sponsorlu reklam Admatic -sponsor

Saf, Öz Şiirin Temsilcileri, Özellikleri, Edebi Kişilikleri, Eserleri

SAF ( ÖZ) ŞİİR ANLAYIŞINI BENİMSEYEN ŞAİRLER, Saf, Öz Şiirin Temsilcileri, Özellikleri, Edebi Kişilikleri, Eserleri,
saf (öz şiir temsilcileri ve eserleri),saf (öz şiir örnekleri),Saf öz şiir temsilcileri,Saf şiir,Saf şiir Özellikleri,Saf şiir şairleri,Saf (öz Şiir BOŞLUK DOLDURMA),öz (saf şiir temsilcileri kodlama)

Sayfada GezinmeSAF 

SAF ŞİİR ÖZELLİKLERİ, SAF ŞİİR TEMSİLCİLERİ, SAF ŞİİR ÖRNEKLERİ, SAF ŞİİR TEMSİLCİLERİ VE ESERLERİ,

derskonum.com'un değerli akademisyen-öğretmen-öğrenci-edebiyat sever takipçileri.


Derskonum.com olarak her dönem olduğu gibi yeni dönemde de sizler için kitap cevapları, konu anlatımı, pdf ders notları ile her zaman yanınızdayız..

Bu sayfamızda siz değerli takipçilerimiz için   Saf, Öz Şiirin Temsilcileri, Özellikleri, Edebi Kişilikleri, Eserleri üzerine bir paylaşım yazacağız. 

Siz de eğer bize ve tüm eğitim camiasına yardımcı olmak adına hazırladığınız yazılıları-notları-soruları-videoları paylaşmak isterseniz mail adresinden bize ulaşabilirsiniz.

İyi çalışmalar..

doğru konum= derskonum

hazırlayan: Mustafa ŞAHİN

destek olmak için lütfen LİNK paylaşınız

Saf, Öz Şiirin Temsilcileri, Özellikleri, Edebi Kişilikleri, Eserleri

1-Cumhuriyet Dönemi Saf Şiir Anlayışı

*Fecriatî Dönemi’nde başlayıp Millî Edebiyat ve Cumhuriyet Dönemleri'nde etkili olan bir anlayıştır.

*Saf şiir (öz şiir) anlayışı edebiyatımızda ilk kez Ahmet Haşim tarafından oluşturulmuştur.

*“Saf (öz)”sözcüğü; var olan bir şeyin katıksız, arı, halis, has olma haline denir. Saf şiir ise “şiirin şiirsel olmayan unsurlardan ayıklanarak saflaştırılmış bir duruma getirilmesi” demektir.

*Türk edebiyatında saf şiirin ilk ve en önemli temsilcileri Ahmet Haşim ve

Y. Kemal Beyatlı’dır. 

• Sanatın form sorunu olduğuna inanan bu şairler için önemli olan iyi ve güzel Şiir yazmaktır. Bu anlayışla kendilerine özgü özel imge düzeni oluştururlar.

• Özgün ve yaratıcı olan bu imgeler dilin mantığına uygun ve dilin anlam alanını genişletip dile yeni olanaklar sunacak bir yapıya sahiptir.

• Dilde saflaşma düşüncesi kendini rahat şiir yazma şeklinde başat öğe olarak gösterir.

• Şiirsel söylemin zirvesine ulaşmak düşüncesiyle dilin yücelişi paralellik gösterir.

• Şiiri soylu bir sanat olarak kabul eden bu şairlerde düşsel ve bireysel yön ağır basar.

•İçsel ve bireysel bir yaklaşımla evrensel insan tecrübesini dile getirirler.

• Şiirde biçim endişesi duyan bu şairlerde dize ve dil baş tacıdır.

• Disiplinli çalışarak mükemmele varan halis şiir yazma kaygısı var.

