıkları daha az görülür.
-displastik tip: üstteki üç tipin hiçbirine benzemeyen, karışık beden özellikleri gösterenler.
2.Psikodinamik kuram: kuramın kurucusu Sigmund Freud dur. bu kurama göre kişilik üç kısımdan oluşur, bu kısımların birbirleri arasındaki ilişki kişiliği oluşturur. Bu kısımlar:
*id (alt benlik): ilkel dürtü ve isteklerin bulunduğu kısımdır. Bu bölümde insanın yaşaması için gerekli biyolojik ihtiyaçlar ön plandadır. Bencillik, zevk, haz esasına göre çalışır.
*Ego(benlik): kişiliğin dengeleyici yanıdır. Kişiliğin yönetici kısmıdır. İd ile süper ego arasında dengeyi sağlayan, kişiliğin akılcı, mantıklı, gerçekçi olan kısmıdır.
*süper ego: kişiliğin ahlaklı olana yönelen kısmıdır. İd den gelen isteklerin toplumsal değerlere uygunluğunu denetler.
*id (alt benlik): ilkel dürtü ve isteklerin bulunduğu kısımdır. Bu bölümde insanın yaşaması için gerekli biyolojik ihtiyaçlar ön plandadır. Bencillik, zevk, haz esasına göre çalışır.
*Ego(benlik): kişiliğin dengeleyici yanıdır. Kişiliğin yönetici kısmıdır. İd ile süper ego arasında dengeyi sağlayan, kişiliğin akılcı, mantıklı, gerçekçi olan kısmıdır.
*süper ego: kişiliğin ahlaklı olana yönelen kısmıdır. İd den gelen isteklerin toplumsal değerlere uygunluğunu denetler.
Bu kurama göre kişiliğin oluşmasını sağlayan bu kısımların kendi aralarındaki ilişki ve baskınlığıdır. Örneğin. Süper egosu baskın olan kişi içekapanık veya yardımsever olurken, id’i baskın olan kişi bencil, kötü ve zevke düşkün olur.
3. Öğrenme kuramı: bu kurama göre kişilik yaşanmış tecrübeler sonucunda oluşur. Davranışçı kuramın etkisiyle şekillenmiştir. Bu kuram toplumsal değerlerin davranışları ve kişiliği oluşturduğunu söylemektedir. Toplumca Onaylanan davranışlar tekrarlanır ve kişilik haline gelir. Skinner e göre kişilik koşullanma yolu ile oluşur.
4. Hümanistik ve varoluşçu kuram: bu kurama göre kişiliği oluşturan bireyin kendisidir. Bireyin benlik bilinci kişiliği oluşturan etkendir. Benlik bilincinin oluşması için koşulsuz bir sevgi gerekmektedir. Koşulsuz sevgi gören bireyin benlik bilinci gelişir ve birey kendi kişiliğini oluşturmuş olur.
Kişiliği oluşturan etmenler:
*kalıtım: soydan, aileden, kandan gelen ve kişiliği etkileyen özellikleridir.
*fizyolojik etmenler: organizmanın yapısı ve işleyişinden kaynaklanan faktörlerdir. Hormonlar, iç salgı bezleri, merkezi sinir sistemi gibi yapıların kişilik üzerine etkilidir.
*bilinç altı etmenler: geçmişimizde yaşadığımız ve bizi rahatsız eden olaylar. Dürtüler, arzular ve duygular kişilik üzerine etkilidir..
*sosyal ve kültürel etmenler: bireyin içinde yaşadığı toplumdan etkilenmesi sonucu oluşan kişilik özellikleridir. Örfler, adetler, inançlar kişilik üzerine etkilidir.
*kalıtım: soydan, aileden, kandan gelen ve kişiliği etkileyen özellikleridir.
*fizyolojik etmenler: organizmanın yapısı ve işleyişinden kaynaklanan faktörlerdir. Hormonlar, iç salgı bezleri, merkezi sinir sistemi gibi yapıların kişilik üzerine etkilidir.
*bilinç altı etmenler: geçmişimizde yaşadığımız ve bizi rahatsız eden olaylar. Dürtüler, arzular ve duygular kişilik üzerine etkilidir..
*sosyal ve kültürel etmenler: bireyin içinde yaşadığı toplumdan etkilenmesi sonucu oluşan kişilik özellikleridir. Örfler, adetler, inançlar kişilik üzerine etkilidir.
Kişiliğin ölçülmesi:
Kişilik karmaşık yapılardan ev faktörlerden oluştuğundan dolayı çözümlenememiştir. Kişiliği tam ölçen bir test henüz geliştirilememiştir. Geçerliliği ve güvenirliliği tartışmasız olan bir test yoktur ama veri elde etme bakımından kullanılabilir testler vardır
bunlar:
1.görüşme: bireyin kişiliğini tanımaya yönelik karşılıklı konuşma içeren yöntemdir.
2.gözlem: davranışları ve olayları belirli bir amaç ve düzenle inceleme yöntemidir
3.derecelendirme ölçekleri: bireyde hangi özelliğin ne oranda olduğunu belirlemeye yönelik yöntemdir. Herhangi bir özelliğin “çok iyi-iyi-vasat-kötü-çok kötü” gibi ölçeklere göre değerlendirilmesidir.
4.yazılı testler:bireylerin kişilik özelliklerinin yazılı sorulara verilen cevaplara göre değerlendirilip belirlenmeye çalışıldığı yöntemdir.
5.projektif (yansıtma) testler: bireye anlamsız görünen resimler göstererek ve bu resimlere verilen cevaplar ışığında kişiliği tanımaya çalışan bir yöntemdir. Başlıca iki gruba ayrılır:
*Rorschach testi: mürekkep lekelerinin yorumlatıldığı yöntemdir.
*TAT(Tematik Algı Testi): belli bütünlüğü olan resimlerin gösterilmesinden sonra hastanın hikayeyi devam ettirmesi yöntemine dayanır.
Kişilik karmaşık yapılardan ev faktörlerden oluştuğundan dolayı çözümlenememiştir. Kişiliği tam ölçen bir test henüz geliştirilememiştir. Geçerliliği ve güvenirliliği tartışmasız olan bir test yoktur ama veri elde etme bakımından kullanılabilir testler vardır
bunlar:
1.görüşme: bireyin kişiliğini tanımaya yönelik karşılıklı konuşma içeren yöntemdir.
2.gözlem: davranışları ve olayları belirli bir amaç ve düzenle inceleme yöntemidir
3.derecelendirme ölçekleri: bireyde hangi özelliğin ne oranda olduğunu belirlemeye yönelik yöntemdir. Herhangi bir özelliğin “çok iyi-iyi-vasat-kötü-çok kötü” gibi ölçeklere göre değerlendirilmesidir.
4.yazılı testler:bireylerin kişilik özelliklerinin yazılı sorulara verilen cevaplara göre değerlendirilip belirlenmeye çalışıldığı yöntemdir.
5.projektif (yansıtma) testler: bireye anlamsız görünen resimler göstererek ve bu resimlere verilen cevaplar ışığında kişiliği tanımaya çalışan bir yöntemdir. Başlıca iki gruba ayrılır:
*Rorschach testi: mürekkep lekelerinin yorumlatıldığı yöntemdir.
*TAT(Tematik Algı Testi): belli bütünlüğü olan resimlerin gösterilmesinden sonra hastanın hikayeyi devam ettirmesi yöntemine dayanır.