DİN VE EDEBİYAT İLİŞKİSİ NASILDIR,
DİN VE EDEBİYAT İLİŞKİSİ KISACA, DİN VE EDEBİYAT İLİŞKİSİ, DİN VE EDEBİYAT İLİŞKİSİ KISACA AÇIKLAMALI,
DİN VE EDEBİYAT İLİŞKİSİ KISACA, DİN VE EDEBİYAT İLİŞKİSİ, DİN VE EDEBİYAT İLİŞKİSİ KISACA AÇIKLAMALI,
Din ve Edebiyat İlişkisi
Din, insanlık tarihinin başlangıcından bu yana var olan ve her
alanda varlığını, etkisini apaçık hissettiren en büyük sistemdir. Hem
toplumları hem de bireyleri derinden etkileyen bu büyük unsur şüphesiz bireyi
ve toplumu etkilemesiyle dolaylı yoldan bireyin ürettiği bir sanat olan
edebiyatı da etkiler.
Din ve edebiyat karşılıklı olarak birbirlerini etkiler ve
kendi içinde birbirlerinden faydalanırlar. Bunu sizler için kısa örneklerle
açıklayalım. Örneğin bir dini insanlara yaymak, kurallarını aktarmak, çekici
hale getirmek, edebileştirmek ancak ve ancak edebiyatın aracı olan dil ile
olur. Bu sayede insanlara ulaşır. Kur’an ‘ın o hoş okunuşundan etkilenmeyen
yoktur. Yunus Emre’nin ilahilerinden, Bektaşi Veli’nin deyişlerinden, Mevlana’nın öğütlerinden… Bunun ötesinde din
ancak dil ile insanlara öğretilir. Burada örneği Türk milletinden verelim.
İslamiyet’i nasıl öğrendik, ahlaki değerlerini nasıl benimsedik ve kabul ettik? İslamı bilenlerin anlatması
ile (sözlü dil). Güzel ahlakını yıllar öncesinden yazılmış hadislerle, Hoca
Ahmet Yesevi’nin hikmetleri ile. Burada onlarca örnek vermek mümkün. Kısaca
diyebiliriz ki din edebiyat ve dil sayesinde bireye ve topluma ulaşır ve
kendini benimsetir. Din dil sayesinde yükselir ve edebileşerek ilgi çekici hale
gelir.
Peki edebiyatta din
ne denli yer tutar? Din edebiyatı nasıl etkiler ?
Bu konuda Batı'nın Yetiştirdiği Tanınmış Şair, Yazar ve
Tenkitçilerden Thomas Stearns Eliot'a Göre Büyük Edebî Eserler, Dinî Muhtevalı
Eserlerdir ve Büyük Şair ve Yazar da Belli Bir Din ve Ahlak Şuuruna Sahip Olan
Kimsedir. Buradan da hareketle toplumdan ve kendi değerlerinden
soyutlanamayacak birey elbette ki kendi değerlerini, kültürünü, düşüncesini eserlerine
yansıtacaktır. Örneğin İslamiyet’in kabulünden önceki eserlerimizde namaz-oruç-Allah-Kıyamet
gibi kelimeler kullanılmaz. İslamiyet’in kabulü ile eserlerin içeriğinin değiştiğini
Arapça-Farsça kelimelerin sıkça kullanıldığını görmekteyiz. Öyle ki bazı
yazarların eserlerinin tamamı Arapça veya Farsça yazılmıştır. Daha da güzel bir
örnekle dinin edebiyat üzerindeki etkisini açıkça görelim. Biz Türk edebiyatı
üç ana kola ayırıyoruz. Bunlar 1- İslamiyetin Kabulünden önceki dönem 2-
İslamiyet Etkisindeki Dönem ve 3-Batı etkisindeki dönem. Görüldüğü üzere sadece
eserlerin içeriği, dili değil edebiyat tarihin tasniflenişini dahi etkiler.
Kısaca Din ve
Edebiyat İlişkisi Özetlersek
Din, dil ile varlığını ve ilkelerini ifade ederek bireye ve
topluma ulaşır. Edebiyatı araç olarak kullanır ve bu sayede estetik söylemlerle
ilgi çekici hale gelir. Edebiyat ise bireyin ortaya koyduğu bir sanat dalı
olduğu için bireyin ve toplumun düşüncesini, kültürünü, dilini, inançlarını
yansıtır. Kısaca dini unsurları içerir.
Hazırlayan : Mustafa ŞAHİN TDE Öğretmeni
👉👈👉👈
YanıtlaSil