•Sembolizm akımı etkilidir

• Gizemselcilik bireyselcilik, ruh, ölüm, masal, mit temaları yoğun olarak işlenir.
TEMSİLCİLERİ

*
Ahmet Haşim,         

*Yahya Kemal
• A.Hamdi Tanpınar               

Cahit Sıtkı Tarancı

• A.Muhip Dıranas 

* Behçet Necatigil
• Asaf Halet Çelebi
Necip Fazıl Kısakürek
• Özdemir Asaf
• Fazıl Hüsnü Dağlarca

*Yedi Meşaleciler



· AHMET HAŞİM (1887- 1933)

· Fecriati'nin temsilcilerinden olan şair, topluluk dağıldıktan sonra hiçbir edebi topluluğa katıl­mamış; sanat anlayışını değiştir­meden sanat yaşamına bağımsız olarak devam etmiştir.

· İlk şiiri Hayal-i Aşkım'ı 1905'te yayımlamıştır.

· Sembolizm den etkilenmiştir. Şiirlerindeki doğa manzaraları, sembolistlerin genellikle tercih ettiği "akşam, şafak, gurup, gece, mehtap, güller, yıldız­lar, ormanlar" gibi hayal kurmaya uygun yerler ve durumlardır. Empresyonizmden de etkilenmiştir.

· Türk edebiyatında  "akşam şairi" olarak da tanı­nır.

· "Sanat için sanat" anlayışını benimsemiş, top­lumsal konularla ilgilenmemiştir.

· Şiirlerinde daha çok serbest müstezat nazım biçi­ mini kullanmıştır.

· Çocukluk anıları, aşk ve tabiat şiirlerinin başlıca  temalarıdır.

· Bütün şiirlerini aruz ölçüsüyle yazmıştır.  "Köylü vezni" olarak nitelendirdiği heceyi musiki açısın­dan çok yetersiz bulduğu için kullanmamıştır.

· Şiirlerinde anlaşılmak için bir kaygısı yoktur. Dili  ağırdır. Arapça, Farsça sözcük ve tamlamalarla yüklü bir dil kullanmıştır. Son dönem şiirlerinde dil sadedir.

· Şiirleri  imge ve iç ahenk bakımından çok zengindir.

· Şiirleri dış dünyaya ait gözlemlerinin kendi iç dün­ yasına bıraktığı izlenimlerini yansıtır. Dış dünya, Haşim'in hayal dünyasının en güzel renklerine bürünerek şiirlerine yansır.

· Düzyazı türlerinde de çok başarılıdır. Fıkra, soh­bet, gezi türündeki yapıtlarında kendine özgü bir üslubu vardır. Bu yazılarda parlak zekasını orta­ya koyan orijinal buluş ve görüşleri yer alır.

· Düzyazılarında dil, şiirlerine göre sadedir. Bazen  nükteli ve alaycı bir üslup kullanmıştır.

· Şiirle ilgili görüşlerini  "Piyale" adlı şiir kitabının ön sözünde (Şiir Hakkında Bazı Mülahazalar) açık­lamıştır.

· Şiirle ilgili görüşleri: Şiirin asıl özelliği duyulmak­tır. Şiirin dili "musiki" ile "söz" arasında sözden ziyade musikiye yakındır. Şiirdeki bu dil "bir açık­lama vasıtası olmaktan çok bir telkin aracı"dır. Şi­irde musiki anlamdan önce gelir.

· "Merdiven" , "O Belde" en önemli şiirleridir.

· Şiir: Göl Saatleri, Piyale

· Gezi: Frankfurt Seyahatnamesi

· Deneme-Fıkra: Gurebahane-i Laklakan, Bize Göre

 



KONUYLA İLGİLİ TEST İÇİN TIKLA


· YAHYA KEMAL BEYATLl (1884-1958)

· Asıl adı  Ahmet Agâh'tır.

· Şiirleri Milli Edebiyat akımına uy­maz

· Çağdaş Batı şiiriyle eski Türk şiirinin birleşimini sağlamıştır.

· Bir dönem  Nev-yunanilik akımından etkilenmiştir.

· Neoklasisizm akımının etkisinde kalmıştır. Şiirlerinin ana temalarından biri, Osmanlı Devleti' nin tarihi ve medeniyetidir. Şiirlerinde Osmanlıya olan hayranlığını yansıt­mıştır.

· "Ok" şiiri dışındaki bütün şiirlerini aruz ölçüsüyle yazmıştır. Aruz ölçüsünü Türk aruzu haline geti­ren şairlerdendir. Aruz ölçüsünü başarıyla Türk­çeye uygulamıştır.

· Saf(öz)  şiir anlayışının temsilcilerinden biridir. Şiir ile düz yazının tamamen birbirinden farklı oldu­ğunu düşünmüştür. Bu yüzden nazmı nesirden uzaklaştırmıştır.

· Şiirlerinde  biçim mükemmelliği vardır. Şiirlerinde dil ve üsluba önem vermiştir. En uygun sözcüğü bulana kadar şiiri bitmiş kabul etmez. Sözcükle­rin yerli yerinde kullanılmasına özen göstermiştir. Şiirlerinde parnasizm akımının etkileri vardır. Bu akımın edebiyatımızdaki en önemli temsilcisidir.

· "Ahenk" ile ölçü ve uyağa büyük önem vermiş­tir. Şiiri musikiden başka bir musiki saymıştır. Şiirlerinde musikiye verdiği önemle sembolistlere yakındır ancak anlam açıklığı yönüyle onlardan ayrılır.

· Toplumsal konulara yer vermemiştir. Daha çok  lirik şiirleriyle tanınmıştır.

· "Aşk, lirizm, ölüm kaygısı, sonsuzluğa ulaşma  duygusu" gibi temaları şiirlerinde işlemiştir.

· Lirik şiirlerinin yanında epik şiirler de yazmış­ tır. Akıncı, Mohaç Türküsü gibi şiirlerinde kah­ramanlık konusunu işlemiştir. "Sessiz Gemi, Süleymaniye'de Bayram Sabahı" şiirleri ünlüdür.

· İstanbul'un doğa güzelliklerini yansıtan şair ola­ rak tanınmıştır. "İstanbul şairi" olarak tanınmıştır, İstanbul'un semtleri şiirlerinin adı olmuştur. Tabi­atı tasvir etmek için yazdığı şiiri yoktur.

· Eski şiiri tekrar yaşatmış bir şairdir. Divan şiirini  çağdaş bir yorumla veren şiirleri vardır. Şarkı, rubai, murabba ve gazel gibi nazım biçimlerinin yanında Batılı nazım biçimlerini de kullanmıştır.

· "Türkçe ağzımda annemin sütüdür." diyen şair,  şiirlerinde konuşulan Türkçeyi başarıyla kullan­mıştır. Eski tarzdaki şiirlerinde dil biraz ağırdır.

· Ölümünden sonra şiir ve düz yazıları kitap haline  getirilmiştir.

· Şiir: Kendi Gök Kubbemiz (yeni nazım biçimleriyle ve sade Türkçeyle yazdığı şiirleri yer alır), Eski Şiirin Rüzgârıyla (eski nazım biçimleriyle yazdığı şiirleri yer alır), Rubailer ve Hayyam Rubailerini Türkçe Söyle­yiş, Bitmemiş Şiirler

· Deneme: Aziz İstanbul, Eğil Dağlar (İstiklal Savaşı ile ilgili yazıları yer alır.), Edebiyata Dair (sanat ve edebi­yat yazıları yer alır), Tarih Musahabeleri

· Biyografi: Siyasi ve Edebi Portreler

· Anı: Çocukluğum Gençliğim, Siyasi ve Edebi Hatıra­lar

 




· CAHİT SITKI TARANCI (1910-1956)

· Sanatta insanı, bireyi ön planda tutmuştur.

· Ona göre: "İnsanoğlu, dün­yanın en zengin madenidir."

· Sanat için sanat anlayışına bağlı kalmıştır.

· Şiirde, sanatını toplumsal ideolojinin emrine ver­ meyi düşünmemiştir.

· Başlangıçta şiirleri, Fransız şairlerinin etkisinde­ dir. Daha sonra halk şiirinden de yararlanarak kendine özgü şiir tarzı ortaya koymuştur.

· Sembolizmin; özellikle Verlaine, Baudelaire gibi  şairlerin etkisinde kalmıştır.

· Halk edebiyatının genel ögeleri olan hece ölçü­ sünü, deyimleri, tekerlemeleri başarıyla kullan­mıştır.

· " Ölüm", şiirlerinde en çok işlediği temadır. "Yaşa­ma sevinci" şiirlerinde ele aldığı temalardandır.

· Otuz Beş Yaş adlı şiiriyle bir şiir yarışmasında bi­rinci olduktan sonra üne kavuşmuştur.

· Çok yalın ve ahenkli bir şiir dili kullanmış, konuş­ ma dilini şiire yansıtmıştır.

· Şiir: Ömrümde Sükut, Otuz Beş Yaş, Düşten Güzel, Sonrası

· Mektup: Ziya'ya Mektuplar

 

KONUYLA İLGİLİ TEST İÇİN TIKLA


· AHMET MUHİP DIRANAS

· Sembolizmin etkisinde kalmıştır.

· Şiirde biçim, ses ve söyleyişe önem veren sanatçı; ölçü ve uyağı da şiirin önemli unsurlarından say­mıştır.

· Hece ölçüsünü kullanan şair, heceyi yumuşata­ rak serbest şiir için ortam hazırlamıştır./Halk şiiri geleneğinden ustalıkla yararlanmıştır./Özgün imgeleri rahat bir söyleyişle dile getirmiştir./Aşk, doğa, yurt güzellikleri konularını işlemiştir /Umutsuz ve hüzünlü duygular şiirlerinde önemli  yer tutar.

· " Fahriye Abla, Olvido, Serenad, Kar" en tanınmış şiirleridir.

· Şiir: Şiirler, Fahriye Abla, Kırık Saz (Tevfik Fikret'in şiirlerinden toplamıştır.)

· Tiyatro: Gölgeler, O Böyle İstemezdi, Çıkmaz

 



NECİP FAZIL KISAKÜREK (1905-1983)

· Halk şiiri geleneğinden yola çı­kan şair, hece ölçüsünü kullanmış­tır.

· Şiirleri biçim bakımından ku- sursuzdur.

· Cumhuriyet Dönemi Türk şiirinin "mistik şairi"dir.

· Felsefeye olan ilgisiyle şiirde mistik bir anlayış ve  duyuşa yönelmiştir.

· Şiirlerinde sürekli bir arayış içinde olan modern  insanın arayışı ve huzursuzlukları yer alır. Daha sonra dinsel duyuşu yansıtan şiirler yazmıştır.

· Şiirlerinde  madde-ruh tezadını, insan-evren ilişki­sini; insanın iç dünyasını, tutkularını işlemiştir.

· Korku, ürpertici hayaller, vehimler onun şiirlerin­de sıkça yer alan ögelerdir.

· Şiirlerinde  esrarlı iç alemini, felsefi görüşlerini; et­kileyici bir anlatım, temiz ve berrak bir Türkçeyle dile getirmiştir.

· İlk şiir kitabı  "Örümcek Ağı" büyük bir beğeniyle karşılanmıştır. Bu yapıttaki şiirlerinde eşyanın ve insanın bilinmeyen iç yüzünü hissettiren, ızdıra­bın temsilcisi olan bir şairdir.

· Şiir: Çile, Kaldırımlar, Sonsuzluk Kervanı, Örümcek Ağı, Ben ve Ötesi, Şiirlerim, Esselam, Mukaddes Ha­yattan Levhalar

· Tiyatro: Künye, Sabırtaşı, Tohum, Ahşap Konak, Nam-ı Diğer Parmaksız Salih, Bir Adam Yaratmak, Reis Bey, Para, Mukaddes Emanet, Yunus Emre, Kanlı Sarık, İbrahim Ethem, Abdülhamit Han, Siyah Pelerinli Adam

· Hikaye: Birkaç Hikaye Tahlil, Ruh Burkuntularından Hikayeler

· Roman: Aynadaki Yalan

· Otobiyografi: Kafa Kağıdı

 



· ASAF HALET ÇELEBİ (1907-1958)

· Bir "sezgi şairi"dir, şiirlerinde soyut bir alemi anlatmıştır.

· Eski Doğu medeniyetini, Hint kültürünü tanımış, İslam tasavvufu ile Hint mistisizmini birleştirmiştir.

· Şiirlerini yorumlayabilmek için çağrışımı sağlayan  sözcük ve onun derinlerdeki anlamını bilmek ge­rekir.

· Şiirleri; masallardan, dinlerden, şairin rüya ve ha­ yallerinden gelme sembollerle doludur.

· Şiir: He, Lamelif, Om Mani Padme Hum

· Biyografi: Mevlana, Molla Cami, Naima, Ömer Hay­yam

 

Ahmet Hamdi Tanpınar
  • Tanpınar, çok yönlü bir insan ve sanatçıdır.
  • Roman, öykü, deneme, makale, edebiyat tarihi, şiir türlerinde eser vermiştir. Asıl önemli yanı şairliğidir. Öz şiir anlayışına sahiptir. Şiirlerinde Yahya Kemal ve Ahmet Haşim’den etkilenmiştir.
  • İlk şiirlerinde hece ölçüsünü kullanmış, daha sonra serbest ölçüye geçmiştir.
  • Fransız şairlerini yakından tanıyıp sembolistlerden etkilenmiştir.
  • Şiirlerinde “ahenk”e önem veren sanatçı, musiki ve his ağırlıklı şiirler de yazmıştır.
  • Şiirlerinde çok titiz davranmış, bu nedenle de az sayıda şiir yazmıştır.
  • Rüya, bilinçaltı ve zaman şiirlerindeki en önemli kavramlardır.
  • Şiirleri yalın bir dille yazmıştır. Şiirlerini kendine özgü sıfatlarla süslemiştir.
  • Zaman kavramı üzerinde duran sanatçı, tarihi konulardan uzak durmaya çalışmıştır ancak onun en önemli şiir olan “Bursa’da Zaman”da geçmişle bugünü birlikte anlamaya çalışmıştır.
  • Romanlarında geçmişe özlem temasını işlemiştir.
  • Tanpınar, “Şiirde sustuğum şeyleri roman ve hikâyemde anlatırım.” der
Eserleri
Roman
Huzur (1949)
Saatleri Ayarlama Enstitüsü (1962)
Sahnenin Dışındakiler (1973)
Mahur Beste (1975)
Aydaki Kadın (1986)
Ayna (1950)
Şiir[değiştir]
Şiirler (1961)
Deneme
Beş Şehir (1946)
Yahya Kemal (1962)
Edebiyat Üzerine Makaleler (1969) (ölümünden sonra derlenmiştir)
Yaşadığım Gibi (1970) (ölümünden sonra derlenmiştir)

 


 

 

· Yedi Meşaleciler


· 1928 yılında ortaya çıkan bu topluluk, şiir ve yazılarını “Yedi Meşale” adlı kitapta toplamışlardır.

· Türkiye’de Cumhuriyet döneminde “sanat sanat içindir” deyip öz şiir anlayışını benimseyen ilk grup. Bunlar eserlerini “Meşale” adlı bir dergide yayınlıyor ve bunlara Ahmet Haşim de yazılar gönderiyordu.

· Yedi Meşale’nin Mukaddimesi: “Bu eser size her türlü müşkülata rağmen yalnız sanat aşkıyla çalışan birkaç gencin bir senelik edebi mahsulünü takdim ediyor.” diye başlar.

· Mukaddimede gençler, kendilerinin de zamanla önemsiz kalacaklarını, buna rağmen taklitçi edebiyattan kurtulmak için vazifeye atıldıklarını belirtirler.

· İlkelerini "samimiyet, canlılık, içtenlik ve daima yenilik" kavramlarıyla açıklamışlardır.

**** Cumhuriyet döneminde bir bildiri /beyanname ile kurulan ilk topluluk.

· Bu topluluğun edebiyat anlayışını şöyle özetleyebiliriz:

· Sanat, sanat için olmalıdır.

· Edebiyatta taklitten kaçınılmalı, daima yenilik, içtenlik, canlılık aranmalıdır.

· Batılı ilkelerle sanat yapılmalı, geleneksel temalar yerine yeni temalar bulunmalıdır.

· Şiirde konu zenginliği sağlamak için hayalden yararlanılmalıdır.

· Şiirde hece ölçüsünü kullanmışlardır.

· Çarpıcı imge ve benzetmelerle zenginleştirdikleri şiirleri, ustalıkla yapılmış birer tablo değeri taşır.

· Şiirin konu ve temaları genişletilecek.

· Yıllardır değiştire değiştire verilen fikir ve konulardan vazgeçilecek.

· Şiirde canlılık samimiyet ve yenilik esas olacak

· Fransız sembolistlerin etkisinde kalmışlardır.

· Bu şairler Türk edebiyatından Servet-i Fünun ve Fecr-i Ati şairlerinin etkisinde kalmışlardır.

· Edebiyatımızda kısa süreli bir yankı uyandıran Yedi Meşaleciler, hedeflerine gerçekleştiremeden dağılmışlardır.


 


· SABRİ ESAD SİYAVUŞGİL (1907-1968)

· İlgi çeken ev içi eşya ve tasvirlerinden sonra özellikle çevirileri ve edebiyatı yakından takip eden denemeleriyle edebiyatla olan bağlantısını sürdürdü.

· Psikoloji profesörü olarak ilmi çalışmalara kendisini verdi. Şiirlerini Odalar ve Sofalar adlı kitapta topladı.

· Sanat hayatına şiirler yazarak başladı.

· Empresyonist bir ressam tutumuyla eşya ve görünüm tasvirlerinde canlı şiirler yazmıştır.

· Bir süre çeşitli gazetelerde fıkra yazarlığı, tiyatro eleştirmenliği yapmıştır.

· Önemli çeviriler de yapmıştır.

· Şiir: Odalar ve Sofalar

· İnceleme: İstanbul’da Karagöz ve Karagözde İstanbul, Psikoloji ve Terbiye Bahisleri, Karagöz, Folklor ve Milli Hayat, Roman ve Okuyucu

 KONUYLA İLGİLİ TEST İÇİN TIKLA


· YAŞAR NABİ NAYIR (1908-1981)

· Şiirlerini Kahramanlar ve Onar Mısra adlı kitaplarda topladı ve diğer edebiyat türlerinde eserler verdi.

· 1933 yılında çıkarmaya başladığı Varlık dergisini ömür boyu devam ettirdi. Bu dergi Türk edebiyatının gelişmesinde, yeni kabiliyetlerin yetişmesinde ve tanıtılmasında önemli rol oynadı. Ayrıca Varlık yayınlarıyla da bir edebiyat kütüphanesi kurdu.

· Kendi adıyla ya da Muzaffer Reşit takma adıyla derlediği, hazırladığı antoloji ve tanıtma kitaplarının sayısı altmışı geçer. Bir ara yalnız çağdaş dünya edebiyatını konu edinmiş, aylık Cep dergisini çıkardı.

· Asıl ününü yayıncılıkla sağlamıştır.

· Şiir: Onar Mısra, Kahramanlar

· Öykü: Sevi Çıkmazı

· Roman: Âdem ile Havva, Bir Kadın Söylüyor

· Tiyatro: Köyün Namusu, Mete, İnkılâp Çocukları, Beş Devir

 


· MUAMMER LÜTFİ BAHŞİ (1903-1947)

· İlk şiirlerinde aruz ölçüsünü kullandıktan sonra heceye yönelmiş, sonra serbest nazımda karar kılmıştır.

· Şiirlerinde genellikle milli konuları işlemiştir.

· Yedi Meşale Topluluğu’nun en az tanınan şairidir.

· 1928’de Meşale dergisinin kapanması üzerine topluluk da dağılmış; Yedi Meşaleciler 1933’te Varlık Dergisi’nde tekrar birleştirmişlerdir. Ancak diğer üyelerin dünyalarının uzağında kalan Muammer Lütfi onlar arasında yer almamıştır.

· Yedi Meşalede çıkan şiirlerinden başka, şiirlerine dönemin tanınmış dergilerinde rastlanmamış ve şiirlerini kitaplaştırmamıştır.

· Topluluğun dağılmasından sonra bütünüyle edebiyattan koptu.

 


· VASFİ MAHİR KOCATÜRK (1907-1961)

· Şiirlerini Tunç Sesleri, Geçmiş Geceler, Bizim Türküler, Ergenekon adlı kitaplarda topladı.

· Asıl çalışmasını edebiyat tarihi ve incelemesine ayırdı.

· Halk şiiri biçim özelliklerinden yararlanarak hece ölçüsüyle vatan, millet sevgisi, ulusal bilinç, kahramanlık, fedakârlık konularını işledi.

· Epik şiirleriyle tanınmıştır.

· Manzum oyunlar da yazmıştır.

· Bir sanatçı olmaktan çok edebiyatla ilgili kitap ve araştırmalarıyla tanınmıştır.

· Şiir: Tunç Sesleri, Geçmiş Geceler, Ergenekon, Bizim Türküler, Hayat Şarkıları, Dağların Derdi

· Oyun: Yaman, On İnkılâp, Sanatkâr

· Araştırma-İnceleme: Saz Şiiri Antolojisi, Türk Edebiyatı Antolojisi, Türk Nesir Antolojisi, Meşhur Beyitler, Türk Edebiyatı Tarihi…

 


· CEVDET KUDRET SOLOK (1907-1992)

· Birinci Perde adlı kitabında şiirlerini topladı.

· Roman ve tiyatro türlerinde de eser veren Cevdet Kudret, okul kitapları ve edebiyat tarihimizle ilgili ciddi eserler yazdı.

· Edebiyata şiirle başlamış; daha sonra öykü, roman ve tiyatro türünde eser vermiştir.

· Şiirlerinde bireysel duygular, özlem, yalnızlık, kıskançlık gibi konuları işlemiştir.

· Romanlarında daha çok kendi yaşamını anlatmıştır.

· Edebiyatla ilgili önemli inceleme ve araştırmaları vardır. Dil üzerine denemeler de yazmıştır.

· Şiir: Birinci Perde

· Öykü: Sokak

· Tiyatro: Tersine Akan Nehir, Rüya İçinde Rüya, Danyal ve Sara, Kurtlar

· Roman: Havada Bulut Yok, Karıncayı Tanırsınız, Sınıf Arkadaşları

· Araştırma: Edebiyat Bilgileri, Türk Edebiyatında Hikâye ve Roman, Orta Oyunu, Karagöz

· Deneme: Dilleri Var Bizim Dile Benzemez

 


· ZİYA OSMAN SABA (1910-1957)

· Grubun şiire en sadık şahsiyeti oldu.

· Sebil ve Güvercinler, Geçen Zaman, Nefes Almak adlı kitaplarında şiirlerini toplayan Ziya Osman Saba hikâyeler de yazmıştır.

· Özellikle ev içi şiirler yazdı ve kendisinden daha kabiliyetli bir başka şaire, Behçet Necatigil’e örnek oldu.

· Şair yalnızlık duygusunu ve hatıraları şiirlerinde başarıyla dile getirir.

· Şiirlerinde anılara düşkünlük, çocukluk özlemi, ev-aile sevgisi, yoksul yaşamalara karşı utanç ve acıma, Allah’a kulluk, kadere boyun eğiş, küçük mutluluklarla yetinme, ölüm yakınlığı, öte dünya özlemi gibi konuları işledi.

· Heceyi, duraklarında değişiklik yapmadan kılınır.

· Serbest şiir örnekleri de vermiştir.

· Ziya Osman, bütün insanların mutlu olduğu ve herkesin hoşgörü içinde yaşadığı bir dünya özlemiyle yaşar. Bu yönüyle Yunus Emre ve Mevla’na geleneğinin modern çağdaki sesidir.

· Gözlemci ve dışa vurumcu bir tarzı benimsemiştir.

· Hikâyelerinde de genellikle bir anı karakteri vardır.

· Şiir: Sebil ve Güvercinler, Nefes Almak, Geçen Zaman

· Öykü: Mesut İnsanlar Fotoğrafhanesi, Değişen İstanbul

 


· KENAN HULUSİ KORAY (1906-1944)

· Edebiyat dünyasına adım atması öğrencilik yıllarına denk düşer.

· “Servet-i Fünun” dergisinde yayınlanan ilk hikâyelerinin ardından, aynı dergiye yazan diğer altı arkadaşı ile birlikte, edebiyatımızda “Yedi Meşaleciler” diye anılan topluluğu oluşturdular.

· İçlerindeki tek hikâye yazarıdır.

· Yaşadığı sürede beş hikâye kitabı yayınlamış, “Osmanoflar” romanı ve kısa hikâyelerinin birçoğu gazete sayfalarında kaybolup gitmiştir.

· Gazeteciliğinin de etkisiyle küçük hikâye tarzını benimseyen sanatçı, Cumhuriyet döneminde korku türünde örnekler veren ilk hikâyecidir.

· “Hikâyeleriyle önem kazanan sanatçı, küçük hikâye tarzını benimsemiştir.

· İlkin ahenkli, şiirsel öyküler yazmış; daha sonra gerçekçi öyküye yönelmiştir. Halkı, işçiyi, köylüyü konu edinmiştir. Psikolojik konularda da öykü yazmıştır.

· Cumhuriyet Döneminde korku türünde örnekler veren ilk hikâyecidir. “Bahar Hikâyeleri” adlı eserindeki bazı öykülerinde “korku” ve “esrar” temasını işlemiştir.

· Cumhuriyet Döneminde "korku türünde"  örnekler veren ilk hikayecidir. "Bahar Hikayeleri" adlı ese­rindeki bazı öykülerinde "korku" ve "esrar" tema­sını işlemiştir.

· Öykü: Bir Yudum Su, Bahar Hikâyeleri, Bir Otelde Yedi Kişi, Son Öpüş (uzun hikâye)

· Roman: Osmanoflar

Hazırlayan: Mustafa ŞAHİN


KONUYLA İLGİLİ TEST İÇİN TIKLA


Saf, Öz Şiirin Temsilcileri, Özellikleri, Edebi Kişilikleri, Eserleri


saf-oz-siirin-temsilcileri-ozellikleri-eserleri

Yorum Gönder

Daha yeni Daha eski

sponsor reklamı

SPONSOR REKLAMI

derskonumesnk